1.5

2.4K 205 124
                                    


"Teşekkürler Chris. Evet, çıkıyorum şimdi evden. Tekrardan teşekkür ederim."

Lili kendisini almaya gelen Chris'e teşekkürlerini sıralayıp telefonu kapattı. Çocukları ziyaret etmek için Avengers üssüne gidiyordu. Chris ise onu oraya bırakacaktı.

Lili özellikle Tony'nin görevde olduğu bir saatte gitmek istemişti. Onunla karşılaşmak istemiyordu.

Son bir kez aynaya baktı. Dizlerinin altında biten buz mavisi bir elbiseye giyinmişti. Göğüs kısmı çapraz bağlanmıştı. Belinden
elbise ile aynı renk bir kuşak vardı. Kuşağı sıkmış, ince belini ortaya çıkarmıştı. Sol göğsünün üzerine lavantayla yaptığı broşu takmıştı. Küçük lavanta buketi kokusu ve görüntüsüyle mükemmeldi.

Uzun kızıl saçlarını maşa ile hafifçe kıvırmıştı. Uzun saçlarının uçları bukle bukle idi. Saçlarını geriye atıp önden aldığı iki tutamı arkadan lavantalı mor tokayla tutturmuştu.

Lili lavanta ve mor rengine aşıktı. Mor renginin kendisini yansıttığından bahseder dururdu. Lavanta ise gözlerini kapattığında yeşilliğin bol olduğu, huzurlu bir yeri hatırlatıyordu kendisinde. Kokusu onu büyülüyordu.

Chelsea'nin küçük, sallanan kristal küpelerini takmıştı. Boynunda ise uzun zamandır çıkartmadığı üçüzlerin hediyesi olan kolye.

Yüzüne makyaj gerekmezdi çünkü çilli olan yüzü ne kadar soluk bir ten olsa da renkli görünürdü. Yüzü tamamiyle sağlıklı görünüyordu. Ayağına lila renginde, bantlı, küçük topukları olan ayakkabısını giyinip hemen evden çıktı.

Chris dışarıda onu bekliyordu. Onu gördüğü zaman ıslık çalan Chris'e ters ters baktı.

Tek amacı Lili'yi utandırmaktı.

"Çocuklarınız olmasaydı sizinle evlenmek isterdim Bayan Mark." dedi Chris abartı bir kibarlıkla araba kapısını açarken.

Lili sinir bozukluğuyla gülüp elini alnına götürüp kafasını salladı.

Chris yanına oturdu ve arabayı çalıştırdı.

"Çocuklarım size yük mü bayım? Şayet yük ise sizinle iletişimi kesmeliyim çünkü onlar benim her şeyim." dedi Lili oyununa devam ederken.

Chris gereksiz bir telaşla yolda olan gözlerini birkaç saniyeliğine Lili'nin yüzüne çevirdi.

"Ah! Yanlış anlaşılmış olmam ne acı. Çocuklarınızı tabii seviyorum ancak bazen çekilmez olabiliyorlar. Yanılıyorsam beni düzeltin Bayan Mark."

Lili cevap vermek yerine kıkırdadı. Gülmekten yanakları kızarmıştı. Derin bir nefes alarak kafasını Chris'e çevirdi. Ciddileşmişti. Yirmi dakikalık bir yolculuğun ardından durdular.

"Chris... İyi ki varsın."

Chris şaşkınlıkla kafasını Lili'ye çevirdi. Park ettiği arabanın direksiyonunu bırakıp koltukta yan döndü ve tırnaklarının kenarlarıyla oynayan Lili'ye döndü.

"Tatlım... Nereden çıktı bu bir anda." dedi Chris Lili'nin güzel ve ince parmaklarını tutarak.

Lili dudağını ısırıp Chris'in yeşil gözlerine çevirdi bakışlarını.

"Öylesine. İçimden geldi. Hep beni güldürüyorsun falan. Teşekkür ederim. Sen çok iyi bir dostsun." dedi Lili şeker gibi bir sesle.

"Ow... Gel buraya."

Chris kollarını açtı ve Lili hiç düşünmeden kollarının arasına girdi. Uzun bir süre sarılı kaldılar.

"Hayatım. Belimin kırılmasını istemiyorsan ayrılmalıyız. Ha amacın beni vites topuna oturtmaksa lütfen rica ediyorum kıçımı seviyorum, bizi rahat bırak."

Elsa | Tony StarkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin