El Amour

Bil istedim
Titremesin yıldızlar cenneti gözlerin,
Akıtmasın elmaslarını al renkli yanaklarına.
Değmesin hiç bir kötülük sana,
Gelmesin yabancılar canını acıtmaya.

Nabzının melodisiyle alışmışım uyuma,
Kana kana hayat içtiğim bileklerine, hasret duyar olmuşum.
Burnumu yasladığım o boynunda,
Ömrümden ömür eksiliyorken,
Kalbim duruyor, gözlerim kapanıyor olsa da
Ben o boyunda can bulmayı özledim sevgilim ...

Kulaklarıma iliştirdiğin sesini,
Omuzlarımda yerini alan, huzur kokan saçlarını,
Yüzüme savrulan, içimi ısıtan sıcacık nefeslerini özledim...
Bakışlarındaki yazı özledim, dudaklarının ucundan dökülecek her kelimeyi...
Sanki biri elini yüreğime koyup sıkıyormuş ,
Ellerim sanki en büyük sevincini yaşıyormuş gibi titrerken,
Her bir santim mesafeye inat ruhunu ruhuma yasladığın günleri özledim...

Sen dünyaya, dünya sana karışmasın...
O kusursuz maskelerinin ardından insanlar, görmesin yıldızlar cennetini...
Karanlıklar içersinde kalmasın ruhun
Seni saklamasınlar sevgilim.
Benim gibi kırıştırmasınlar...
Bilmesinler tertemiz duygularını,
Anlamasınlar mücevherlerden daha değerli olduğunu.

Benim sevemediklerimi sevsinler
Sena gelemediğim her an mutluluk çalsın kapını, benim yerime...
O gözlerin parıldasın da, taa şuradan aydınlansın etrafım...

Bil isterim sevgilim...
Sana dalıp gittiğim her an gözlerimden oku istedim sevgimi,
O titreyen ellerimin sana ulaşmak için çok uzak olduğunu bilsem de, her bir hücremin seninle buluşmak için savaştığını bil istedim...
Senden uzağa attığım her adımda sende daha fazla kalmak istediğimi bil istedim
Şu çatlak, seninkinin yanında ruhsuz kalan bu sesimi sana duyuramadığım her an,
Aslında zihnimde sana şarkılar söyleyip şiirler okuduğumu bil istedim...

Göz yaşlarımda ıslanan her an için
İçinde sen varsın diye buruk bir tebessüm ettiğimi,
Zihnim günden güne düşman kesilse de bana, hâlâ içinde sen varsın diye tanrıya şükrettiğimi,
Hayatımın her saniyesinde, seni belki senden de çok sevdiğimi,
Bil istedim...