Önüne Bak Ufaklık

562 20 0
                                    

Ben Asmin. 20 yasındayım. Sessiz sakin ama bi o kadar da inatçıyım. Kimseye zararım dokunmaz. İzmir'den İstanbul'a yeni taşındık ve İstanbul hakkında pek bi fikrim yok. Televizyonlarda görmüştüm nasıl bir yer olduğunu. Gayet büyük ve güzeldi. Annem doğa kolejinde yabancı dil öğretmenliği yapıyor. Babam ise çok başarılı mütahitlerden. Durumumuz maddi açıdan iyi. Ben ise Yıldızkent üniversitesinde okuyorum ve bu ilk yılım. Aslında okuyorum demek biraz saçma olur çünkü daha yeni başlicam. Üniversite sınavlarının 2 tanesinden barajı geçemedim. Ama artık tam bir üniversiteli gibi başlicam ve benim için gerçekten güzel bir dönem olucak. Hissediyorum...

Okulun ilk günü babam beni arabasıyla bırakmaya karar verdi. Ben de hemen mavi dar pantolon ve üzerine desenli veyaz bir gömler giydim. Gömleğin alt uç tarafını pantolonun içine hafiften koyup saçlarıma giriştim. Saçlarım kıvırcık. O yüzden hemen kısa bir duş alıp saçlarımo yana attım ve tekli uzun küpelerden taktım. Hafif makyajla işimi bitirdim ve elime birkaç kitap alarak evden çıktım. Babam arabada beni bekliyordu.Gerçekten çok heyecanlıydım. Ortama nasıl uyum sağlayacağım, arkadaşlarım nasıl olucak, başaralı olabilecek miyim ... Kafamda binlerce sorularla boğuşuyordum resmen. Sadece yola bakarak düşünüyordum bunca şeyi. Gözüm bir anda babama doğru kayınca çok endişeli bir hali vardi. Sanırım benden daha da çok heyecanlıydı.
Babam " kızım korkmana hiç gerek yok bunu atpatabiliriz "
Dedi ve ben de
" babacım sakin olur musun lütfen sen benden de heyecanlısın " diyerek karşılık verdim. 'Napabilirim kızım senin büyüdüğünü görmek, özellikle de üniversitede ... Ah aman allahım kafamı kaçırıcam. Asmin ne kadar çabuk büyüdün sen ole?"
" babacım tamam sakin ol lütfen yola odaklanmalısın lütfen kaza yapabiliriz." dedim ve kendisini koltuğun gerisine yasladı ve derin bir nefes çekerek rahatlatmaya çalıştı. Üniversiteye de gelmiştik zaten babam işlemleri önceden yaptırmıştı son andan uğraşmayalım diye. Onu çok seviyorum çok düşünceli bir babaya sahibim. Canım babamm :) okul bi harikaydı. Kocamandı. İlgimi çekebilecek kadar...
Ben içeriye doğru girerken etraflara bakmaktan onümü göremiyordum. Aniden güçlü bir bedene çarptım ve tüm kitaplarım yere düştü. Almak için eğilirken kime çarptığıma baktım uzun boylu siyah saçlı kehribar tonlarında gözleri olan bir çocuktu. Tişörtünün altından gelişmiş kasları görünüyordu. Defterlerimi alırken bana kaşlarını çatarak baktı ve
"Önüne bak ufaklık!" diye bağırdı. Ben de
"Üzgünüm yanlışlıkla oldu. Seni bir an fark edemedim. Üzgünüm. " diyerek hızla yanından ayrıldım. Belliydi ki benden 1 yaş büyüktü. Ama 1. Sınıftaydı. Belli ki kalmıştı. Ben de dersimizin işleneceği sınıfa girerken boş koltuk neredeyse yoktu. Aralardan tek bir yer olduğunu fark edince oraya doğru ilerledim ve lanet olsun bu o yakışıklı çocuk. Şimdi gidip nasıl yanında oturucam çok utanıyorum diye söylendim kendi kendime. Derse girmeyeyim diye düşünüp arkadamı döndüğümde biri kolundam sıkıca tutup boş sandalyeye oturttu. Çok şaşırmıştım. Kaşlarımı çatarak kolumu tutana baktım ve bu oydu.
" ne yaptığını sanıyorsun sen bir daha bana asla dokunma! " diye ona doğru bağırdım. O da bana sakin bir sesle ve alayla
" kapa çeneni ve otur şuraya hoca geldi aptal. Oturacak başka yer yok. Buomuşsun bunuyosun !!" diye söylendi bana kaşları hafif çatılmış halde. Arkamı dönüp baktığımda gerçekten de hoca gelmişti. Mecburen oturdum ve hocanın konuşmasını sessizce bekliyorduk. Hepimiz tanıştık ve birbirimizi tanıttık. Sıra bana geldiğinde
" merhabalar hocam ben Asmin. 20 yaşındayım. İstanbula yeni taşındım. İzmir'liyim." sıra yanımdakine geldiğinde artist şekilde kalktı ve
" ben cenk 21 yaşındayım. Beni tanırsıniz geçen yıl da buradaydım. "
"Tanınamaz olur muyum " dedi alayla hoca. Herkes kendini tanıttıjtan sonra zil hoca" mola" diye seslenince herkes dışarılara doğru gezinmeye başladı. Ben de herkes gibi dışarı çıktım. Ve yine o Cenk... Kırmızı alarm!!! Ekrandaki resim Cenk

psiko-sosyopatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin