chaos on your lips

12.4K 917 1.9K
                                    


Jimin'i ve içindeki kurdu derin bir hüzün kapladı. Böyle olmamalıydı. İçinde bir pup büyüyor olmalıydı. Sonuç bu olmamalıydı. Alfasının pup'ı içinde olmalıydı. Kalbi bunları hissederken duydukları ise daha da hüzün vericiydi.

Gaddarcaydı. Jimin'in dinledikleri tam anlamıyla gaddarca ve acımasızdı. Kalbine onlarca zehirli hançer saplanmış kadar acı vericiydi. Ancak tüm bu acısını donuk ifadesinin arkasına saklamayı becerdi omega.

Jungkook, karşısındaki adamın içindeki ıstırap ve kederini fark edemedi. Hareketsiz bedeninin, cansız ruhunun sebebini anlamadı.

"Testin pozitif olmasının sonuçlarını düşünemiyorum bile. Ne kadar korkunç olurdu. Ah tanrım, felaketin eşiğinden döndük." Yeniden omegayı öptü ve bu defa daha sevinçle odada dolanmaya başladı. O kadar sevinç doluydu ki kendisiyle ne yapacağını bilemiyordu genç olan.

"Bir bebek hayatımda şu anda en son ihtiyacım olan şeydi. Daha çok gencim. Bir baba olmayı düşünemiyorum bile. Düşünsene benden nasıl bir baba olurdu Jimin. Ah çok komik." Dönüp yeniden sarıldı Jimin'e.

"Şu anda tüm zamanımı holdinge vermişken bebek haberi yıkım yaratırdı. Tanrım, sabah eczaneden hamilelik testi aldığım haberi bile yayılsa holding hisselerinin düşüşü başlamış olurdu." Bir bardak su içti, derin bir nefes verdi. "Dün akşam böyle bir olasılığın varlığı bile beni çıldırtmaya yetti. Ama neyse ki her şey yerli yerinde. Panik yapmamıza gerek bir sebep yok."

CEO dakikalarca konuştuktan sonra Jimin'in tek kelime etmediğini, hatta hala elindeki teste baktığını fark etmedi bile. Jimin ise Jungkook'un mutluluğunu dinlerken, içindeki anlam veremediği elem onu ve omegasını yiyip bitiriyordu. Boğazındaki yumruyu yutarken yeniden teste baktı. Negatif...

Alfa kurt Jimin'e yaklaştı ve elindeki testi alıp sıkıca sarıldı. "Seninleyken neleri unutup riske attığımı bilmiyorsun bile. İşte üzerimde böyle bir etkin var" dedi. Onu boynundan öptü ve geri çekildi. "Ama bundan sonra daha dikkatli olmalıyız. Sanırım ilk iş olarak ofisime birkaç kutu condom almalıyım. Her ne kadar sana bariyer olmadan dokunuyor olmak favorim olsa da daha fazla ikimizi de tehlikeye atmamalıyım. Aramızdaki bu mükemmel düzeni fazlasıyla sevmişken seni kürtaj gibi bir olasılığa sürüklemek beni çok üzer." Omeganın iki minik elini kavradı ve "Aramızdaki bu düzenin adı ne bilmiyorum ama bundan sonra daha dikkatli olacağım, söz" dedi.

***

Minik olan CEO'nun odasından değil de kaostan çıkmış gibi hissediyordu. Tam kalbini delip geçen fırtına, geride hissiyatı ölmüş bir kabuk gibi bırakmıştı Jimin'i.

Bedenine ağır gelen ayaklarını asansör sürükledi ve çatı katına çıktı. Ağır demir kapının kodunu girdi ve açık havada kendini duvar kenarına yasladı. Sırtını duvara yaslamış, bacaklarını kendine çekmiş akmayan yaşlarla yanan gözlerini yummuştu.

Serin bahar havasını delip geçen Nisan güneşi ışıl ışıl parıldarken, Jimin yıkılmış halini tamir etmeye çalıştı. O kadar çok şey içinde patlıyordu ki hangisi en çok hasarı veriyordu anlamadı. Ellerini kalbine koyup omegasını dinledi. Ağlıyordu. Kendisinin dökemediği yaşları kurdu döküyordu. Omegası, karnında hiç olmamış pup için ağlıyor, yas tutuyordu.

Kurduna sinirlendi Jimin. Hamile olmaması başına gelebilecek en büyük şansken, neden böyle histerik davrandığına anlam veremedi. Omegası istediği kadar ağlayabilirdi. Jimin bu güzel haber için mutlu oldu. Mutlu olmalıydı. Mantıklı olan buydu. Tıpkı Jungkook gibi mutlu olmalıydı.

Jeon Jungkook, Jimin'i mahveden kişiydi. Onu bugün yerle yeksan etmişti. Ağzından dökülen her bir kelime minik adamı çökertmişti. Minik omega ağlayarak boğazındaki yumrudan kurtulmak istedi, ancak ne var ki yaşlar akmamak için direniyordu. Sadece ağlayıp birkaç damla göz yaşıyla alfaya olan kırgınlığını aşmak istedi ama yapamadı. Göz yaşları akamadı.

ONE HUG ONE OMEGA (Jikook/kookmin)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin