Hala sarılıyorduk ama birden kapı sesini dugunca ayrıldık. Ayrılmak kelimesi beni herzaman üzmüştü ve pek kullanmayı sevmiyordum bugün herşeyi unutacağımı sanmıyordum ama sadece bir kaç saatliğine unutabilirdim.Yaşadıklarım kolay olmamıştı onu hep sevmiştim şunu asla unutmayın bir kızla erkeğin arkadaşlığında herzaman ikisinden biri başka hisler hissetmeye başlar. Bu hikayedeki zavallı "aşık" bendim.
"Tatlım?"
Bazı şeyleri düşünürken babamın sesi düşüncelerimden ayrılmama sebep oldu.
"Efendim?"
"Seni özledik tatlım" dedi ve beni yanına çağırdı tanrım sanki yetim bir çocuktum ve aileme yeni kavuşuyordum. Ama bana herzaman değer verdiklerini biliyorum ama hiç birzaman yanimda olmadıklarınıda, bir sorunum olsa annemi aradığım zaman meşgul olurdu babam iseeeee herzaman şehir dışında ve telefonları kapalı olurdu.
"Haydii yemeğe"
Babamın yanına gitmiştim ve sarılmıştık baba kokusunu özlemiştim o benim ne olursa olsun süper kahramanımdı.
Büyükannemin sesiyle hepimiz sofraya geçtik gerçektende çok açtım. Eskiden bukadar yemezdim ama yediğimdede fazla kilo alırdım garip bir bünyem var. Şimdide sanki yıllardır açmış gibi hissediyorum ve yiyorum ama birşey olmuyor.
Sofraya geçtiğimizde tabakları doldurmaya koyulmuştuk. Justin'le herzamanki yerimize oturmuştuk.Gözlerim ona kaydığında sadece beni izlediğini görmüştüm.İnsanlarla pek fazlaa göz temesında kalabilen bir insan değildim ama Justin gerçektende sınırlarımı zorluyordu.
Gözlerini benden ayırdı ve tabağindaki yemekleri yemeke başladı gozu arada sirada bana bazende etrafi inceliyordu. O taptigim bal rengi gozleri arkamda bir yerde sabit kaldi. Arkami yavasca donup baktigimda ise eski anilar gozumun onunden gecmeye basladi. Arkamda konsolun ustunde duran orta boylarda bir cercevenin icinde Justinle ikimizin fotografi vardi.Tanrimm büyükanne. Buyukannem herzaman eskiyi dusunur fotograflara bakardi ve Justinle ikimizin fotograflarini heryere dizerdi cunku onun tek torunu ve ilk torunu bendim.Justinide oyle gorurmustur herzaman.
*********** 8 saat************
Tam tamina 8 saat gecmisti. Hah. Herkes oturmus birseyler konusuyordu ve ben bu kiyafetten ileri derecede sıkılımıştım. Daha fazla dayanamadan oflayarak yukarı cıktim amacim ustumu degistirip uyumakti ama onlari ozlemistim. Ustume rahat birseyler giydikten sonra assaga indim. Kimse beni tinlamadi pf.
Bende gozdevirerek ki bu işte ustayim bahceye cikmaya karar verdim. Ahh hadi ama esiyordu ama umrumda degildi.
Karsidaki hamagi gorunce gulumsedim ve gidip uzerine uzandim. Yillardir dusunuyordum sadece dusunuyordum ve gercektende yorulmustum. Hicbirsey dusunmek istemiyordum artik. Hic birzaman ölmeyi dilemedim tanridan ,cunku: o bize yasamayi emretmisti. Kafami dinlemem gerekiyordu. Gozlerim kapaliydi suratima vuran isik karanliga donerken gozlerimi yavas yavas actim ve kimin geldigine baktim. Justin karsimda dikiliyordu o taptigim gozleri beni sanki birdaha unutmamak icin kafasina kopyaliyordu. Bende onu inceledikten sonra onunda pijama giydiniğini gordum ve gulumsedim. Yavasca yana kaydim ve onada yer actim gulumseyerek yanima uzandi ve elini boynuma sararak sarildi bende bu hareketine karsi koymayarak ellerimi beline sardim. Onu herzaman televizyonda goruyordum hatta kucukken unlu olma yollarini biraz olsun birlikte atlatmistik "Belieber" adıni bile birlikte oturup bulmustuk. Bunun icin sadece ikimiz yoktuk ama bulduktan sonra hemen sosyal medyalara girerek paylasim yapti ve benimde yardimim oldugunu kendisinden cok benim dusundugumu dile getirmisti aslinda kafami okadarda zorlamamistim sadece inandigi bir kelime ve ondan bir parça olmasini istemistim sonra "believe" ve "bieber" kelimelerini birlestirerek "belieber" adini bulmustum yillar gectikce hepsi beni sevmisti yarisindan azinin nefretini cogununda guvenini ve sevgisini kazanmistim.
Dusuncelerimden cikarak yanimdaki meteora baktım. Kafasini saclarima gommus bir sekilde birseyler mirildaniyorudu.
"Justin?" Dedim ne dedigini merak ederek.
"Bana Justin deme" diye ciksti birden.
"Anlamadim?" Dedim ve biraz ondan ayrilmak zorunda kaldim.
"Bana eskisi gibi Juzzy de eskisi gibi olalimm dess sana yalvariyorum sen gittikten sonra hayatim bi bok cukuruna donustu ve.. ve ben.. ben yapamiyorum nefes alamiyorum anladinmi?" Bunlari sesini yukselterek soylemisti tam agimizi açacakken sessiz bir sekilde "ihtiyacim var bana yardim et" diye fisildadi. Gozlerinin doldugunu gordum ve siddetli sekilde burnunu ceketi.
Sesimi yukseltmemeye calisarak ki nekadar olabilirse hizla ayaga kalktim ve konusmaya basladim.
"Hah. Kocabir hah. Yapma Justin şunu unutma seni ben değil beni sen biraktin ve been.. sen benim ne yasadigimi bilemezsin seni göt beyinli anladinmi ben sizin yuzunuzden rehabilitasyonda yattim. Peki sen sen bunca yildir naptin haa naptin Justin ne bok yedin? Gezdin,tozdun,surtuklerle yattin,sen en buyuk hatayi o gün yaptin."
Ben ayaga kalktigimda oda kalkmisti ve siddetli sekilde bagirdimi simdi anliyordum cunku bizimkiler disari cikmisti ben deli gibi agliyordum.
"En onemlisi sen MUTLUYDUN bir genc kizin ergenlik donemini buyukannesi ve buyukbabasiyla gecirmesi nedir bilirmisin ben seni bunca zaman okadar yanimda olmana ragmen uzaktan izledim aramizda sadece telefon numaralari varken ben seni kucuk bir kutu icinde izledim gereksiz kagit parcalarina bakarak her gece agladim."
Justin bu cikisima sasirmisa pek benzemiyordu ama beni dinlediginide sanmiyordum cunku o hala 'rehabilitasyon' kelimesinde kalmisti kimse benim ne bok yedigimi ne biliyordu nede merak ediyordu.
Bunu ben istemiştim.ARKADAŞLAR BU HİKAYEYE DAHA YENİ BAŞLADIM VE 5.BOLÜM OLDU 100'lerce KİŞİ GORUYOR begenen sadece 3 kisiyi gecmiyoo burda emek var begenirseniz sevinirim :)) İyi Okumalaaaar