One

50 11 3
                                    

Tae:hey hoseok doğum günü partisine geleceksin öyle değilmi?

Hoseok:doğum günü partisimi?

Tae:hadi ama bana unuttuğunu söyleme

Hoseok:şey bu aralar biraz yoğunum:/

Tae:hoseok! Yarın jungkook'un doğum günü ve sürpriz bir parti organize etmek senin fikrindi! Kafana bir şeyler düşmüş olmalı unutman için?

Hoseok:AHH DOĞRU YA

Hoseok:geleceğim taehyung
hemdee herkesten önce orda olacağımm

Tae:Afferin boyle yola gel

Hoseok:hey bana saygılı ol

Tae:geçerli bir sebep varmı? Yok😁

Hoseok:senden büyüğüm

Tae:beyin yaşı her zaman biyolojik yaştan daha önemli olmuştur, beyin yaşlarını karşılaştırınca benim yaşımın daha büyük olduğuna göre?

Hoseok:evet bazen kırıcısın

Tae:pfff yarın erken gel küçük sincap

Hoseok:hey sincap sensin!

Tae:tch sensin
*görüldü*

Telefonu kapatıp bir koşeye fırlatmış ve kendi kendime mırıldanmıştım.
"20 dakikamı boşa harcadım o da taehyungla konuşarak*
Ayağa kalkmış ve üstümdeki dizlerime kadar uzanan gömleğimi bir çırpıda çıkartıp banyoya geçmiştim.
Evde tekken üstüme sadece uzun bir gömlek geçirirdim, en azından rahattı.

Bir elimle suyu ayarlarken diğer elimle taehyung'un attığı porno linklerine göz gezdiriyordum, rastgele bir tanesini tıklayıp telefonu bir yere sabitlemiş ve orta sıcaklıkta ayarladığım suyun altına girmiştim. Elim yavaşça deliğimi okşarken başımı geriye yaslamış ve ilk parmağımı içime ittirmiştim. Gelen hisle hafif bir inilti bırakıp bir süre öylece beklemiş, yeterli gelemediğini hissettiğimde ikinci parmağımı içime ittirmiştim. Bu durumdan nefret ediyordum, deliğim fazlasıyla dar olduğu için kendime yeterli gelemiyordum fakat durum şuydu ki hala bakirdim!

Duştan çıktığım zaman kendimi yatağa bırakmış ve sadece gözlerimi kapatıp uzun bir süre öylece beklemiştim. Bu sıralar çok durgundum, terapistim tekrar tekrar aklıma gelen geçmişim yüzünden uzun düşüncelere daldığım için durgunlaştığımı söyluyordu.
Belkide haklıydı ama böyle olmayı sevmiyorum, çevremdeki insanların hepsi yaşam için birilerine tutunmuştu, peki ya ben? Ben neden kimseye tutunamıyorum? Sorun onlardamı, yoksa bendemi? Belkide benim diğer yarımı temsil edecek birine ihtiyacım vardır. Ruh eşi diye adlandırdıkları insanlar kendileriyle bire bir aynı insanlar ve onlara yaşam için tutunuyorlar, bu çok saçma değilmi neden seni tamamlamaya birine tutunmak varken, senin bire bir aynın olan birine tutunmak istersin, belkide ben yanlış düşünüyorumdur.

Gözlerimi açıp saatte baktığımda saatin epey geç olduğunu ve yine düşüncelere dalarak farkında olmadan uzun bir süre geçirdiğimi fark etmiştim.

Yorganımın içine girmiş ve kendime sarılabildiğim kadar sarılarak ısınmaya çalışıyordum, uzun bir süre geçmeden kendiliğinden kapanan gözlerim beni tekrar aynı sabaha uyanmak üzere olan küçük bir yolculuğa götürüyordu.

//////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////////

"ah hoseok sonunda geldin ilk geleceğim diyip son gelmekte ne bileyim"

Karşımda bana sinirli çıkışlarda bulunduğunu sanan ama aslında yavru bir kedi gibi gözüken taehyunga gülmüş omzunu sıvazlayıp içeri girmiştim. Pastanın başında arkadaşlarıyla fotoğraf çeken jungkook'un görünce yanına doğru hızlı adımlarla ilerleyip sıkıca sarılmıştım.

Aradan saatler geçmişti, benle jungkook ise içkilerimizden yudumlayıp partideki insanlar hakkında yorum yapıyorduk.

Saatlerdir gözümün takıldığı birisi vardı, asla istifini bozmadan bana aynı soğuk bakışlarıyla bakmaya devam ediyordu. Beyaz tişort ve siyah yırtık pantolon giymiş ayrıca yüzünün gözükmemesini sağlayan gözlerine kadar uzanan siyah saçları olan tuhaf bakışlı birisiydi.

Elimdeki alkolün etkisiyle yüzümü buruşturmuş ve gözlerimi ondan alıp jungkooka döndürmüştüm.

"kook baksana şu kim?"

Jungkook siyah saçlıya bakıp gözlerini kısmış ve bir süre süzüp bana dönmüştü.

"neydi ya ismini unuttum, min?... Ah evet evet, jimin"

Kook'un yaptığı gibi gözlerimi kısıp siyah saçlıyı süzmüştüm.

"jimin? Jimin kim?"

Jungkook içkisinden bir yudum alıp bana dönmüştü.

"parti hazırlıkları için yardım etti, parti bittikten sonra diğer bir kaç görevliyle burayı temizlemek için bize yardım edecek"

Görevliymiş demek. Fazla çekici görünüyor.
Ah! Ne diyorum ben kendine gel hoseok.

Parti bittiği zaman gelen misafirleri uğurlamak için jungkookla beraber kapının önünde durmuş, yüzümüzdeki gülümsemeyle misafirleri uğurluyorduk.
Açıkcası gözüm ara sıra jimin denilen çocuğu arıyordu, aslında bir sebebi yoktu sadece merak ediyordum ama ortalıkta gözükmüyordu.

Misafirlerin hepsi gittiğinde jungkook üst kattaki Taehyung'a yardım etmek için üst kata çıkmıştı, ben ise alt katta eşyaları toparlıyordum.

Mutfağa girdiğimde etrafıma iyice bakmış ve kimsenin olmadığından emin olmuştum, parti sırasında jungkook'un üst raflara koyduğu sigara paketini almak için parmak uçlarıma yükselmiş ve en üst kattaki rafa ulaşmak için elimden geleni yapıyordum.

Aniden arkamda birini hissetmemle, arkama dönecekken beni durdurmuş elini ulaşamadığım rafa götürüp almaya çalıştığım sigara paketini almış arkama dönebilmem için belimde duran sıkıca sardığı kolunu hafifçe gevşemişti.

Yavaşça arkama dönmüş ve gördüğüm kişiyle gözlerim kocaman açılmıştı.

Bu jimin olmalıydı, saçlarını yana atmış ve maskesini çıkartmıştı. Yüzü gerçekten çok güzeldi, bir eliyle belimi sıkıca kavrarken diğer eliyle almaya çalıştığım paketi sallayıp cebine koymuştu, bense sadece onu izliyordum. Boşta kalan elini duvara yaslamış, iyice yüzümü incelemişti. Bana yaklaşmaya başladığında hiç bir tepki vermeden beklemeye başlamıştım, o kadar yaklaşmıştıki nefes alış verişlerini hissedebiliyordum. Burnunu burnuma yasladığında derin bir nefes almış gözlerinin içine bakmıştım, o ise dudaklarıma bakıyor ve her saniyesinde dahada çok yaklaşıyordu, duvardaki elini geri çekip yanağıma doğru götürürken beni öpmek için hamle yapacağı sırada aniden her şeyden vazgeçmiş gibi hızla geri çekilmiş hiç bir şey demeden arkasını dönüp ordan uzaklaşmıştı.

Arkasından şok olmuş gibi bakarken az önce olanları düşünüyordum, her şeyi bir kenara bırakıp içeri girdiğimde onu aramaya başladım fakat alt katta yoktu.

Neyin nesiydi bu?

Set me free Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin