Belki ilk bölümde sınır koymama kızıcaksınız ama koymayınca 100 kişiden 10 kişi oy veriyor . Bu yüzden en baştan sınır koyucam . Ve sınır dolmadan yeni bölüm gelmicek .
Oy : 5
Yorum : 10Kelime sayısı : 1418 kelime
Açığa çıkmakArkamdaki şerefsizin sesini duyduğumda daldığım düşüncelerden çıktım . " Roja , başkan seni çağırıyor . Ayrıca iyi misin ? Bir süredir boş boş gökyüzüne bakıyorsun . " dedi endişeli olan sesiyle ve iğrenç türkçesiyle . Ahhh önemseyesi gelmiş olmalı . Kampın çoğu benimle birlikte olmak istiyordu . Tabi hepsi uçkuruna düşkün kişilerdi . Kamptaki tek kadın olmanın sorunlarından biriydi bu . Şerefsizlerin ağzına elimle çarpasın vardı ama açığa çıkamazdım . Açığa çıkarsam hiç hoş şeyler olmazdı .
İstemeyerekte olsa güzel türkçemi bozarak " İyiyim heval . Geliyorum . " dedim . Arkasını döndüğünde yavaşça ayağa kalktım . İnşallah beklediğim haberi alırdım .
1 yıldır burada şerefsizlerin içindeydim . Görevim bitmek üzereydi . 23 Nisan da olacak büyük bir patlamayla ilgili üstlere bilgi vermeliydim . Nerede yapılacağını bilmiyorduk . Maalesef Gözsüz bana hala bilgi vermemişti . Hala öğrenememem canımı sıkarken sıkıntılı bir nefes verdim . Yarın 23 Nisan dı ve elimde bir bok yoktu . Bunu öğrendikten hemen sonra da esir alınan askerlerimin yerini bulmaktı işim . 1 hafta önce bütün istihbaharatçılara acil kod gönderilmişti . 2 askerimiz bu şeref yoksunlarının elindeydi . Ve hiç kimse yerini bilmiyordu . 2 haber hakkında da bir bok bilmemek canımı sıkarken Gözsüzün odasına gelmiştim . Odanın önünde durup üstümü süzdüm . Kahverengi saçlarım 1.78 boyumla oldukça güzel denebilecek bir kadındım . Normalde renki maviyle yeşil arası ama maviye daha yakın göz rengim vardı ama buraya gelmeden önce lens takmıştım . Şuan gözlerim elaydı . Kafamı hafif sallayarak kendime geldim .
Gözsüzün kapısını çalıp odaya girdiğimde bana gülümseyerek bakıyordu . Kendimi zorlayarak gülümserken o bunu fark edemeyecek kadar salaktı . Ayrıca kendimi övmek gibi olmasın ama duygularımıda çok iyi gizlerdim . Maşallah bana . Beyni olsa bile anlamazdı . Sesini duymaya sabrımın olmadığı şerefsiz " Roja , gel bakayım yarın hakkında konuşalım . Yarın o türkler kana bulanacak ! " dedi türkçeyi katlederek . En büyük hayalim bu şerefsizin çenesini kırmaktı . Ama sabretmeliydim .
" Öyle mi başkan dinliyorum seni " dedim onun oturduğu masaya giderken . Kendimden iğrenmeye başlamıştım bu 1 yılda . Şanlı üniformamı özlemiştim . Masaya yaklaştığımda Ankarada kutlamaların olduğu bir arazide canlı bomba olucağını anladım . Yerini ve canlı bomba sayısını incelerken aynı zamanda onu da dinliyordum . 1 saat kadar bana anlattıktan sonra bana dönüp " Sen şimdi git dinlen . Yarın büyük gün " dedi tipine tükürdüğüm şerefsiz . 1 yıldır ona düzgün bir hitap şekli bulamadığım için her sesini duyduğumda farklı bir şey diyordum bu şerefsize . Bu biraz da olsa beni eğlendiriyordu .
Onun o çenesini kırmamak için kendimi zorlarken " Peki başkan . Yarın çok güzel olucak . Hak eden hakettiğini bulucak " dedim en içten sesimle . Yarın bu şerefsizin çenesini kırıcaktım .
Odadan çıkıp giderken etrafı inceliyordum . Burayı nasıl yok edeceğimi düşünüyordum . Etrafa baktığımda bir çok yere bomba saklayabileceğimi düşünüyordum . Kolay kolay belli olmazdı . Ama askerler hakkında bilgi etmeden patlatamazdım maalesef . Odamın önüne geldiğimde etrafı süzdüm . Buraya bakan yoktu . Daha doğrusu yakınlarda kimse yoktu .