Kelimeler dudaklarımdan dökülür dökülmez irileşen minik gözleriyle dudaklarını konuşmak için aralıyor fakat ağzından anlamsız bir şaşkınlık nidası çıkarken köşeye sıkışmış durumda olduğunu anlıyorum. O reddetmedikçe çoktan, ortaya yem olarak attığım cüretkar lafın oltasına geldiği kanıtlanıyor gözümde.
Bir bacağını yere indirdiğinde kalkıp gideceğini düşünerek elimiz dizine koyuyorum engellemek adına. Kalkmak yerine stresle dizini sallamaya başladığında ise başını öne eğen beden alt dudağını dişliyor. Gözlerini net göremesem de dolduklarını biliyorum. Bu kadar savunmasız kalmasını beklemiyor olduğum için bir süre daha beklerken hiç düşünmeden konuşmamın sonucunda nasıl bir hamle yapacağımı kestiremiyorum.
Ani bir hareketle yataktan kalktığımda korkarak peşimden sesleniyor. Ona dönme gereği duymadan ve gelecek herhangi birinin özel bir konuşma yaptığımızı düşünerek sorgulamayacağının bilincinde olarak kapının kilidini çevirip dolapların olduğu kısma geldiğimde feminen kıyafetlerini sakladığı yere uzanıp biraz karıştırıyorum. Bazı eteklerin arasında dantel iç çamaşırları da bulurken siyah dantelli olanı ve onun altındaki siyah eteği de onunla birlikte alıp dolabın kapaklarını kapatıyorum.
Kurduğu bağdaşı bozup yatağın ucuna oturarak ayaklarını yere basan beden her an kalkmak için tetikte bekliyor. Az önceki şokla ne yaptığımı kestiremediğini yüzündeki endişe ve korku belli ediyor. Kucağına attığım iki parçayla ellerini onları tutmak için kucağına koyduğunda ''Giyin.'' diyerek bir emir veriyorum.
Sorgulayacak gibi olsa da sesini çıkartmayarak ayağa kalkıyor ve önümde olmamı umursamadan şort şeklindeki çamaşırıyla birlikte eşofmanını indirirken altını çıplak bırakıyor. Arkasını dönerek devam ettiğinde bacaklarından kayan dantel çamaşırla dudaklarımdan sesli bir nefes kaçarken üzerindeki kısa kollu ev tişörtünün görüntüsünü bozacağını fark ederek unuttuğum parçayı almak için tekrar dolaplara yöneliyorum. Onun kısmını fazlasıyla dağıtmışken elime gelen ip askılı saten üstün hoşuma gitmesiyle onda karar kılıp çoktan üzerini değiştirmiş olan bedenin kucağına bırakıyorum.
Bakışlarındaki korku yerini daha çok meraka bırakmışken fazlasıyla ağır hareketlerle beyaz teni üzerine tezatlık oluşturan siyah parçayı kaydırdığında hala neden yaptırdığımı anlamayarak bana bakıyor.
''Kucağıma gel.''
''Hyung... Ne?''
"Kucağıma gel bebeğim."
Ayağa kalktığında elimi uzatarak tutmasını bekliyorum. Eli çekingence elime uzanırken elimi kavradığında kucağıma yerleşmesi için destek oluyorum ve iki yanımdan uzanan çıplak bacaklarıyla düzgünce yerleşmeye çalışırken eteğinin pileleri kucağıma yayılıyor.
Aldığı derin nefesle göğsü şişerek benim göğsüme temas ediyor. Az önceki gerginliği uçsa da hala tereddütte olduğunu fark ediyorum. Elimi tutan elini bırakıp ellerimi ince beline yerleştirdiğimde kımıldanmaya devam ediyor.
''Benim de hoşuma gitti.''
Cevap veremediği soruma gönderme olarak konuştuğumda ellerini omuzlarıma yerleştiriyor. Burunlarımızı birbirine sürtüp biraz tensel temasla sakinleşmesini umuyorum. Dokunuşlarımdan kaçmadığı veya bir rahatsızlık göstermediği için biraz daha yakınlaştığımda bana uyum sağlıyor. Bundan cesaret alarak dudaklarımı alt dudağının sınırına ve dudaklarının kenarına bastırıyorum. Hafifçe iki yana kıvrılan dudakları ile rahatlarken gözlerini kapalı tutuyor.
Kirpiklerinin gölgesi tenini süslerken kıvrılmış dudaklarına derince dudaklarımı bastırıyorum. Daha uzun bir öpüşmeyi istediğinin sinyallerini verse de bilerek bunu ona vermek yerine küçük öpücüklerle yetinmek hoşuma gidiyor. Hiç tahmin etmediğim ve etmeyeceğim bir noktaya gelmişken kanımda tatlı bir sıcaklık heyecanla birlikte vücuduma yayılıyor.
Aynı his giderek artarken kucağımdaki bedeni üzerinde oturduğum yatağa yatırıp bacakları arasına girmiş bedenimle üzerine eğildiğimde ve uzatmaya çalıştığı öpüşmeleri bölerek sürekli, kesik kesik küçük öpücükleri dudaklarına bezerken dakikalar geçiyor. Dakikalar saate tırmanıyor fakat ne kadar süre geçtiğini algılayamadığı bir döngüde yer alıyor bu sefer zihnim.
Sıcak ve ıslak bütün hisler bizi sararken hareketlerimiz doğrultusunda tamamen yatağa yayılmış eteği, fazlasıyla tembel fakat fazlasını isteyen öpücüklerimize çekingence vücutlarımızı tanıyan ellerimiz eşlik ederken bir kapı tıklatılma sesi bizi gerçek zaman akışına geri döndürüyor.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.