"Taehyung, açık konuşacağım, konu Wheein."
Ya şu kızı kaç bölüm önce gönderdik hala peşimizi bırakmadı aq.
"Wheein'in buraya gelmesini ben istedim. Oda çok sevinmişti seni göreceği için, bana seni çok özlediğini de söyledi. Ama buraya geldikten kısa bir süre sonra hemen geri döndü, onu aradım neden geri döndüğünü sordum, bana herşeyi anlattı Taehyung."
Buyrun cenaze namazına.
"Baba be- ben-"
Babam sözümü keserek konuşmaya başladı, şuan da mecazen değilde gerçekten korkudan götüm atıyordu.
"Wheein ona kötü davrandığını söyledi, sürekli eziyormuşsun onu. Neden böyle yapıyorsun Tae, o senin kardeşin sayılır."
Duyduklarımla resmen içime soğuk su serpilmişti, o kadar rahatlamıştım ki, derin bir nefes verip gülmeye başladım.
"Tae ne gülüyorsun komik bir şey mi söyledim?"
(Buradan itibaren medyada ki şarkıyı dinleyebilirsiniz, ben yazarken dinledim.)
"Ah baba yok ben sana gülmedim...bak baba bilirsin bir insanı sevmezsin ve ona iyi davranmak içinden gelmez, ben de Wheein'i sevmiyorum baba. Sevmemek için çok geçerli sebeplerim var ama anlatsam da inanmayacağını bildiğim için boşuna nefesimi tüketmiyorum. Lütfen sende bizi bir araya getirmeye çalışma ve onu sevmememi isteme benden, lütfen baba anla beni."
Babamın bakışları değişmiş yıllardır ilk defa bana şefkatle bakmıştı.
Elini omzuma atıp hafifçe sıktı. Anlayışlı bir ses tonuyla konuştu.
"Oğlum keşke bana bunu önceden açıklasaydın. Tabiki kimseyi zorla sevdiremem sana. Bundan sonra Wheein ve senin bir araya gelmemeniz için elimden geleni yapacağım oğlum."
"Baba...teşekkür ederim."
Beni kendine serçe çekip sarıldığında bende kollarımı sıkıca sardım ona.
İlk kez baba şefkatini bu denli hissetmiştim.
İstemsizce gülümserken, giyinme odamın kapısı yavaşça açılınca korkuyla kaşlarım havalandı, ama Jungkook kapıdan kafasını çıkartıp eliyle 'çok iyidin' işareti yaptı (👌🏻).
Gülümsemem genişlerken, oda bana göz kırpıp öpücük attıktan sonra tekrar odaya girdi.
Babamda benden ayrılıp yüzüme bakarak gülümsemeye başladı, bir anda yüzü düşünce benimde yüzüm düşmüştü.
"Baba ne oldu iyi misin?"
"Taehyung...ben çok-çok kötü bir babayım oğlum."
"Baba, hayır..."
"Evet- evet öyle oğlum, küçüklüğünde sana herşeyi verdim, para, pahalı kıyafetler, iyi bir eğitim, ama senden tek birşeyi esirgedim oğlum...senden sevgimi esirgedim."
ikimizin de gözleri dolmuş hatta göz yaşlarımız akmaya bile başlamıştı.
"Sana çok şey borçluyum, bir çocukluk borçluyum Taehyung. Tabiki hemen beni affetmeni beklemiyorum, hemen bana ısınmanı da beklemiyorum, ama çabalayacağım oğlum, belki yaşayamadığın çocukluğu geri veremem ama daha güzel şeyler yaşatabilirim."
"Özür dilerim Taehyung çocukluğunu çaldığım için özür dilerim."
İkimizde ağlarken babam hızla kalkıp odadan çıktı. Onu ağlarken görmemem için.
Ben yatakta oturmuş hıçkırarak ağlarken, Jungkook'da giyinme odamda yere çökmüş kendi çocukluğu için ağlıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
secret | Taekook ✓
FanfictionGizli olmaması gereken bir aşk ama neden gizli yaşanıyor? Yada yaşandığı zannediliyor?