Özel Bölüm 3

736 75 59
                                    

Yıllar sonra;
Owen ve Nelly 18
Nora, Cyrus, Nixie ve İris 23
Axel, Alessi, Sky ve Caelia 25 yaşında.

Sehun küçüklüğünde hep anne ve babasıyla Noeli kutlamayı hayal ederdi. Bu yüzden iki toprakta da öyle bir gelenek olmamasına rağmen Jongin her sene kutladıklarından emin oluyordu. Ayrıca her noelde çocukların ondan bir kağıtlık istekte bulunmasına izin veriyor ve makul bir şeyse yerine getiriyordu.

Sehun'un hamileliğinden kalma bir alışkanlıktı aslında bu. Lazım olan şeyleri liste yapıyordu. Çocuklar da küçükken bunu bir oyuna çevirmişlerdi. Ne zaman bir şey isteyip de elde edemeseler bir kağıda yazıp babalarına veriyorlardı. Sehun yapınca işe yarıyordu. Yazdığı şey birkaç saat içinde elinde oluyordu. Bu yüzden çocuklar da şanslarını denemişlerdi. Fikir Alessi'den çıkmıştı. Ufak istekleri yerine gelince çocuklar işi büyüttü. Babalarından bir aslan istediler. İstekleri de hemen reddedildi ve ardından başka kağıtlar gelmesin diye Jongin bunu Noele özel bir şey haline getirdi. Herkesin yılda bir kez sadece bir şey yazma hakkı vardı.

Şimdi Noel arifesiydi ve hepsi yıllar geçmiş ve büyümüş oldukları halde kağıtlarına yazmak için en çok istedikleri şeyi düşünüyorlardı.

"Cyrus, bu yıl ne isteyeceğimi biliyor musun?" Nixie gülümseyerek sordu.

Cyrus bir süre yüzüne bakıp düşündü. Ama hiçbir şey görmüyordu. "Hayır, göremiyorum." Nixie omuz silkti. "Daha karar vermedim de ondan. Sanırım istediğim bir şey yok. Ama boş kağıt da vermek istemiyorum. Biraz daha baksana. Ne görürsen onu yazacağım direkt. Aklıma hiçbir şey gelmiyor." Cyrus kardeşine biraz daha baktı ama hiçbir şey göremiyordu hala.

Sonra başını biraz çevirdi ve ondan tamamen alakasız bambaşka bir şey gördü.

"Gerçek olamaz bu!" Diye bağırdı. O kadar çok bağırmıştı ki sesini duyan İris ve Nelly de koşarak yanlarına gelmişti.

"Ne oldu abi, ne gördün?" Nelly merakla sordu. Cyrus hala şaşkındı. "Ne isteyeceğim ki seni bile bu kadar şaşırttı?" Nixie konunun hala kendisi olduğunu sanarak gerilmişti.

"Seni değil Nixie, kendimi gördüm." Dehşet içinde söyleyip Nelly'e döndü. "Nelly ben çok üzgünüm!"

Titreyen elleriyle kardeşinin ellerini tuttu. "Çok üzgünüm boynuzunu kıracağım." Nelly gözlerini kocaman açarak ellerini çekti abisinin ellerinden. Parmakları refleksle boynuzlarına tutunmuştu.

"Ne demek bu? Asla izin vermem buna! Uzak dur benden!" Nelly korkup birkaç adım geri çekildi.

"Cyrus şaka mı yapıyorsun sen?" İris sorduğunda Cyrus başını iki yana salladı. Şaka yapmış olmak isterdi. Fakat görmüştü. Boynuzunu kırdığı için kardeşinden özür dilediğini görmüştü.

Nelly iyice korkup uzaklaştı. "Bir çok felaketi görüşün sayesinde engelledin abi. Bunu da başarabilirsin. Lütfen benden uzak dur." Koşup annesine ya da babasına sığınmak istedi. Abisinden uzak olsun da nerede olursa olsun önemli değildi.

Cyrus ardından üzüntü içinde bakakaldı. Bunu değiştirmek için elinden geleni yapmayı kafasına koymuştu zaten. Kızkardeşinin canını yakmayı asla istemezdi.

Birkaç saat sonra Cyrus, Nora'nın yürüdüğünü gördü. Ölümsüz topraklarda hislerine güvenerek yürümeye alışmıştı. Göremese bile yaralanmıyordu. Fakat o an farklı bir şey oldu. Cyrus onun azrail bölgesini fazlaca geçtiğini gördü. Başına bir şey gelmemesi için peşine takıldı. Çünkü onun geleceğini asla öngöremiyordu.

Aralarında hala birkaç metre olsa da Cyrus onun uçuruma yaklaştığını görüp telaşlandı. O uçurumun dibinde krala karşı çıktığı için ve başka suçlardan cezalandırılan korkunç ölüler vardı. Cyrus uçurumun kenarına yaklaştığını görünce korkup koşmaya başladı. "NORA! DUR!" Ardından seslense de Nora onu duymamıştı.

Flirt With Death ~ Sekai Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin