Metin kayboluyordu sanki.
Onu yere çeken bir şeyler vardı. Kımıldamasını zorlaştıran, bazen nefesini tutan bir şeyler vardı. Rüzgara kapılıp gidiyor ama kendisi rüzgar olamıyordu.
Hafta sonu güzel geçmişti. Sezen yanında paket gibi taşıdığı Okyanus ve Metin'i spor salonuna götürmüş, orada kalabalığa gömülü şekilde kendisini biraz unutabilmişti. Dışarıda yemek yediklerini de hatırlıyordu fakat hangi gün olduğu konusunda emin değildi. Sonra eve gelmişlerdi. Ama apartman dairesi sanki onu yutmaya çalışıyor gibiydi.
Bir canavara dönüşmüştü tüm ev. Midesini büzüştürüp duran bir virüse, belki de aklına musallat olan bir hayalete. Okyanus'un varlığı bile bazı şeylerin ağırlığını azaltamamıştı.
Akşam olunca yürüyüş bahanesi ile evden ayrılıyordu. Zaten haftada iki gün görebildiği kızını hiç tanımadığı birine emanet ediyor olmasına hiç takılmıyordu. Hatta bunu aklından bile geçirmemişti. Vicdanına karşı tutulan bıçaktan o kadar çok korkuyordu ki gözünü ondan ayıramıyordu.
Akşam yürüyüşleri belki bedenine iyi geliyor olabilirdi fakat yalnız kalması, kendisine uyguladığı bir çeşit işkenceydi. Metin'in zihni geçmiş hatıralarda dolanıp duruyordu.
Bıçağı kendisi tutuyordu fakat henüz farkında değildi.
"Akşama Seher Teyze'yi çağırdım," dedi Sezen.
Bakışlarını sabah trafiğinden koparıp arabanın içine döndü Metin.
"Efendim?"
"Seher Teyze'yi çağırdım, dedim. Hep beraber güzel bir akşam yemeği yeriz. Merak etme ben hazırlayacağım, bu konuda özgüven geliştirdim sanırım." Kadın hafifçe güldü.
"Keşke bana bir sorsaydın."
"Hayır diyeceğini düşünmedim."
"Ne haddime. Benim evim, benim hayatım hakkında kararlar alıp duruyorsun."
"Çünkü sen yapamayacak gibisin." Dikiz aynasında buluştu bakışları. İki keskin bıçağın birbirine sürtünmesi gibiydi her şey. Birbirlerini bilemekten başka bir işe yaradığı yoktu.
"Bazen bana çok fazla geliyorsun," dedi Metin. Daha fazla kadınla ilgilenmedi.
*
Eve döndüklerinde Sezen kendisini direkt olarak mutfağa atmıştı. Siyah gömleğinin üzerine geçirdiği önlüğü ile beraber YouTube'dan dinlediği bir kadından tarif öğreniyordu.
"Ben çıkıyorum," dedi Metin.
"Bu akşam gitmesen mi? Biraz yardım işime yarayabilir." Kadın alnına düşen kısa saçları bileğiyle geriye attı.
"Bensiz giriştiğin işe yine bensiz devam edebilirsin sanırım." Spor ayakkabılarını ayağına geçirip kapıyı arkasından kapattı. Sezen bir şeyler söylendi ama dinlemedi adam.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Apartman Dairesi
Romansa+18 Bazen bir seni seviyorumla, bazen bir çocukla, bazen bir ölümle değişir insanın hayatı. Bazense davetsiz bir misafirin gökten inip hayatınızı alt üst etmesiyle değişir her şey. Metin her şeyden kaçarak kendi halinde yaşarken Sezen ile tanışır. H...