Ogün sabah olmuştu.kalkıp okula gittim.geldiğimde sanki gün bitmişti.annem benden çarşıya inmemi istedi.aksinede taşınalı 2 gün olmuştu.yani buraları pek fazla bilmezdim. Neyse çarşıya indim.nereye gitçeğimide biliyordum, derken köpek beni kovalamaya başladı.ben büyük bir ormanın içine sapıp,saklandım.köpek gitmişti ama kaybolmuştum. Karşıdada bir köy vardı.bir kişi bana doğru geliyordu.yanlışmı görüyorum, yoksa doğrumu?diyerek içimden geçirdim.içimden bir sesle bu adam bana nasıl yardım edebilirki?ayağındaki ayakkabı yırtılmış üstündeki kıyafet koyun yünündendi , halbuki bazı yerleri delik, deşikti.saçları katı ve dağınıktı.ne pis bir adam demiştim.sonra adam yanıma oturdu.ben sesimi çıkaramadım tırstım.adam alçak sesle:
-''Merhaba senin adın ne ufaklık ?''dedi.
-''emir efendim.'' dedim.
-''sen kayboldum bakayım? ''Diye sordu, bende:
-''evet efendim, köpek kovaladı bende buraya kaçmak zorunda kaldım.''dedim.
-''evin nerelerde?''diye sordu.bende:
-''bilmiyorum efendim.''dedim.
-''merak etme buluruz.''dedi.
O an içimden derin bir nefes alarak,''nasıl yardım edebilirki?'' Dedim.
Sonra adam birden bire:
-''sen benden korkma Üstüm yırtık olabilir ama iyimserim''dedi.ben pek inanmamıştım.
-''gel benimle eve karnın açtır senin 2 bişey yersin.''dedi.
-''şey biraz açım efendim.''dedim.
-''gel bakalım''dedi.ben içimden konuşuyorum yine''adam aça benzemiyordu sakin sakin yiyordu. ''Dedim.
-''hadi bakalım şimdide biraz uyu''demişti.ışıkları kapattı ve çıktı.o gece zar zor uyumuşum. Tavan arasından fare sesleri geliyordu.neyse sabah olmuştu yola koyulduk.adam baya dinlenmişti fakat zor yüruyordu.neyse zor mor şehrin göbeğinde ulaştık.4,5 saat yürümüştük. artık gün batıyordu.ben tam içimden geçirirken birden bizim apartmanı gördüm.
-''saolun efendim çok zahmet çektirdim''dedim.
-''olurmu ne zahmeti her zaman''demişti.
-''bir soru sorabilirmiyim,efendim?''dedim.
-''tabiki sorabilirsin''demişti.
-''kıyafetiniz neden yırtık?''dedim.
-''sende yatarken duymuşsundur fareleri'' dedi.benim birden gözlerim sulandı.
-''efendim, siz çok iyi birisiniz''dedim.
-''ben herkese yardım ederim.bir Türkün görevi yardım etmektir''dedi.ben ağlıyordum.duygulandım.onca kişiden sonra banada yardım etti.
-''siz haklısınız. ''Dedim.
-''lütfen ağlama''dedi.
-''önemli değil sizde gerçekten bir yiğidin kalbi var.''
-''görüşürüz''
-''görüşürüz efendim''diyerek gittim.işte ben o günden sonra anladım ''ASIL OLAN GÜZELLİK, DIŞ DEĞİLDİR, İÇTEDİR.''Doğanay KÜPÇÜ