Tobi: Senpai! Deidara senpai!
Uzun sarı saçlara sahip olan çocuğun arkasından koşarak ona yetişmeye çalıştı fakat ufak tepki bile göstermeden yürümeye devam ettiğini görünce hemen hızını arttırıp önündeki ağaca yetişti onu bekledi. Bir görevin ortasındayken sürekli konuşup yerlerini ifşa eden Tobi olduğu için sinirliydi Deidara. Karşısındaki ağacın arkasından eğilip elini maskesinin üzerinde gezdiren uzun boyluya baktı öfkeyle.
Tobi: Ah bana bak~ Senpai sana aşık olan bir liseli kızım~
Deidara: Tobi! Kaybol!
Dei'nin kaşlarının çatıldığını, yüzündeki büyük öfkeyi görünce omuzlarını düşürerek yanına geldi. Sarışın olan aslında gerçekten onu rahat bırakması için söylemişti fakat asla yanından ayrılmıyordu maskeli. Onun bu hareketine karşı derin nefes verip hiçbir şey demeden yürümeye devam etti. Tobi de onun bastığı yerlere basarak arkasından geliyor aynı küçük bir çocuk gibi davranıyordu, 'Gelişimini tamamlayamamış biriyle neden ortak olan benim ki?' içinden sıkıntıyla bu sözleri söyledi sarışın. Yürüyüşleri uzun sürünce yağmur da yağmaya başlamış, sırılsıklam olmuşlardı.
Deidara: Kahretsin, hep biz dışarıdayken yağıyor şu yağmur mm!
Dei'nin garip alışkanlığı var; kurduğu cümlelerin sonuna sürekli mm, hm, unn, arghh gibi şeyleri kullanıyordu. Karşısındakinin düşüncelerine katılsa veya katılmasa bile. 'Bu alışkanlığı/tiki aslında onu biraz daha karizmatik, şirin gösteriyor' diye geçirdi içinden Tobi dışından kıkırdamasına engel olamamıştı.
Tobi: Senpai! Şuraya bak.
İşaret ettiği tarafa baktığında kullanılmayan veya sadece tatil zamanlarında gidilen evi gördü. Sanırım anlatmaya çalıştığı şey akşamı hatta en azından geceyi burada geçirmekti. Kapıya doğru yürüdüler, kilitliydi o yüzden Tobi kendi özelliğini kullanarak evin diğer tarafına geçip kapıyı açtı. ''Hoş geldin senpai!'' gülüp kollarını iki yana kaldırdı sarılmayı beklermiş gibi. Karşılık almak yerine kolunun altından hafifçe eğilerek geçti Deidara. Tabii ki ona sarılmayacaktı. Bu tarz hareketlerden, davranışlardan hoşlanmaz karşılaşınca da sinir oluyordu. Tobi ise bayılıyordu. Yani onun böyle aksi olmasına yoksa eğlenemezdi. Kesinlikle başka bir şey yok. Maskesinden dolayı görünmeyecek olsa bile sırıtıp arkasından adımlar attı. Kapının eşiğine dayanarak ondan açık ara yaşça genç olan sarışının koltuğa uzanıp bacaklarını uzatmasını izledi bir süre daha sonra kendisini kanepeye attı, başını arkaya yasladı. Maskeden dolayı terliyor olsa bile çıkarmayıp sadece altından biraz araladı oysa Deidara hiç görmemiş olduğundan dolayı çıkarmasını bekliyordu büyük hevesle. 'Biliyordum argh' gözlerini kapatıp dinlenmeye çalıştı Tobi de onun aksini yapıyor, sürekli konuşup senpai diyordu.
Deidara: Kapa çeneni uyumaya çalışıyorum mm!
Tobi: Senpai~ Aslında senden birkaç yaş fazla büyüğüm fakat daha genç gibiyim senin işin bitmiş artık.
Deidara: Evet, evet, evet öyle.
Arkasını Tobi'ye yüzünü koltuğa doğru döndü. Aslında onu başından savmak için söylediği belliydi o yüzden bir şey demeden kanepedeki yerini biraz daha belli edermiş gibi bacaklarını iki yana açarak arkasına yaslandı maskeli. Gerçek dünyasında daha farklı biriydi Tobi. Sesi bu kadar ince değil, eğlenceli şakalar yapmıyordu ama onun yanındayken bunları yapma ihtiyacı duyuyordu istemsizce. Koltuğun etrafına yayılmış uzun sarı saçlarını izlemeye başladı. 'Çok yumuşak görünüyorlar, eminim güzel kokuyorlardır' düşüncesini aklından geçirdiği gibi başını iki yana sallayarak kendine geldi. Erkeklerden hoşlanmıyordu fakat karşısındaki çocuk erkekten çok kıza benziyordu hareketleriyle, görünüşüyle. Bunu ona söyleseydi ne kadar çok sinir olacağını düşünüp onu dövmeye çalışacağını aklına getirerek sırıttı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Such a Whore. / tobidei - obidei Oneshot.
FanfictionAltındaki sarışın tanrının mavili gözlerini seyretti dolu istekle. TW! smut nsfw Yaoi