Azat öylece sarıldı bana. Hiç bir tepki vermedim , destek amaçlı sarıldım bende ona. Sadece şaşkınlık yaşadım. O gözlerinden yaşlar akarken bana sarılmışken aşağıda bağırış çağırış sesleri gelmeye başladı. Bu Nasuh ağanın öfkesine ve Yaren'in çığlıklarına ait seslerdi.
"Azat?! Ne oluyor ya aşağıda?!"
"Ne oluyor bilemiyorum az çok tahmin ediyorum.."
"Ne?"
"Yaren'in klasik entrikalarının yine gün yüzüne çıkışı işte."
Ben telaşla Azat'ın yanından kalktım. O da ardımdan geldi. Olayı merak ettiğimiz için balkona geçtik. Bir baktık ki Yaren dedesinden dayak yiyordu !
"Dede ne olursun yapma ?! Sana her şeyi açıklayabilirim!"
"Bana hiç bir şey açıklama! Ben duyacağımı duydum ! Göreceğimi gördüm!"
"Bildiğin gibi değil her şey!"
Öte yandan Handan hanım ve Cihan bey kızlarını kurtarmaya çalışıyorlardı.
"Baba tamam sakin ol... Bir Yaren'i dinleyelim belli ki bir açıklayacağı şeyler var!"
"Hiç bir şey yok Cihan! Her şey ortada çünkü! Senin kızın besbelli o Miran için arkadaşıyla flört etmiş! Bu rezilliğe susmamı bekleyemezsiniz! Elbet bunun bir bedeli olmalı!"
"Evet haklısın baba! Ama bırak o bedeli ben ödeteyim!"
"Hayır Cihan! Ben gerekeni yapacağım! Şimdi al şu utanmaz, rezil, terbiyesiz kızını! Götür odasına! Gözüm görmesin onu!"
Tek bir laf edemediler. Yaren'i gözü yaşlı , korku içinde alıp odasına götürdüler. Bende Azat'a dönüp "neler oluyor?" Bakışları attım. O da kolumu tutup odamıza geçtik.