Her şey iyi güzel gidiyordu . Ada henüz 16 yaşındaydı ve 10. Sınıfına başlıyordu. Ve geçen sene sınıfından hoşlandığı çocukla çıkıyordu. Utanıyordu biraz şaşırıyordu birazda . Ama mutluydu . Onu çok seviyordu belliydi herşeyden kıskanıyordu onu paylaşmak istemiyordu. Çocukta dediklerini yapıyordu . Adanın dediklerine saygıyla bakıyordu . Ama çocuk kıskanmıyor gibiydi . Bir gün Ada sınıfa geldi ve sevgilisi Egeyi okulun en güzel kızıyla görünce deliye döndü . Sadece Egenin kuzenini soruyordu çünkü kız Egenin kuzeniyle çıkıyordu. Yine gereksiz tripler gereksiz küsmeler devam ediyordu . Her gün bu kız yüzünden kavga ederlerdi . Sonunda tamamen ayrılık gelmişti çocuk soğumuştu , sıkılmıştı .. Kız çaresiz ve pişmandı . Ama aşık ve masumdu.. Çok geçmeden Ege Adayla aynı sınıftaydı ve sınıftan gitti. Sınıftan gidince Ada üzüldü ama bişey diyemedi . İçi acıyordu ondan uzaklaşmıştı Ege .. Bir hafta sonra doğum günüydü Egenin , herşeye rağmen umutluydu biraz . Çünkü sevdiğini söylüyorlardı . Ve egenin doğum günüydü Ada ona 2 hafta önceden hediyesini almış ve barışma hayali kuruyordu. O gün Ege okulda yoktu . Ada gelir diye bekledi ama gelmedi . Doğum günü mesajı attı çok güzel konuştular . Daha sonra akşam konuşmaya karar verdiler. Akşam Ada Egenin durumunu gördü ve ağlamaya başladı barışcaz diye sevinirken Egenin okuldan gideceğini öğrendi . Üzgündü ve pazartesi okula vedalaşmaya gelecekti. Adanın arka sırasına oturmuş Adayla uğraşıyordu. Ada hem mutlu hem mutsuzdu. Ve Egenin gitme vakti gelmişti. Ve en son Adayla vedalaştı . Elini uzattı Ada sadece baktı . Ege elinin havada kaldığını söyledi. Ada arkasına döndü ve çantasından hediyesini çıkardı ve geçmiş doğum günün kutlu olsun dedi . Ege sağol dedi ve hediyeyi yanındaki ardakadaşına verdi . Ada kimseye gösterme dicekken . Kelimesi yarıda kaldı ve Ege Adaya sımsıkı son bi kez sarıldı . Ada Egenin kokusunu içine çekti. Ve gitti Ege kapıdan çıkar çıkmaz göz yaşlarına boğuldu. Ege ise okulun kapısından çıkarken gözleri dolmuştu. Adanın içinde tarafsiz bir acı kayıp vardı. Etraftakiler onu üzgün kırılmış görünce dedikleri tek şey ÜZÜLME ZANANLA UNUTURSUN ZAMANLA GEÇER diyolar.