~Yanındayım~

8.9K 349 25
                                    

Siyah kıyafetlerimi giydikten sonra saçlarımı da siyah bir örtü ile kapattım. Ecrin bakıcının yanındaydı. Bugün Ece'nin cenazesi vardı.

Aynadan yüzüme bakıyordum. Çökmüş bir yüze sahiptim. Gözlerim ağlamaktan kızarmış ve şişmişti.

Zil çaldığında odadan çıktım. Uğur gelmiş olmalıydı. Kapıyı açtığımda tahminim doğru çıkmıştı.

Dışarı çıkıp ayakkabılarımı giydim. Yağmur yağıyordu. Gökyüzü Ece için ağlıyordu. Dün gece geç saatlere kadar ağlamıştım. Sabah da baş ağrısı ile uyanmıştım.

Arabaya bindiğimizde tüyler ürperten bir sessizlik hakimdi. Kafamı cama koyup yolu izlemeye başladım. Karnım açlıktan ağrımaya başlamıştı. Ancak önüme en sevdiğim yemeği getirseler de yemezdim. Hiç iştahım yoktu.

Dışarıdaki insanları izlemeye başladım. Her birinin farklı farklı hayat hikayeleri vardı. Kaderi iyi olan ve kaderi kötü olan. Ben kaderi kötü olanların tarafına imzamı atmıştım bile.
Mezarlığa geldiğimizde arabadan indik. Ayağımın altındaki ıslak toprak yürüdükçe ayakkabıma daha çok bulaşıyordu.

Ece Yılmaz
D/ 12-04-2004
Ö/ 05-05-2015

Bacaklarım titremeye başladığında kardeşimin mezar taşına doğru eğildim.

Ellerimi kardeşimi örten ıslak toprakta gezdirdim. Artık O bir melekti. Ellerimi açtım ve kardeşim için dua etmeye başladım.

Dua ettikten sonra kollarımı kardeşimin mezar taşına dolayıp sanki kardeşime sarılıyormuşcasına sarıldım.

"Eskiden çiçek gibi kokardın şimdi toprak kokuyorsun." kardeşimle konuşmaya başladığımda Uğur arabaya doğru ilerlemeye başladı. Beni kardeşimle yalnız bırakmıştı.

"Sen beni nasıl bırakırsın? Hadi beni geçtim ablacım peki ya Ecrin? Ben O'na ne diyeceğim? Seni çok özlüyorum ablacım." gözlerimden akan yaşlar kardeşimin mezarına düşüyordu.

"Sen karanlıktan korkarsın ablacım. Nasıl durabiliyorsun toprağın altında? Geri gel. Canım çok yanıyor abla demiştin en son bana. Dayanamam canının acımasına. Be-n sensiz yapamam ki!" artık hıçkırıklarım yüzünden konuşamıyordum bile.

Ayağa kalkıp kardeşimin mezarlığının tam yanında olan annemin mezarlığına geçtim.

Anneme de dua ettikten sonra hızla arabaya yürümeye başladım. Hiç ayrılasım yoktu ikisinden de ancak gitmem gerekiyordu.

Daha fazla dayanamazdım başka acıya. Hayat zaten benden alacağını almıştı. Sanki bütün herkes, her şey benim acı çekmemi istiyordu. Ne kadar dayanabileceğimi ölçüyordu.

Arabada bekleyen Uğur'un yanına oturdum. Arabanın kapısını kapattıktan sonra arabayı çalıştırdı.

"Bir bara sür." dediğimde bana uzun süre baktı.

"Olmaz. Barların ne kadar tehlikeli olduğunu bilmiyorsun." sinirle elimi saçlarımda geçirdim.

"Kafamı dağıtmaya ihtiyacım var. Sadece biraz içmek ve kafamı dağıtmak istiyorum." dedim. Bir şey demedi, sustu.

Ben kayıp ediyordum. Her şeyi. Hayat kazanıyordu. Dayanamıyordum. Acıyordu kalbim. Yanıyordu gözlerim.

Bir barın önünde durduğumuzda arabadan indim. Tam girerken kolumdan çekilmesiyle durdum.

Hizmetçi KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin