PARMAĞIMDAKİ KELEPÇE

177 11 4
                                    

Ben onun gözlerinde öfke ararken gözleri beni buldu. Şimdi gözlerindeki ifadeyi daha net anlamistim. O etrafına yıkılmış bir ifadeyle bakıyordu. Bunun yanında hüzün de vardı tabiki. Beni şaşırtan ise bu duyguların yogunluyuydu. Şahit olduğum bu ifadeye bir türlü inanmak istemeyen bir tarafım vardı. Ben babamın gözlerindeki duyguya inanıp inanmamak arasında kalmışken Baha yavaşça koluma dokundu ve " Hey!! Sen iyimisin ? " diye bir soru yöneltti. Konuşmak için dudaklarimi araladim fakat cevabını benimde bilmediğim bu soruyu cevaplayamadim. Baha beni teselli etmek istercesine sırtımi sivazladi ve " Yanlarına gitsek iyi olacak. " diyerek önden yürümeye başladı. Onun arkasından bende yürümeye başladım. Baha'nın arkasından giderken babamdan korktugumu fark ettim. Babamdan korkmam anlamsız gelebilirdi fakat babam sert birisiydi ve en ufak şeyde şiddete basvurabiliyordu. Babamın oturduğu masaya yaklastigimizda. Babam " Demek döndün Rüya hanım. Istanbul gibi bir yerde bu kadar kalman bile şaşırtıcı. Peki sonuçlarına değecek mi zamanla göreceğiz. " dedi kaskati bir sesle. Urkmustum ama ben herşeyi göze alarak o evden kacmistim. Bu laflardan urkmem çok saçmaydi. Babama boş boş baktım ve başımı iki yana salladim. " Hayır baba sonuçlarına değip değmeyecegini zamanla gormemize gerek yok . Ben hiç yoktan size karşı direndim. Evet belki basaramadim ama hiç yoktan direndim . Peki sen baba sen ne yaptın ? Bana isteyip istemedigimi sormadan beni evlendirmek istedin . Sence de evden kacmam çok normal değil mi ? " Benim ardı ardına siraladigim cümleler babamı sasirtmisa benziyordu. Oysa ben hiç etkilemez sanıyordum. "Bu konuyu faha sonra konuşacağız. Seni biriyle tanistirmak istiyorum. Berke senin evlenecegin kişi. Yakında nisaniniz var. Iyi anlassan iyi edersin. " dedi babam . Bana yine fikrimi sormamisti. Bu benim sinirlerimi bozarken siyah saçlı genc adam bana baktı ve sıcak bir gülümseme belirdi dudaklarında . " Bence iyi anlasacagiz. " dedi gulumsemesi yüzünde yayilirken. " Bundan fazla emin olma." Diye cikistim. Aslında bana garip bir şekilde tanıdık geliyordu. Belkide başka birisine benzetiyordum. Tüm bunlar bana tuhaf gelirken babam Baha' ya döndü ve " Yanında arkadaşını da getireceğini söylemiştin. Yoksa vazmi geçtin ? " diye sordu. Galiba Buğradan bahsediyor olmalıydı. "Hayır vazgecmedim. O arabada bizi yalnız bırakmak istedi. " Duyanda sevgilisini getirmiş sanirdi. Konuşmalarında bir tuhaflik sezmistim. Acaba beni buraya getirdiği için pismanmi olmuştu ? Hayır. Hayır onu kolayca affetmeyecektim. O ne kadar pişman olsada onu kolayca affedemezdim. Ben ondan yardım beklerken o beni kendi elleriyle çıkmaz bir yola itmisti. En kötüsü ise benim bu çıkmaz yolda geriye dönüşümün olmamasıydı. Baha ve babam aralarında konuşurken bende etrafimi izliyordum. Birisi kolunu omzuma atınca irkildim. Hemen ardından, "Hmm siz kızlar hep böyle zora düşünce kacarmisiniz ? " diye sordu . Sorduğu daha doğrusu ima ettiği soruyu es geçip kolunu omzumdan hafifçe ittim."Aa çok ayıp. Biz yakinda evlenecegiz sonuçta. " Dedi yüzü şekilden şekle girerken. Bekle salak,sanki bende malım hemen evlenecegim. "Hayallere dalmayalim lütfen . " dedim ve ondan uzaklastim. "Rüya hadi Bursaya dönüyoruz. Yengem seni merak ediyormuş. " Baha'nın seslenmesiyle ona döndüm. Baha'nın arabasının yanına gittiğimde koltukta uyuyan bir adet Buğra ile karşılaştım. Ses cikarmamaya çalışarak arka koltuğa oturdum. Aslında babamlarin arabasına da binebilirdim ama babam hemen sorgulamaya başlayacağı için bu düşünceyi kafamdan atmıştım. " Lan az önce uyanikti . Hemen nasilda uyumuş. " Baha'nın gelir gelmez söylediği beni guldurmustu. " Rüya acaba küsmüyüz ? " dedi Baha benim guldugumu görünce. Hemen yuzumdeki gulumsemeyi silip yerine daha ciddi bir bakış koydum ve sessizliğe gömüldüm. Baha motoru çalıştırdı ve düz yolda ilerlemeye başladı. Aslında Ankaraya neden geldik anlamış değilim. " Bişey sormak istiyorum Ankara'ya neden geldik neden gidiyoruz ? " diye sordum merakima yenik düşüp. "Ankarada olmamızın nedenini bilmiyorum ama Berke Ankara'da okuyordu belki ondandir. " Baha cidden mal . Yani insan bi merak eder sorar değilmi ama ." Bak Rüya bana küsmen çok saçma. Sen istanbulda yapamazsın. Yani Bursadan çok farklı. Insanlarda farklı. Tamam istanbulda lise okumuş olabilirsin ama sen zamanını hep yurtta geciriyodun. Daha sonra tüm masraflarını ailen karşılıyordu. Ailen sana destek cikmiyorken geçinmeyi nasıl düşünüyordun ? " Peki peki mal değilmiş. Tamam dediklerinde kesinlikle haklı ama yinede onu bu kadar çabuk affedemem. " Bana hâlâ küsmüsün ? "Tamamen beni düşünerek hareket etmiş. Bence onu bu seferligine affetmemde bir sorun yok. "Tamam. " " Ne tamam? " "Tamam işte affettim seni. Ama bidaha bana sormadan beni düşünme tamammi ? " dedim tabi soyledigimin ne kadar saçma olduğunu sonradan anladım. " Rüya bak sende diyorsun seni düşündüm bu arada özür dilerim. " dedi. Tabi bunu yüksek sesle söyleyince uykucu Buğra uyandı. " Lan ne konustunuz öyle ya bir susun. Zaten acayip acayip kabuslar gördüm. " " Lan senin toto açıkta kalmış ondandir. " diyince Baha ben siritmamak için yanagimi disledim. " Ln ayp oly bstnn ynnd. Tb tb. " Buğra benim anlamamam için sesli harfleri soylememisti ama zeki ben anlamistim. Egoda tavan yani. "Sanki bende salaktim anlamadım Buğra. " Benim soyledigimle kahkahayi basan Baha'ya tip tip baktım. Sonuçta pekte komik bişey soylememistim. Bugün kendimi çok yorgun hissettigimden arka koltuğa yayılıp uyudum. Uyandığımda direksiyon başında Baha değil Buğra vardı. "Günaydın uykucu " dedi benim uyandigimi gören Buğra. " Off daha gelmedikmi ? Ne uzun bir yol yaaa." Diye mirildanip gözlerimi geri kapattım. Ve çok tuhaf birsey oldu ben yine uykuya daldım. Bu sefer birinin beni hayvan gibi durtmesiyle uyandım. "Kızım öküz gibi uyuyorsun. Kalk hadi . " Ahh şu Buğra cenesini kapalı tutsa hoş çocuk. Yoksa Bugraya aşık mı oldun? İçimdeki sesi susturdum ve yerimden kalktım. " Ne var bee!! Bir uyutmadin öküz çocuk. " didim ve arabanın kapısını açıp dışarıya çıktım. " Öküz çocuk derken onlar yağ değil kas baştan soylimde. " Pfff salak . Etrafima bakar bakmaz bizim sokakta olduğumuzu anladım. Hemen arabanın arka koltugundan cantami alıp eve doğru yürüdüm. Kapıya ulastigimda biraz heyecanlanmistim. Belkide saçma bişey yapmıştım. Zile basacagim sırada benim yerime birisi zile bastı. Arkamı döndüğümde Buğrayla burun buruna geldim. Aramızda çok kısa bir mesafe vardı. Gözlerini bir saniye bile kırpmadan gözlerime bakıyordu. Biraz tuhaf hissetmistim. Anlatamadım işte tuhaf biseydi bu. Aslında saatlerce öyle kalabilirdik ama kapının açılma sesini duyunca hemen arkamı döndüm. Annem beni görünce bana sımsıkı sarıldı. Hayır mutluluk buydu seni koşulsuz seven annenin kollarında olmak. Zamanında yanlış tanımlamışım mutluluğu. " Annecim geldinmi . Çok özledim seni mis kokulum benim. " dedi annem bir yandan ağlarken. Onu kendimden ayırdım. Aslında bu işte annemin hiç suçu yoktu. Sonuçta babam dediğini yapan birisiydi. O yüzden anneme tavır almamaya karar verdim. Annemle beraber salona geçtik. O bana sorular sordu bende bazı kısımlarını keserekten anlattım herşeyi ona . Sonuçta Emre'yi anlatamazdim onlara. Arkadaşlarımdan birinin evinde kaldığım yalanini ortaya attım. Biraz yorgun olduğumu söyleyip odama çıktım. Tamam babamın sorularindan kacmistim . Yada Baha'nın sorularindan yada Berke denen müstakbel nisanlimdan. Ahh ben evden kaçmış insanım bir odadan diğer odaya kacmam mı garipti. Bir zamanlar apar topar çıktığım odama söyle bir baktım. Hicbirseyin yeri degismemisti. Zaten epi topu 4 gündür yoktum evde.
Yaklaşık bir hafta sonra
Ailemle aram duzelmisti. Duzelmistideki kastım babamın emirlerini yerine getirmemdi. Babama okumak istediğimi soyledigimde söylediği tek şey ' peki' olmuştu. Ve ben yine sasirmistim. Bunu gerçekten beklemiyordum taki Berkeninde benimle geleceğini söyleyene kadar. Hemen küçük bir nişan torenimiz olmuştu. Artık parmagimda bir kelepçe tasiyordum. Bugün İstanbul'a gidiyorduk. " Bak Berke kızıma dikkat edeceksin. Öyle etrafında fazla insan olmasın. Okula sen götür getir. " Hı Hı tuvaletede gotursun beni tam olsun. " Peki baba sorumluluk bende. " Yola çıktıktan hemen sonra uykuya daldım. Alnimdaki sicaklikla birden uyandım. " Aşkım hadi kalk . Evimize geldik. Seni kardesimle tanistirmak istiyorum. " Aşkım nedir yaa? " Ne aşkımı be !! Sen iyice kaptirdin kendini. " " Uzatma sonunda evlenecegiz ister kabul et ister etme." Ahh pislik. Kapının önünden çekildi ve gecmem için yol verdi. Hemen arabadan indim. Oda ardimdan geldi. Zile bastı ve belimden tutarak beni kendine çekti. Kapının açılmasıyla birlikte hemen kapının girişine baktım.Bakmamla birlikte karşımda gördüğüm kişi beni şoka uğrattı. Ben şokun etkisiyle sessizligimi sürdürürken " Hadi bitanem içeri geçelim. " dedi Berke. "Şey..tamam" diyip bir iki adım attım. Salona gectigimizde Berke "Rüya bu benim kardeşim-
Sankim yine bölüm sonu . Inşallah beğenirsiniz. Kusura bakmayın biraz gec geldi ama idare edin. Bu arada yazım yanlışı var. Yazım yanlışının olmasının nedeni telefondan yazıyor olmam. Biricik arkadaşım , en büyük destekcim Meryem seni seviyorum. Diğer bölümde görüşmek üzere.
:* * * * * * * * * *

TEK BAŞINAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin