2. Bölüm

22 1 0
                                    

                               Gece

*Tarafsız ay her zaman gece çıkar*

Okuldan geldim, çantamı odama fırlattıktan sonra yatağıma uzandım. Okulda arkadaşım benim için ağlıyordu. tuvelette klozette oturdum ve gülmeye başladım. Zil çaldı hoca geldi. Sinirden gülüyordum ne biliyim 'DNA' falan dedi. Ödevlerimi sıkıntıyla yaptığım sırada Rüzgar içeri girdi ve ödevimi 'of' diyerek kafasına vurdu. -Bıktım bu ödevlerden ya abi
- Bende! Maalesef kardeşim

ödevlerimizi yaptık bitti sonra televizyon izledik. Kardeşim çizgi film izliyordu. İzlerken bir baktım saat 03.30 oldu ben kardeşimi yatağına götürdüm. Üstünü örttüm kardeşim erkekti. Bende yatağıma girdim. telefonla oynadım. Sonra uyudum. Sabah saat 11.30 olduğunu farkettim ders programına bakıp dışarı çıktım. Durakta saçım hafifçe savruluyordu. Araba geldi saçlarımı düzeltip otobüse bindik ben ve Rüzgar okuldaki derslerimiz iki ders türkçe, bir ders inkılap tarihi, bir derste matematik olarak geçiyordu ani bir sinirle 11/H doğru yani kendi sınıfıma doğru ilerledim... Eşyalarımı alıp yerime oturdum. Aileme okuldayız mesajı attıktan sonra telefonumu dolabıma koyup kapattım. Ders başladı ders bitti tenefüse tam çıkacaktım ki matematik hocası; 'şunları tutar mısın?' dedi. Eve döndük, biraz köpeğim Melo'yu sevdim. Sonra kestirdim...kaltım sabah olmuştu. Uyandığım gibi kalkıp ders programını çantama koydum. Rüzgar'ı uyandırdım anında uyandı ve çantasını gece hazırlayıp uyumuş, üstünü de giymişti. Sırf biraz daha uyumak için yapmış. Kalktık ve otobüse bindik ve 2 kız ve 2 erkek
gördük. Sevgili oldukları çok belliydi. Çünkü erkekler kafalarını kızların omzuna koymuştu ve ellerini tutmuşlardı.  Bir çift edasıyla oturduk. Otobüs çok havasızdı. Havalanması için cami açıp otobüsün cama kafamı yasladım. Tam kafamı koyup dalacaktım ki Rüzgar'ın sesi ile uyandım. Resmen kulağıma megafonla bağıracaktı.

-Abi... 
Bana her zaman abi diye sesleniyor. Bende kardeşim.

- Niye  bağırıyorsun kulağımda kardeşim?

- Abi geldik onu söyliyecektim.

- Abo goldok ono soylocoktom.

- İnmeyi düşünmüyormusun abi?

Sesi çok sinirli çıkıyordu. Galiba gerçekten sinirlendi. Çünkü anlındaki kalın damar belirgenlişmişti ve ellerini sıkıyordu. Konuşmuyordu.

- Kardeşim beni öyle bağırınca korktum bende sinirlendim.

- Kordoşom bono oylo boğoronco korktom bondo sonorlondom.

Ahh... Gerçekten sinir bozucuymuş.
Haklı, okula vardığımızda sakin olması için ve kötü bir şey yapmaması
için uyaracaktım ki. Alnındaki kalın damar gitmişti ve ellerini sıkmıyordu.

- Kardeşim istersen gel kantine  gidelim kahve alıp sakinleşelim bir kendimize gelelim.  Kavga etmeyelim.

- Gel abi alalım kendimize gelelim.

-Muyluyum Kardeşim!

- Ne için?

- Sinirli değilsin ondan kardeşim.

- Ne saçmalıyorsun abi?

Ahh çok bağırdım galiba. Peki o değişik haraketlerim. Çok utanç verici. Kahveleri alıp sınıfa gittik ilk ders matematik ve beynim yanacak.

- Sabah sabah ilk ders matematik mi olur?

Kendi kendime sesli bir şekilde mırıldandım.

- Doğru söylüyorsun abi ilk derste matematik olmaz.

Derse hoca girdik kahvemden bir yudum aldıktan sonra tekrar masaya bıraktım. Hocanın uykusuz olduğunu çok belliydi. Gözlerinin altı morarmış,
ve gözlerinin içi kırmızı olmuştu.

- Evet çocuklar bugün sizlerle 6. Ünitenin 'Uzay Geometrileri' işliyecez.

Hoca hepimize konuyu anlatıp bize test verdi. Hocanın kafası düştü ve uyudu. Herkes sessizleşip dışarı çıktılar benle Rüzgar da oturup konuştuk. Zil çalınca biz  sesli sohbet ettik. İçeri gelme zili çaldığında sustuk. Herkes içeri geldi 2 dk sonra hoca sınıftan çıktı. Ardından müdür ve matematik hocası geldi.  Müdür boğazını temizleyip konuşmaya başladı;

- Evet hocanız uyuyakalmış neden izinsiz dışarı çıktınız?

Tüm sınıf başını önüne eğdi. Biz eğmedik çünkü çıkmamıştık. Zaten normaldede  çıkmıyorduk. Kantine gitmek dışında.

- Sizden bahsetmiyorum Arda ve Rüzgar sizin dışında herkese tutanak tutacam. 

Matematik hocasına;

- Sende evde ne yapıyorsan yap ama gelip burda yaşama uykusuzluğunu okulunun kapısının dışında bırak.

Hoca telefonuna bakıp Arda telefonunu aç ve anneni ara. Annen istemiş. Kaşlarımı çattım. Telefonumu aldım. Annemin numarasını çevirdim. Telefon ikinci çalışınca açıldı ve konuşmaya başladı ;

- Oğlum ne yapıyorsun?
- İyiyim anne neden aradın  ne oldu?
- Oğlum ben hamileyim bir kız kardeşin olacak...

Arkadaşlar merhaba yoğun olduğumdan pek yazamıyorum zamanım olduğunda yazacam yukarıdaki Rüzgar belki merak etmişsinizdir... Görüşürüz bay bay ;) bölümlerin devamını yazacam :)

YALNIZ GECEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin