30.BÖLÜM

3.1K 145 6
                                    

Ayağa kalkıp soğuyan yemeklerimizi değiştirdim. Biz yemeğimizi yediğimiz sırada büyük ihtimalle çocuklar içeride film izliyordular çünkü televizyonun sesi geliyordu. Biz de rahat ve sessiz bir şeklide yemeğimizi yiyorduk. Zaten çocukları almaya gitmeden önce de yediğimiz için fazla bir şey yemeden ikimizde kalkmıştık masadan. Kerem çocuklar ile oynayacağını söyleyerek içeri gitmişti. Ben ise masayı topluyordum.

İşim bittiğinde bende mutfaktan çıkıp içeri gittim. Fakat içeride yoktular. Büyük ihtimalle uyumaya gitmiş olmalıydılar çünkü neredeyse gece yarısı olmak üzereydi.

Üst kata çıktığımda ilk benim odama girdim fakat orada yoktular. Aynı zamanda misafir odasında da yoktular. Bende yatmak için Kerem'in odasına gittiklerini düşünerek Kerem'in odasının önünde durdum. Kapıyı tam çalacaktım ki o sırada Kerem kapıyı açmıştı. Beni kapıda görünce bir anlık durdu. Daha sonra ise gülümseyerek "Çocuklar uyudular bende rahat yatsınlar diye benim yatağıma yatırdım." dedi. Gülümseyerek ona teşekkür ettikten sonra bana aşağıda film izlemeyi teklif etti. Benimde uykum olmadığından bu fikri kabul etmiştim.

Salona gelmiş bir film açmış ve onu izliyorduk. Kerem bir eli ile saçımla oynuyorken ben sadede filmi izlemeye dalmıştım...

**********
Kerem'den

Geçmişe dalmıştım. O filmi izlerken ben bu güne kadar olan şeyleri gözümün önünden geçiriyordum.

Eda'yı ilk 1 sene önce görmemi... Onu ilk gördüğümde tutulmuştum zaten ben ona... Fakat kimseye hiç bir şey diyemiyordum. Çünkü bir mafya hayatı ile onun hayatını karartmak istemiyorumdum...Zaten 2 hafta sonra ise öğrendim haberi... düşmanımın sevgilisiymiş. Mert Kantekin...Tabi benim bildiğimi ve o kızla ilgilendiğimi Ahmet dahi bilmiyordu. Zaten onun bir sevgilisi olduğunu öğrendiğim anda Ahmet'e o kızı araştırtmaktan vazgeçmiştim.. Çünkü sevgilisi düşmanım bile olsa bunu yapmamalıydım... Bu yeni ve benim için kötü olan haberi aldığımda Ahmet'e henüz söylememiştim. Zaten öğrenenince de tamamen vazgeçtim söylemekten...

Taki Mert'in öldüğü güne kadar... Bir tesadüfmüş gibi cafeye gitmiştim...Yanımda Ahmet'i de götürmüştüm çünkü tesadüf bir şekilde araştırtacaktım onu. Her şey istediğim gibi gitmişti.. Artık o yanımdaydı.. Elimden gelen her şeyi yapmıştım ve kazanmıştım. Tabi bir sıkıntı vardı...

Mert'i benim öldürmüş olmam... Aslına bakılırsa ben öldürmedim. Gizli bir düşmanım sanki ben öldürmüşüm gibi göstermişti.. Bu sayede Eda bunu öğrendiğinde benimle olmayacaktı. Fakat merak ettiğim tek şey Eda'ya olan bu ilgimi kimin anlamış olmasıydı? Bu sorunun cevabını öğrendiğim zaman gizli düşmanımı bulmuş olacaktım...
Aslında şu anda aklıma birisi gelmişti. Fakat neden yapacaktı ki böyle bir şeyi ?

Burak Aksak... Bu kişi Mert'in sağ koluydu. Bu kadar yakın gördüğü birini öldüreceğini sanmıyordum.. Fakat Eda'yı korumak ve takip etmek amaçlı görevlendirilen kişide oydu...

Kafam karışmaya başlamıştı...Bütün bildiklerimi gözümün önüne götürmeye çalışıyordum...

Eda'yı ilk gördüğüm tarih 23 Şubat 2020
Mert Kantekin ölüm tarihi 10 Eylül 2020
Eda'nın karşısına çıktığım tarih 23 Şubat 2021

Eda beni tam olarak 24 gündür tanıyordu... Aslında bazen düşünmüyor değilim... Ya bunların hepsi bana bir oyun ise bir anda Eda'nın benimle sevgili olması.... Bu bütün olaylar çok kafa karıştırıcı gelmeye başlamıştı...

Yapmam gerekene karar vermiştim yarın sabah en erken saatte ofise gidip bunlar üzerine düşünecek ve bir plan yapacaktım.. Mert'in ölümünde beni suçlu gösteren kişiyi bulmalıydım... Fakat bu hiçte kolay olmayacaktı...

**********

19 MART CUMA
Eda'dan

Mutfakta ki masada oturmuş tek başıma kahvaltı yapıyordum. Kerem erken bir saatte evden çıkmış ve bana " Günaydın ben erkenden şirkete geçiyorum sen evde kal bugün dinlen biraz. Bu arada sabah annen aramıştı uyuduğun için ben açtım Doruk ile Zeynep'i götürmemi rica etti. Yani çocuklarda yok evde annene teslim ettim haberin olsun. Dinlenmene bak 😉" yazılı bir mesaj atmıştı. Evet emoji bile göndermişti. Bu kulağa baya komik geliyordu.

Yemeğimi bitirmiştim. Mutfağıda topladıktan sonra içeriye geçtiğim anda telefonuma mesaj gelmişti.

Kimden: Burak Aksal
Mesaj: Merhaba Eda. Hanım demiyorum çünkü aslında sandığın gibi senin yalnız müvekkilin değilim.Senin ile konuşmam gereken çok önemli bir şey var. Bir nevi bir itiraf da diyebiliriz. Eğer konuşmamayı düşünüyorsan şimdiden söyleyeyim Mert Kantekin ile ilgili..

Evet.. Öncelikle nasıl nefes alındığını hatırlamam gerekiyordu..

Bu mesaj karşısında ikilemeye tutulmuştum. Mert ile ilgili ne söyleyecekti. Bu diyecekleri bende bir şey değiştirecek miydi..Merakıma yenik düşerek hemen mesajlardan çıkıp aramalara girdim ve Burak Aksal yazdım. O arama tuşuna basmadan önce bütün hayatımın değişeceğini bilmiyordum...

"Alo...Eda orada mısın?"

"E-evet"

"Bak şimdi duyacaklarından önce seni uyarmalıyım. Duyduğun şeyler karşısında sakin kalman lazım"

"Kimsin sen"

Derin bir nefes verdikten sonra konuşmaya devam etmişti.

"Eda ben Mert'in sağ kolu. Fakat bunları anlatmadan önce hemen Mert'in katilinin evinden çıkman lazım.Sana konum atıyorum.Bir bahane bul ve çık ordan. Mert'in katilinin evinden çık..."

Ne demekti şimdi bu ?

Sevgili okurlarım;
Bölüm geç geldi kusura bakmayın.Bölüm oy sayısı çok az artış göstermiyor.Bu nedenle kitabı bitirmeyi düşünüyorum bilginize. Kitabı daha çok kişiye önermenizi rica ediyorum.Yorumlarda bölüm hoşunuza gidip gitmediğinizi belirtiniz.
<3

MAFYA AŞIK OLURSA | BİTTİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin