1

21 0 0
                                    

Lisa anlatım;

Çok yorulmuştum, bugün babamın iş yemeği vardı ve bende Yunagille partye gitmiştim. Yuna, Ryujin ve Soyeon en yakın arkadaşlarımdı çocukluktan beri beraber büyüdük ama bir kaç günden sonra yollarımız ayrılcaktı.

Hatta belki de Amerika' da son gümü geçirecektim. Baştan anlatıyım çünkü anlamadınız her neyse ben Lalisa Monabon ama genelde Lisa, Lili derler Amerika'da yaşıyorum ve 3 yaşımdan beri Yuna, Ryujin ve Soyeon en yakın arkadaşlarım ama babamın işi nedeniyle 2 gün sonra Güney Kore'ye gidicektim. 

Gitmek istemiyordum çünkü hayatım burdaydı arkadaşlarım, okulum, düzenim ve sevgilim Chris onu çok seviyorum 2 yıldır çıkıyoruz ve bu gidişim ayrılmaya yol açıcak diye çok korkuyorum.

                                                                                                      ----

Hiç bir yeri göremiyordum gözlerime sanki perde inmişti en son duyduğum şey ise Chris'in 'eve gitmemiz gerek' sesiydi. Chris'in kapı açma sesini duyduğumda eve geldiğimizi anlamıştım, alkole alışkındım ama son günüm olduğu için kendimi salmıştım. Chris beni yatağına yatırdığında kendimi uykunun kollarında buldum.

Sabahın lanet güneş ışınları ile uyandığımda Chris'in yanımda telefonla ilgilendiğini gördüm. 'günaydın' dediğimde yüzüme baktı ve saçlarıma küçük bir buse kondurup 'günaydın' dedi.

'Chris kahvaltıda beyaz yumurta ve avokado çayı yaparmısın?' Chris'den ses gelmemişti tekrar odasına gittiğimde su sesleri geliyordu duşa girmişti üstüme Chris'in gömleklerinden geçirip telefonunu karıştırmaya başladım. Bir  kaç uygulamaya girdiğimde bir şey yoktu sadece araba resimleri felan ama galeriye girmekte hata yapmıştım gördüğüm fotoğrafla olduğum yerde donup kalmıştım. Chris başka bir kızla sarmaş dolaş dans ediyordu hem de dünkü partyde 

Gözlerim yavaş yavaş dolduğunu hissetiğim de ayaklarımla ritim tutup ellerimi ovuşturuyordum bu genelde ağlamamak için yaptığım sakinleştirme yöntemimdi. Chris duştan çıktığında telefonundaki resmi gösterdim, tabi ki klasik sana herşeyi açıklayabilirim falan filan o an çok sinirlendim ve üstümü giyinip evden çıktım.

(ah be Chris bugünde sana yakıyoruz :)))))

Evden çıktığımda direk Soyeon'u aradım bir kaç saniye sonra açmıştı

'efendim lili' sesini duyduğum an gözlerim yaşardı hem onlardan ayrı kalmak hemde son yaşadığım olaydan sonra duygularım karışmıştı, 'soyeon müsaitmisin?' 'evet lili birşey mi oldu?' 'anlatacaklarım var.' telefonu kapattım ve Soyeon'un evine arabayı sürmeye başladım. 

                                                                                       -----

Soyeon' a olayları anlattığımda bana sen ciddimisin gibi bir tepki vermişti daha çok üzüldüğümü görünce ' Aşkım üzülme zaten bir daha yüzünü görmeyeceksin' dedğinde biraz daha moralimi düzeltmişti. Soyeon gidiceğimi hatırladığında valizini birlikte hazırlayalımmı diye seçenek sunduğunda hazırlamak istesemde evde olmam gerektiğini bildiğim için kabul etmedim ve Soyeon' a sarılıp evden çıktım.

Eve geldiğimde odama çıkıp neler varsa hepsini valizime yerleştirdim. Saat 12 ye geliyordu ve birazdan havalimanında olacaktık, üstüme beyaz t-shirt, siyah pantolon ve siyah hırka giydim ve kızlara haber verdim onlara vedalaşıp gidicektim, Chris... Chris ise umrumda değldi. 

Havalimanına gelmiştik kızları gördüğümde onlardan ayrılmamak istiyordum babama kaç kere yalvarsam da burda kalmak için beni tahtid etmişti. Kızlara sarılmıştım uçağın kalkacağını öğrendiğimizde gözlerimi temizleyip onlara el salladım ve uçağa doğru yürüdüm.

:)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin