Haiii, ben geldiiim. Ehehe bu fic mini fic olmasına rağmen bölümler 1600'ün altında olmuyor yahu, vallahi her bölüm kısaltacağım diyorum hadi hayırlısı.
Yazım yanlışlarım varsa affoluna. Keyifli okumalar bebikolarım! Xx
**
O anda kulağımda soğuk bir fısıltı hissettim. "Sen benimsin Taehyung."
Dehşete kapılmış bir şekilde ellerim titrerken, başımı çevirerek etrafıma bakındım. Jungkook buradaydı, peşimden gelmişti... "Ne yaptın sen..." diye fısıldadım içine girdiğim şoku üzerimden atmaya çalışırken. Tanrım!
Ufak adımlarla ürkekçe yaklaştım merdivenlerin başına. Ellerimle merdivenin trabzanını sıkıca tutarak aşağıya bakındım çekinceyle. Zeminde hareketsiz bir şekilde yatan kızı gördüğümde ellerimle saçlarımı çekiştirerek hızla geri çekildim. Tanrım... Ölmüş müydü?
Koridorda kameralar vardı, ikimizin doğrudan buraya geldiğini doğrularlarsa bu olay direkt benim üstüme kalacaktı. Kızı benim öldürdüğümü düşüneceklerdi. Tanrım, cinayet zanlısı olarak suçlanmak istemiyordum!
"Jungkook?" diye seslendim gözlerim dolu dolu olurken, bacaklarım deli gibi titrediği için merdivenin paslı demirlerinden tutunarak zemine diz çöktüm. Sırtımı merdivenin korkuluklarına yaslarken, bacaklarımı karnıma doğru çektim.
"Jungkook buradasın biliyorum." dedim gecenin sessizliğine uyum içerisinde. "Burada kamera kaydı yok. Suç üzerime kalacak, bunu biliyorsun. Lütfen kızın ölmesine izin verme..." Sesim gecede derin bir yankı bırakarak kulaklarıma geri dönmüştü.
"İşlemediğim bir suç yüzünden müebbet hapis cezası almama müsaade edemezsin. Lütfen..." dedim neredeyse ağlamaklı bir sesle, çaresizliğimin son demlerinde. Beynime kurşun yemişim gibi hissediyordum. Onun yaptığını asla kanıtlayamazdım, çünkü görünür değildi...
Kirpik diplerimin sızladığını ve ıslandığını fark ettim. Gözlerimi kırpıştırmamla birlikte gözlerimden sızan yaşlar bir olurken, elimin tersiyle hızla yüzümü silerek burnumu çektim.
O görünmez olduğu için kimse bana inanmazdı, beni deli zannederlerdi. Tek şahidim Min Yoongi'ydi ama böyle bir durumda, cinayet zanlısı olarak bir işe bulaştığım için bana pekte yardımcı olacağını sanmıyordum. Üstelik beni tanımıyordu bile. Siktir, boka batmıştım resmen.
"Jungkook..."
Başımı yaslandığım korkuluğa çarptırdım sertçe. Demirin başıma çarpmasıyla çıkan tok ses kulaklarımda uğuldadı.
Arka arkaya kafamı demire vurmaya devam ederken, o tok ses aniden yok oldu ve başımın arkasına çarpan demir yerine yumuşak bir tutuş sarmaladı.
"Başını vurma Taehyung, canın acıyacak." Onun kısık ve boğuk sesini işittiğim anda başımı çevirerek omzumun yanına, sesin geldiği yöne baktım hışımla. Ancak hâlen daha görünmez bir haldeydi. Ama buradaydı, gitmemişti!
"O kızdan hoşlanmış mıydın?" diye sorduğunda, böyle bir soru beklemediğim için afallamış olsam da hızla başımı iki yana salladım.
"Ben buraya gelsem de onu durdurmak üzereydim, ama tam onu iteceğim sırada kızı aşağıya attın." Sadece bunu dile getirmek bile tüylerimi diken diken ederken, içimden geçen koca ürpertiyle titredim.
Gözlerimin önünde kız ikinci kattan aşağıya düşmüştü. Omuzlarım deli gibi sarsıldı. Kaygılar bedenimi kemiriyordu.
Başımı saniyeler öncesinde salladığımda fark etmiştim, başım ile korkuluk arasında eli kalıyordu. Elini koymuştu oraya.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HORNY • TAEKOOK +18 ✓
Fiksi Penggemar(+18 yetişkin içerik!) thv: Bu resimdeki çocuğu bana bulana yüksek meblağda para vereceğim. İletişim için DM'den yazın. @Aa: Bu çocuğu bulan bana da haber versin jsjsjs @Minyoongi: Bu Jeon Jungkook. Ama bulamayız ki artık... ~ @thv: Bulamayız artık...