Outerbanks JJ Maybank yarı texting.

Nine

JJ ile yürümeye başlayalı yaklaşık 10-15 dakika olmuştu. Bu süre zarfında hiç konuşmadan yürümüştük. En sonunda evin önüne geldiğimizde , göz ucuyla evi kontrol ettim. Salonun ışığı yanıyordu , babam gelmiş olmalıydı. JJ ile babamın karşılaşmasını istemediğimden "ben içeri gireyim" dedim. JJ göz kırparak "pekala , ozaman yarın okulda görüşürüz" dedi. Eve doğru yürümeye başlayınca , JJ de geldiği yöne doğru yürümeye başladı. Eve girdiğimde babamı koltukta uyurken gördüm. Sızmıştı yine

Hemen odama geçip üstüme pijamalarımı geçirdim. Işığı kapatıp yatağımın yanında duran abajur u yaktım ve yatağıma yattım. Küçüklüğümden beri karanlıktan korkan bir kızdım. Küçüklüğümde annemle babam kavga ederken karanlık odamda ağlardım hep. Birinin gelip kurtarmasını beklerdim , karanlığıma ışık olmasını , kahramanım olmasını. Büyüdükçe anladım ki böyle bir şey yok. Kimse kurtaramayacak beni bu bok çukurundan. Gerçi şuan beni kimsenin kurtarmasını istemiyorum da. Çünkü biliyorum eğer biri beni kurtarmaya çalışırsa o da düşer bu bok çukuruna. Düşünmeyi bırakıp gözlerimi kapattım.

Alarmın sesiyle gözlerimi araladığımda telefonuma baktım ve saatin 7.30 olduğunu gördüm. Günlük rutinim olan , uyandıktan sonra yaklaşık 10 dakika boşluğa bakmayı bitirip kalktım. Banyoya gittiğimde elimi yüzümü yıkayıp , dişlerimi fırçalayıp , odama geçtim. Üzerime düz siyah renk bir hoodie üstüne siyah ceketimi geçirdim. Altıma herzaman ki siyah dar pantolonumu giyip , siyah spor ayakkabılarımı da giydikten sonra çantamı omzuma asıp kapıdan çıktım. Ben çıkarken babam koltukta yoktu. Büyük ihtimalle bir ara kalkmış ve odasına gitmiş olmalıydı. Kulaklıklarımı takıp yürümeye başladım.

En sonunda okulun önüne geldiğimde saate baktım ve daha dersin başlamasına yarım saat kaldığını gördüm. bakışlarımı bahçede gezdirirken bir çift yeşil göz takıldı gözlerime. JJ her zaman ki sırıtan surat ifadesiyle bana bakıp yanlarına gitmemi işaret ediyordu. Ardından diğerleride bana baktığında başka şansım olmadığını anlayıp yavaş adımlarla yanlarına ilerledim. Yanlarına geldiğimde Kiara "hey , nasıl gidiyor?" Diye sordu. "Her zaman ki gibi" dedim. JJ ye baktığımda arkamda bir yere odaklanmış olduğunu gördüm. Sinirlendiğinde her zaman yaptığı gibi kaşlarını çatmış, çenesini ve yumruklarını sıkıyordu. Onu bu kadar sinirlendiren şeyin ne olduğunu merak edip arkamı döndüğüm sırada , bize doğru gelen topper ve arkadaşlarını gördüm.

En sonunda tooper yanımıza geldiğinde gruptakiler bakışlarını bize çevirmişlerdi.
Tam tooper a niye geldiğini sormak için ağzımı açıcaktım ki JJ beni kolumdan tutup tam yanına çekti ve elimden tutmaya başladı. Ben şaşkınca ellerimize bakarken , Tooper ın sinirli çıkan sesiyle "allison , bu iş çok uzadı hemen yanıma gel! Hemen" demesiyle.başımı kaldırıp tooper a baktım. Ardından tekrar JJ ile birleşik olan ellerimize baktığımda aklıma JJ ile sevgili olduğumuzu söylemek geldi. Topper ı kesinlikle başımdan atmak istiyordum ama şuan aklımdan geçen şeyi yaparsam JJ yi çok kötü bir duruma düşürürdüm , belki de hiç istemeyeceği. Bu yüzden topper a bakıp JJ in elinden elimi kurtarıp bir adım öne çıkmıştım ki JJ in kolumdan tutması bir oldu. Onun yanına gideceğimi düşünüp böyle bir şey yapmış olmalı , ama ben topper denen pisliğin bırak yanında olmayı yüzüne bile bakmak istemem. JJ ye dönüp güven verircesine gülümsedim , Ardından JJ kolumu bıraktı.

Herkesin meraklı gözlerinin ardından bana beklentiyle bakan topper  a dönüp "topper ilk başlarda bunun gelip geçiçi bir şey olduğunu zannetmiştim. Aşk? , Hoşlantı? , Sevgi? Bilmiyorum her neyse ama artık biliyorum sanırım , sen bana saplantılısın topper. Bu yüzden anlamıyorsun seni sevmediğimi , seni istemediğimi , başka birini sevdiğimi!"
Diye konuştum biraz yüksek çıkan bir sesle. Topper "yanlış düşünüyorsun allison ben seni en başından beri seviyorum hep sevdim hala da sevmeye devam ediyorum" dedi kendini açıklamaya çalışarak. Buna bu kadar inamış olması beni gerçekten deli ediyor , Sinirlerimi bozuyordu. Sinirlendiğimi hissediğ tırnaklarımı avucuma bastırıp derin nefesler almaya başladım. Çünkü biliyordum ki eğer sinirlenirsem ne nerde olduğum ne de kiminle olduğum umrumda olurdu. Ben kendimi sakinleştirmeye çalışırken topper "allison sen benimsin , duyuyor musun beni? Benden başka kimse seni böyle sevemez" dedi. En sonunda dayanamayıp gözlerimi açtım , burnumdan soluyordum topper a bakıp bağırarak "ben kimsenin değilim topper duydun mu beni? Kimsenin! Bıktım artık senin su saçmalıklarından. Beni seviyormuş gibi davranmayı kes artık!" İşaret parmağımı kaldırarak " eğer bir daha karşıma çıkar veya benimle konuşmaya çalışırsan sana yemin ediyorum ki , bak yemin ediyorum ki seni öldürürüm! DUYDUN MU BENİ!" O kadar sinirliydim ki hiç bir şeyi duymayarak okulun içine doğru hızlı adımlarda yürümeye başladım. Sınıfa girdiğimde sırama oturdum ve sakinleşmeye çalıştım. Bir süre sonra hoca geldiğinde sakinleşmiştim.

Uzun teneffüse girdiğimizde çantamıda alıp yemekhaneye gittim. Yemeğimi alıp her zaman boş olan yemekhanenin sonundaki masaya oturdum. Yemeğimi yemeğe başlamıştım ki JJ lerin masama oturduğunu gördüm. Hepsi bana selam verip yemekleriyle birlikte oturmuşlardı. Sarah bir heyecanla hemen söze girip " vay canına sabah yaptığın şeyi senden beklemezdim!"dedi. Ardından kiara " evet! Kızın içinden canavar çıktı resmen." JJ ye bakıp "onu korumamıza gerek bile yokmuş kendi kendini gayet koruyormuş" dedi. Ben sabahki olayın gerginliğiyle hiç birine cevap vermezken JJ "allison , ben özür dilerim benim yüzümden oldu eğer seni yanımızda kalmaya zorlamasaydım bunlar olmazdı" dedi. Bir hışımla JJ ye bakıp "JJ ne diyorsun? Onun yanına falan gitmeyecektim! Asla gitmem , sevmiyorum onu , artık biri beni anlayabilir mi? SEVMİYORUM İŞTE!" Neden bu kadar tepki verdiğimi bilmiyordum ama bunca zamandır içimde tuttuğum her şeyi çıkartmak istiyordum. Herkes şaşkınca bana bakarken , gözümden bir damla yaşın aktığını hissedip kafamı hemen önüme çevirip saçlarımla yüzümü gizlemek istedim fakat JJ bana izin vermeyip yüzümü iki elinin arasına aldı ve baş parmaklarıyla gözyaşlarımı sildi. Bir yandan ağlarken bir yandan sayıklıyordum

"Sevmiyorum"dedim

JJ "sevmiyorsun"dedi

"Gitmem" dedim.

"Gitmezsin." Dedi

Bir süre sonra sessizce ağlamalarım iç çekişlere döndüğünde , JJ

"Daha iyi misin?"

"Evet , evet şimdi daha iyiyim."

"Bir daha ağlamak yok tamam mı? Hiçbir şeyi içinde tutmana gerek yok allison. Ben senin yanındayım. Her zaman."

"Sağol JJ"

Çalan zili duyduğumuzda herkes sınıflarına gitmek için ayaklandı fakat benim gidesim yoktu ne ders dinleyesim ne de insanları göresim vardı. Mekanıma gidip kafa dinlemek istiyordum sadece.

"JJ ben derslere girmeyeceğim. Biraz kafa dinlemek istiyorum"

"Eve mi gideceksin?"

"Hayır, geçen gün sizi götürdüğüm yere gideceğim."

"Pekala ozaman bizde geliyoruz"

Şaşkınca JJ ye baktığım sırada onay alırcasına diğerlerine dönüp baktığını ve onların onayladıklarını gördüm.

Kiara "güzel olur , bizimde dersimiz fizikti zaten"

Sarah gülerek "aynen hiç giremem derslere. Hem geçen gittiğimiz yer çok daha katlanılası"

Ben de onların bu haline dayanamayıp gülümsediğimde yürümeye başladık. Hiç bir zaman  kimseyle iyi anlaşan bir insan olmamışımdır. Çoğu insan beni soğuk bulur ve benimle arkadaş olmak istemez. Ama onlarla alakalı garip bir his var içimde. Kimseye güvenmeyen ben tanımadığım insanlara güvendiğimi hissediyorum.

Mekana geldiğimizde herkes yerini almıştı.

Sarah" hey allison , sen buraya yeni mi geldin? Daha önce hiç görmemiştik seni.

Tabiki buna şaşırmamıştım tam cevap vericek iken telefonumun melodisi kulaklarımızı doldurdu. Herkes meraklı gözlerle bakarken arka cebimden telefonumu çıkarıp ekrana baktığımda gözlerim ekrana bakarken donup kalmıştı sanki.

Baya bir geç kaldım üzgünüm ama gerçekten yazasım gelmiyor yazamıyorum da zaten bok gibi oluyor ama başladığım işi yarım bırkmak istemem daha önce dediğim gibi.
Medyadaki şarkı billie aşkımın en sevdiğim şarkılarından biri
Düşüncelerinixi belirtirseniz sevinirim