Alternatif 22. bölüm + 23. Bölüm Aşk İtirafı Uyarlaması

1.1K 50 143
                                    

'Hep fazla sevdin beni,
Sana hep eksik kaldım ben.'

(Kendi Eserim)

22. bölüm şarkıları,

Gökhan Türkmen & Harun Kolçak - yanımda kal
Ulvi Zeynalov - everlasting love (fon müziği)
Kahraman Deniz - böyle sever
Leyla the band - yokluğunda

23. Bölüm şarkıları,

Soner Arıca - sen giderken
Ferman Akgül - istemem söz sevmeni
Kahraman Deniz - suç mahalli

**
Alternatif 22. Bölüm

Sabah güle oynaya yolcu ettikleri kişilerin haberlerini böyle alacakları kimin aklına gelirdi ki? Siz gidin,biz geliriz demişlerdi,şimdi gelen haber de neyin nesiydi? Aklı almıyordu. Delirmesine ramak kalmıştı doğrusu,Aybike ve Asiye okuldan aceleyle,ağlayarak çıkıp giderken,hastanede yaşam savaşı veren birileri vardı. Aybike hastaneye girdiği an,üstünde kan lekeleri olan Ömer'i görmüştü. Anlık öfkesiyle ne yaptığını bilemeyerek,ona doğru birkaç adım atan kuzeninin üzerine yürüdü ve onu itti. Canı çok yanıyordu.

"Niye gittiniz ya,niye?! Başlayacağım parasına! Sizin yüzünüzden abim can çekişiyor içerde!" diye bağırdı,aynı zamanda küçük yumruklarını göğsüne vuruyordu. Ömer ağlayarak kuzenine bakıyordu ama ona engel olmak adına hiç bir hamle yapmıyordu. Elleri acımıyor muydu? Kendi canı bu kadar yanıyorsa eğer,Aybike ne derece acı çekiyordu şimdi? Bunun farkındalığı kalbine bıçaklar sokup çıkarırken,Aybike yumruklarını indirip yere çökmüştü, Ömer de onun düşmesine izin vermeyerek bileklerini hafifçe tutup onunla aynı hizaya gelmişti. Gözyaşlarını silerken bile parmakları titriyordu. "Özür dilerim tamam mı? Özür dilerim ama ne olur ağlama artık." Bunu söylerken ondan daha fazla ağlamıyor olsaydı, belki ciddiye alınabilirdi. Parmaklarını istemsizce parmaklarına kenetledi Aybike,sadece ondan güç alabilecekmiş gibi.

Şengül hanım manzara karşısında bakışlarını kaçırırken, hemşireler onu zorlayarak alıp götürdü. Yarasına pansuman yapılması gerekiyordu. Asiye Kadir'e sarılıp ağlarken,Aybike kuzenine sarılmak ya da geri çekilmek adına savaş veriyordu kendi içinde. Orhan bey hem oğlunun durumu hem de yaşananlara dayanamayıp kalbini tutarken,ikisi aynı anda ona doğru koştu.

"Baba!"

"Amca!"

Onu da ayrı müdahaleye alırlarken Aybike babasının peşinden gitmiş,Ömer de çaresizce ameliyathane önünde beklemeye karar vermişti. Doktorlar belli bir süre sonra çıkıp Orhan Bey'in durumunun stabil olduğunu belirtmiş, içlerine bir nebze su serpmişti. Odadan çıkan Aybike ağlamaktan kızarmış gözlerini Ömer'e çevirdi.

Ömer'in boğazından kopan içli bir nefes sonrası Aybike ona koşup sarıldı. Genç adam hemen kuzenini sararken saçlarını öptü. "Özür dilerim." dedi Aybike. Geri çekilip yüzünü ellerinin arasına aldı ve yanaklarını sevdi. "Dileme. Sen haklıydın,her şey benim yüzümden oldu."

Kafasını iki yana salladı. "Haklı falan değilim Ömer. Annem gitmek istedi,sen de onu yalnız bırakmak istemedin. Hem ya sana da bir şey olsaydı? Sen olmasaydın hiç biri hayatta olmazdı şimdi. İçerde yatan sen de olabilirdin," dediğinde kızın güzel kalbine karşılık buruk bir tebessüm sundu.

"Keşke ben olsaydım."

"Öyle söyleme. Oğulcan bu dediğini duysaydı çok kızardı. Ben de kafanı kırmamak için zor duruyorum ama olsun."

La Douleur ExquiseHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin