dispatch

20.T^T

11/10/2021
İyi okumalar🥺

Jisung imza atmaktan bileği ağırsa da hiç şikayet etmeden imzasını tekrar attı. Ve bir gün bu imzayı evlilik cüzdanına atabilmeyi diledi.

Şaka.

Ama her şakanın altında bir gerçeklik yatar.

Öhm.

Önünde kendinden birkaç yaş küçük erkeğe kafasını kaldırıp ilgiyle baktı. Arkadan görevli süresinin dolduğunu uyarınca hayranın yüzü düşse de idolüyle vedalaşıp yerine doğru ilerledi. Son iki hayran kalmıştı. Hayran Jisung'un önüne geldiğinde Jisung tam imza atacaktı ki kız eliyle imza atacağı yeri kapadı. Jisung şaşkınca saçları küt kesilmiş kıza baktı. Sözde stay aşağılayıcı bakışlarla hafifçe öne doğru eğildi. Sadece kendilerinin duyabileceği bir ses tonunda fısıldadı.

"Sen hiçbir şeyi hak etmiyorsun Han Jisung. Stray Kids yedi kişilik bir grup ve senin bu grubu kirletmeye hakkın yok. Köyüne geri dön seni ibne. Minho oppayı kirletiyorsun. Stray Kids sensiz daha iyi bir grup olacak. Ölmeyi gerçekten en çok sen hak ediyorsun."

Jisung gözleri dolu dolu elindeki kalem havada kalmış bir şekilde kızın gidişini izledi. Gözlerinin doluluğunu gözardı edip tüm ilgisini karşısındaki son hayrana verdi. Sarı lüle saçları omuzlarından dökülen kız elindeki defteri sımsıkı tutarak mavi harelerini sinirle küt saçlı kıza dikti. Kendi kendine "Amık salağı." diye mırıldanıp yüzündeki parlak gülümsemeyle idolüne döndü. Jisung kızın tepkilerine şaşırsa da kendini kıkırdamadan alıkoyamamıştı. Meleğe benzeyen bu kız -ona kalsa her stay bir melekti- az önce resmen kendisini inciten kıza öldürecekmiş gibi bakmıştı. Jisung albümü imzalarken kız konuşmaya başladı.

"İnan bana şu an o kızın saçlarını yolmamamın tek sebebi ortamın müsait olmaması. O bir stay değil Han-ah. Ben seni çok seviyorum. Depresyonun en derinliklerindeyken hiçkimse bana yardım edemedi ama senin bir gülüşün, sesin... her şeyi çözdü. Yöneliminde de bir sıkıntı yok. Senin doğruların başkalarının doğrularıyla uyuşmuyorsa bu demek değil sen yanlışsın. Sen harikasın Han Jisung. Ve ilişkinizi herkes destekliyor, desteklemek zorunda."

Jisung ağlamamak için dirense de yanağından süzülen yaşlara engel olamadı. Aynı şekilde karşısındaki kızda ağlayarak "Oppa neden ağlıyorsun? Ağlaman için demedim bunları." dedi telaşla. Yavaş yavaş herkesin ilgilerini çekiyorlardı. Jisung aylarca içinde biriktirdiği şeyleri dışarı vurmak istercesine ağlamaya başladı. Yüzünü ellerine gömüp sarsılarak ağlarken tam güvenlikler yanında geliyordu ki ayağa kalkıp sarı saçlıya sarıldı. Sarı saçlı idolünün sırtını sıvazlayıp "Daha hediyemi bile vermemiştim." diye fısıldadı. Jisung burnunu çekip "Teşekkür ederim." diye fısıldadı.

Sarı saçlı kız hafifçe geri çekilip dudaklarını dişleyerek idolüne sıkıca tuttuğu defteri uzattı. Elleri titriyordu. Gözlerini kaçırıp "Şey ben sizi bayadır takip ediyorum ve o zamandan beri sizi yakıştırıyorum. Bu defteri lütfen sen al ve güzelce oku. İçinde yazan her kelime benim hayal gücümden çıksa da gerçekleşmesini dilediğim anlardı. Bu defterin içinde yıllar içinde Minsung'un gelişimi ve anılarınızın analizi duruyor." dedi. Görevli sürenin dolduğunu söyleyince lüle saçlı kız bu az süreye lanet etti. Omuzları düştü, gözlerindeki ışıklar söndü. Son kez sıkıca sarılmak istedi abisi gibi gördüğü bedene. Ama rahatsız olur diye yapmadı. Genişçe gülümseyip "Seni gerçekten çok seviyorum Han Jisung. Abim gibisin ve kelimelerle ifade edemeyeceğim kadar mükemmelsin. Umarım sadece bir durak olduğun mutluluk her zaman yanında olur. Umarım sonsuz mutluluğu bulacağın durakta -ki bence bu Stray Kids ve sevgilin- kalırsın. Tekrar görüşmek dileğiyle." diyerek koşar adım indi.