Renkli Ruhlar~

Bölüm 7 // "Ne Dersin?"

Odaya girip Mavi'yi yatağa bıraktığımda gözlerine odaklandım.
Korkuyordu.
"Neden korkuyorsun?" Dedim fısıltıyla.
"K-korkmuyorum."
Kekeliyordu, Gerçekten korkuyordu..
"İstemiyorsan.." deyip üstünden kalkmaya yeltendiğimde durdurmuştu.
"Korkumu yenmem için yardımcı olmaya ne dersin?"
Dudağıma yapıştığında bir an şaşkınlıktan karşılık verememiştim ama hemen sonra bende karşılık vermeye başladım.
İşte başlıyorduk.
Mavi'nin tişörtünü eteklerinden tutup kaldırdığımda bana yardımcı olarak tişörtü kenara fırlattı.
Bu arada, o bolca kızarırken ben nefes nefese kalma rekorları kırıyordum.
Dudaklarımı sütyenini aşan göğüslerine sürttüğümde inlememek için kolumu ısırdı.
Cidden, bu güzel anda bunu yaptı.
Umursamamaya çalışarak göbeğine indim ve dudaklarımı sürtmeye devam ettim.
Öpmeden sadece dudaklarımı değdirmem onu deli ediyordu.
Tam da istediğim gibi.
Mavi yavaşça gerilmeye başladığında sırıttım. Daha yeni başlıyorduk!

Mavi
Devrim'in öpmemesi, sadece dudaklarını tenimde gezdirmesi beni deli ediyordu.
Beni zorlamak için yaptığına hayatım üstüne yemin edebilirdim.
Daha fazla dayanamayarak Devrim'i altıma aldım ve sırıttım, sıra bendeydi!
Devrim'in karşısında sırtımı dikleştirip şortumu yavaşça çıkarttım. İç çamaşırlarımı da ondan uzakta çıkarttığımda dudaklarını dişlediğini gördüm.
Ee ne demiş atalarımız, alma mazlumun ahını, çıkar aheste aheste.
Yavaşça Devrim'e yaklaşıp onun da kıyafetlerini çıkarttım ve kulağına fısıldadım,
"Beni zorlamaya bayılıyorsun, ha?"
"Kesinlikle bebeğim." Dediğinde Devrim'in bana ilk kez bebeğim dediğini fark etmiştim.
Bana bebeğim demişti!
Bana!
Düşüncelerimi malum yerimde hissettiğim dudaklar dağıtmıştı.

~

Yanımda yatan kadının yüzünün her noktasını ezberlemek istermişçesine inceliyordum adeta.
O benim her şeyimdi.
Bira kokulu ressam prensesimdi.
Hayallerimi süsleyen kadındı o.

Yattığım yerden doğrulup Mavi'nin yanına yaklaştım ve başımı omzuna gömdüm.
İnsanların düşünceleri umrumda değildi, ben ona deliler gibi aşıktım ve bu aşk sonsuzdu.
İnanıyordum, bir gün onun gibi gri gözlere sahip cici bir kızımız olacaktı.
Nasıl olacakmış o? Dediğinizi duyar gibiyim.
Olacaktı işte. Elbet bir gün olacaktı.