cb's life
para güç ve ün istiyorum
para, senin tüm gücünü ve ihtişamını istiyorum
sahip olduğun her şeyi almak istiyorum
sahip oldukları her şey için alacağım onlarıdüşüncelerine kapılmış bir şekilde sırıttı changbin. kendine ait olanları almaya gidiyordu. intikam için gidiyordu. metroya binmek için merdivenlerden inerken hemen merdivenlerin başında gitar çalan çocuğu gördü. şarkıyı kapattı ve yanına ilerledi. kendini çocuğun oturduğu duvarın dibine attı. gözlerini kapatmışken kesilen gitar sesiyle doğrulup çocuğa baktı. 'neden durdun ki?'
çocuk göz devirip yanına oturan siyah giyimliye döndü. 'sen neden oturdun ki?'
changbin sırıtarak cevap verdi. 'para atmamı mı tercih ederdin? oysa benden daha iyi servetl olamaz.'
çocuk küstahlığına dayanamayıp göz devirdi. 'ne istiyorsun?'
changbin omuz silkip eski pozisyonuna döndü. 'sadece devam et. sesin çok rahatlatıcı.'
çocuk bıkkınlıkla nefes verip nasır tutmuş, su toplamış parmaklarını tekrar eski tellerin üzerine getirdi. sağ eliyle basit bir ritim tutarken sol elinin parmaklarını teller üzerinde gezdiriyordu. yıllardır çaldığı için alışmıştı gözü kapalı her şeyi yapabilirdi ama o gözünü açıp yanında uyuklayan çocuğu izledi.
bc's life
güneş onlara da doğar
çağrıyı kaçırmışlara
benim hayatım, mağlubiyetten ve galibiyetten
yenilgiden ve düşüşlerden oluşurchan eski odasıyla göz göze geldi. tekrar buradaydı. her şeyin başladığı ve bittiği yerdeydi. dolan gözlerine engel olma ihtiyacı duymadan kendini deri koltuğun üzerine attı. onun hayatı buydu işte. kendi düşer, kendi kalkar. yaralarını kendi sarar. kimsesi olmadan yaşardı. hayatı yenilgiler ve zaferlerden; büyük başarılar ve başarısızlıklardan oluşurdu. onu o yapan buydu.
ağzından kaçan tek hıçkırıkla devamı geldi. neden hâlâ yapamıyordu? neden en iyisi değildi? neden kimsesi yoktu? düştüğünde kim kaldıracaktı onu? yorgundu artık. yürüyebilmesi için iki şeye ihtiyacı vardı. değneğe...
birkaç saat sonra ağlamaktan başı ağrımış ve gözleri kıpkırmızı olmuş bir şekilde odasından çıktı. kapının önünde duran şapkasını sarı saçlarını ve yüzünü -özellikle gözlerini- örtmek için başına geçirdi. siyah kot ceketini de giyip dışarı adımladı. her şeyi baştan almalıydı fakat önünde uzun bir yol vardı. mesela önce metroya binmeliydi. kesinlikle öncelik metrodaydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
brooklyn baby / chanbinsung / threeracha
Fanfictionsizi sevmek için genç olduğumu söylüyorlar siz benim görmek için çok saf olduğumu söylüyorsunuz uygulamadaki uc chanbinsung shipperdan biriyim ve bununla gurur duyuyorum tesekkurler