Enkaz Altında Kalmak 🌑🌑

698 38 37
                                    

En kötüsü de ne biliyor musun? Çok sevdiğin biri ölüyor ve sen çektiğin acıyı dindirmek için onun dizlerine yatıp ağlamak istiyorsun. Ölü birinin dizlerinde ağlamayı istemek. Daha imkansızı var mı?

(Kendi Eserim)

Bölüm Şarkıları,

Tarkan - her şey fani
Gripin&Emre Aydın - sensiz İstanbul'a düşmanım
Sertab Erener - vur yüreğim

**
Berk Özkaya

Hayır,ben öyle bir şey görmedim. Yalandı gördüklerim. Hatırlamıyorum,hafızamdan sildim. Daha dün gülüşlerine ortak olduğun biri nasıl bugün hayatta olmazdı? Kabul etmiyordum bunu. Hayır, hayır,kimse beni aksine inandıramazdı. Dizlerimin üstüne de çökmedim. Ağlamadım da. Ben buraya hiç gelmedim. Ben o manzaraya hiç şahit olmadım. O telefon konuşması hiç yaşanmadı.

Ben hala, Oğulcan'ın kardeşiyle olan durumunu sitemle anlattığı yerdeyim. Anlattıklarına gülüyorum. Kardeşinin sinirli olduğunu anlatıyor sonra, sinirlenince ne kadar güzel olduğu geliyor aklıma. Ben hala o anda duruyorum. Geç kaldıkları için korkuyorum, korkum bana kabuslar gösteriyor. Başka türlüsünü kabul etmiyorum. Kabul edersem,yaşarken ölmüş olurum. Kabul edersem renklerim solar.

Gözlerimi açtım.

Yüzüne beyaz bir örtü çekiyorlardı,hayır hala hayal görüyorum. Olduğum yerden kıpırdayamıyorum. Hani bazen kolunun üstüne yatarsın,kolun uyuşur, acır. Oynatırsın,sarsarsın,bir etkisi olmaz aslında ama sen psikolojikmen geçeceğine inanırsın ve geçer. Şimdi kendimi inandırırsam, geçer miydi tüm bu olanlar? Ama o konuşamamıştı. Kimbilir ne kadar canı yanmıştı ama gözleri karanlığa kapanmıştı. Küçücük bedeninden kanlar akarken,belki de benden güç almaya ihtiyacı vardı ama bunu söyleyemedi, söylemek bir yana bir 'ah' bile çıkmadı dudaklarının arasından. Oysa ben her düştüğümde benimle birlikte düşen o değil miydi? Evet,beni ayağa kaldıran değil,benimle düşen. Yalnız hissetmeyeyim diye,herkes bir gün düşebilir,seni tutamam belki ama seninle düşerim. Sonra seninle kalkarım. Kalkarken ben de senden güç alırım. Senin ellerin güç verir bana. Sevmek böyle bir şey değil miydi? Kendi açtığın yaraları sararken bile,canının acımasıydı sevmek. Vazgeçmemek,o seni istemezse de çekip gitmeyi bilmek.

Ama o, yaşattığım her şeye rağmen benim yanımda durmaktan vazgeçmemişti. Bunu hep biliyordum ama tam şu anda,kalbinin durduğu yerde anıların kalbime hücum etmesi hiç adil değildi.

Omzuma bir el dokundu. Kızarmış gözlerimi oraya çevirdim. Asiye,kuzeninin ismini tekrar ederek ağlamaya başlamıştı,onu duymadım. Gerçek değildi ki. Doruk omzumda duran elini sıktı. "Berk."

Hala aynı yere bakıyordum. "Berk, kardeşim,bana bak." dedi. Bakmadım. Yüzümü tutup sarstığında gerçekten bir kabustan uyanmış gibi hissediyordum, bakışlarım mavi yeşil karışımı olan gözlerine döndüğünde bir damla yaş düştü gözlerinden. Daha da yeşil görünüyordu böyle. Omuzlarımdan sarstı beni sonra.

"Berk,kendine gel! Beni korkutuyorsun!" O kadar mı kötü görünüyordum yani?

Bir kez daha bakışlarımı yana çevirmek istedim gelen sesler sonrası.

"Hayır, hayır,bakma oraya,bakma." dedi Doruk telaşla,yanımdan geçen sedyeye bakmama izin vermemişti. Yüzümü ellerinin arasına alıp sıkıca tutmuştu, bakacağım şeyden korkar gibi. Tam o anda bir şey oldu. Sedyenin altından,beyaz örtünün içinden boşluğa düşen cansız el parmaklarıma değmişti. Asiye ağlayarak peşinden gidiyordu,onu görmüştüm hayal meyal. Bakışlarımı önce giden sedyeye,sonra parmaklarıma çevirdiğimde Doruk yenilmiş bir halde ellerini yüzümden çekti ama omuzlarımdan tutmaya devam etmişti.

La Douleur ExquiseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin