14 | Disappear

2.5K 162 27
                                    

Marlene ve Dorcas birbirlerinin kravatlarını bağlıyordu. Gayler. Gülümsedim ve ayağa kalkıp tuvalete ilerledim.

Soğuk su yüzüme tokat gibi çarptı. Dün olanları hatırlamaya başladım. Doğru ya, o yüzden buradaydım. Bu sıradan bir yatılı kalma olsaydı harika olurdu.

Tuvaletten çıktım. Yatakhanede sadece Lily kalmıştı. O da yatağını düzeltiyordu. "Diğerleri ortak salonda, ben de şimdi iniyorum. Çabuk giyin gel." Başımı salladım ve ona gülümsedim. "Sağol Lil."
    
Üzerime üniformalarımı giyip saçlarımı hazırladım, tek kalan şey kravatımdı. Bağlamayı öğrenmek nasip olmamıştı. Kendi yatakhanemde hep Betty bağlardı.
   
Kapıdan gelen Tık tık sesiyle oraya döndüm. "Gel!" kapı yavaşça açıldı ve Sirius, gri gözleriyle bana baktı. "Günaydın güzellik." dedi çapkın bir şekilde ve yaklaşıp boynumu öptü. "Günaydın canım."

Sirius gülerek elimdeki kravata baktı. Alayla şok olmuş gibi yaptı. "Aman tanrım, Olivia Macmiller kravatını bağlamayı bilmiyor." Gözlerimi devirdim ve parmağımla bağlamış olduğu kravatını gösterdim. "Ah, umarım Sirius Black bağlamayı biliyordur." Sirius umutsuzca ona baktı. "Benimkini hala Remus bağlıyor." sesi bir yerlerine kaçmış gibiydi. Kahkaha attım. "Yani bilmiyorsun ha? Kravat bağlayabilen birini bulma zamanı gelmiş." Kaşları hafif çatılınca güldüm. "Hiç etik değil." Sirius kollarını bağdaştırıp kafasını çevirince parmak ucuna kalkıp onu öptüm. Tribi uzun sürmemişti. Hemen ellerini belime sardı ve öpüşüme karşılık verdi.

Yazarın anlatımına yatay geçiş yapıyoruz.

"Lily sizi kontrol etmem için yol-" James onları görünce sözü yarıda kesildi. "Tanrı aşkına! Bir oda tutun!" Sirius sırıtarak ona döndü. "Burası bir oda zaten James, habersiz giren sensin." James Sirius'un zekasına hayranlıkla göz devirdi. "Okul bitince profesör olmalısın Sirius." dedi Olivia. Sirius ona gülümsedi ve kızı belinden tutup yürümesi için hafifçe ittirdi.

"Dur iki dakika. James kravat bağlamayı biliyor musun?" James başını salladı ve kıza ilerledi. "Siz iki aptalın yiyişmeyi bırakıp kravat bağlamayı öğrenmesi gerekiyor." Kızın yakasını düzeltip kravatı gömleğinin arasından geçirdi ve hızla bağladı. Olivia kaşlarını çatarak ona baktı. "Bir ara bağlamayı öğreteceksin." James güldü ve kızın saçlarını karıştırdı.

"Emredersiniz Bayan Black." James sanki yanlış bir şey demiş gibi Olivia ve Sirius şaşkınlıkla ona baktı. Olivia kızarırken Sirius'u bir öksürük krizi tuttu. James eğlenerek onlara baktı. "Evlilik mevzusunu hiç konuşmadınız yani?"

Sirius gözlerini devirdi. "Beraber olduğumuzu Gryffindor ve Regulus dışında kimse bilmezken bunları konuşmak için erken. Değil mi?" Onay bekler gibi Olivia'ya baktı.

Kız gülümsedi, sonra gülüşü soldu. "Tabii Regulus intikam alabilmek için bütün binalara haber yapmadıysa." James ve Sirius ürkerek ona baktı. "Yapmaz, o kadar ileri gidemez." dedi James. Sirius ona katıldığını belli ederek başını salladı. Olivia sıkıntıyla nefes verdi. "Büyük Salondaki bakışlardan anlarız." dedi Sirius. Olivia başını iki yana sallayıp ikilinin önüne ilerledi. "Bunların hepsi başımıza azgınlığından geliyor Sirius." James kahkaha atarken Sirius bozulmuş gibi kızın önüne geçti. "Dün hiç de öyle demiyordun Macmiller." Olivia kızaran yanaklarını devirdiği gözleriyle kapamaya çalıştı.

Hızlı adımlarla büyük salona ilerlerken yaklaştıkça Sirius'tan uzaklaştı. Oğlan ne olduğunu bildiği için ses çıkarmadı. Olivia onlardan önce salona girdi ve Slytherin masasına ilerledi. Regulus'un yanına oturdu. Dalgın çocuk geldiğini fark edince kendini ondan uzaklaştırdı ve Lestrange ile konuşmaya başladı. Olivia masadaki garip havayı sezmişti. Diğerleri ile konuşmaya çalışsa da herkes kısa kesiyor, konuyu değiştiriyordu. "Ne yani beni görmezden mi geleceksiniz?" diye sordu sinirle. Lucius gözlerini devirdi. "Kusura bakma Olivia, bir kan hainiyle beraber olmanı görmezden gelemeyeceğim." ona katıldığını belli eden sesler yükselirken Olivia samimi olduğu kişilere baktı. Regulus ona sırtını dönmüştü, Rabastan ona şaşkın ve öfkeli bakışlar atıyordu, Paul yüzüne bile bakmıyordu, Bellatrix zaten ondan nefret ediyordu ve Betty. Sadece Betty ona düzgün bakıyordu. "Alın kan takıntınızı götünüze sokun. Sadece Sirius ile beraber olduğum için kan haini olmuyorum. Hem buna hemen inanmanız da komik. Diğerleri neyse de Rab, senden beklemezdim. Hele Regulus, arkadaşlığımız beş para etmezmiş." genç kız dolan gözlerini saklamak için başını çevirdi ve hızla salonu terk etti.

"Olivia'ya bir şey oldu galiba." dedi Remus Slytherin masasına bakarken. Yeşiller fısıldaşıyorlardı. Sirius kaşlarını çattı. Ayağa kalkıp yeşillere ilerledi. "Hey dostum, Olivia orada değil!" diye bağıran James'e gözlerini devirdi ve Regulus'un yanına ilerledi.

"Oo, assolistimiz Black de lütfetmiş! Kızınız burada değil maalesef." dedi Barty. Sirius sinirle nefes verip oğlanın üzerine kocaman olan gömleğinden tutup yukarı kaldırdı. Onun bu hareketiyle salon sessizleşip ona döndü. Lucius, Rabastan ve Paul ise saldırıya hazırda bekliyordu. "O sikik çenenizi kapamazsanız ben ve size kullanmaktan çekinmeyeceğim büyülerim ve sinir bozucu şakalarım kapatacak." Barty gülünce Sirius asasını boynuna dayadı. James, Remus ve Peter hızla ayaklandı. "Sirius gel hadi." dedi Peter korkusunu gizleyemeden. Sirius çıldırmış gibi davranıyordu.

James omzuna dokununca hızla eline vurdu. "Hey!" diye bağırdı James, acıyan elini hızla sallarken.
Sirius bir an kendine gelir gibi oldu. "Acıdı ama!" Sirius gözlerini kırpıştırıp bulunduğu duruma baktı. Barty'nin yakasına yapışmış boynuna bir ağsa dayamıştı. Diğerleri saldırıya hazır bekliyordu. Remus'un eli asasında Sirius'un arkasını kolluyordu, Peter korkudan 3 kilo vermişti ve James onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Kafasını hızla salladı ve salondan koşarak çıktı.

Remus Peter'ı sakinleştirmek için su almaya giderken James arkalarından gitmeden önce öfkeyle Slytherinlere baktı. "Kız kardeşime biriniz daha bulaşırsa sizin o ölüm yiyen işaretini ters çeviririm." Regulus arkalarından bağırsa da nafileydi. Oğlanlar hızla çıktılar.

Sirius koşarken bir yandan onu darlayan kravatını gevşetiyordu. Astronomi Kulesine çıktı. Gözleri güzeller güzeli Olivia'sını aradı, ancak kız burada değildi. Hissettiği garip endişeyle hemen ortak salona koşturdu. Erkekler yatakhanesine girip yatağının altından Çapulcular Haritası'nı çıkardı. "Yemin ederim ki iyi bir şey düşünmüyorum." harita açılır açılmaz gözleriyle Olivia Macmiller yazısını aradı. Ama yoktu. Neredeydi bu kız? Kafayı yemek üzereydi Sirius. "Muziplik tamamlandı." haritayı bir köşeye, kendini bir köşeye fırlattı. Komodininde duran Olivia ile çekindiği fotoğrafı alıp ona baktı. Derin bir nefes verdi. "Nerdesin Livia'm?"
___________________________________
• Olaylar olaylarr. Acaba Olivia hangi cehennemde? E valla öğrenmek için biraz oy hiç fena olmaz

 Acaba Olivia hangi cehennemde? E valla öğrenmek için biraz oy hiç fena olmaz

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

• Sirius'un baktığı o resim.

• Marlene ve James'in tatlılığı der susarım.
• James ve Olivia'nın dostluğu üzerine bir bölüm yapmayı düşünüyorum. O ikilinin harika bir dostluğu olacak. Burda da kız kardeşim dedi çünkü James'in kardeşi yok ve dostlarını kardeşi gibi görüyor. İkili başta atışsa da kişisel bir problemleri yoktu.

The Secret | Sirius BlackHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin