18.BÖLÜM
"Ama unutma,yıllar sonra sizin aşkınız tarihçiler tarafından 'şarkıcı ve yazarın sıkı dostluğu' olarak anılsa dâhi aşkınızı fark edecek insanlar olacaktır."
~~~~~~~
Wooyoung babasının tutuklanması üzerine babası ile hapishane sürecindeki ilk görüşmesini yapmayı reddedip karakoldan çıktı.
Karakoldan çıktığında kapıda onu bekleyen San'ı gördü.
San,hiç beklemediği bir hamle yaparak Wooyoung'un yakasına yapıştı."Biliyordun değil mi babanın yaptığını?Neden söylemedin?"
"San, bırak yakamı!Neden dinlemiyorsun?"
"Neyini dinleyeyim Wooyoung?Polisler evi ararken günlüğünde yazılanları görmüş.O gün yazmışsın babanın yaptığını öğrendiğini.Şikayetçi olsalardı ne olurdu sence?Neden söylemedin?"
"Söyleyemedim!Söyleseydim annem ne yapardı,nasıl geçinirdik?Ben çok mu mutluydum bunu saklerken sanıyorsun."
"Biz size yardım ederdik!"
"Tek sorun maddiyat mıydı sence?Babam beni tehdit etti!Sana zarar vermekle tehdit etti!Sana zarar gelmesini nasıl göze alabilirdim?"
"Artık benim hakkımda bir şeyi göze almana gerek yok."
San Wooyoung'un yakasını bırakıp arkasına dahi bakmadan uzaklaştı.
Wooyoung her ne kadar peşinden gitmek istese dâhi kendinde o yüzü bulamadı.Wooyoung yanından geçen Yuna'yı fark etti.İki saniye kadar süren gözgöze gelişten sonra Yuna hiç tanımamış gibi bakan kırgın gözlerini Wooyoung'dan alıp tıpkı San gibi arkasına bakmadan çekip gitti.
Wooyoung orda bir kez daha yalnız kaldığını anladı.Bu hayatın ona sayamadığı kadar verdiği darbelerden en ağırlarından biriydi onun için.
Yıllarca beklediği San ile sonunda kavuşmuşken San ondan kendi isteğiyle uzaklaşmıştı."Oğlum,iyi misin?"
Wooyoung annesinin sesini duyduğunda sinirle annesine döndü ve sinirini ondan çıkarmaya çalıştı.
"Her şey sizin suçunuz!Bak şimdi yalnızım.Buydu değil mi başından beri istediğiniz?Baba demeye utandığım o herifin başı göğe erdi mi?Sevdiğim kişi yoktu,var olmaya gelmişken artık yine yok.Mesleğimi de sizin isteklerinize göre seçtim.Mutlu musunuz?Neden beni bu dünyaya getirdiniz ki?Milyonlarca insan varken bana ne gerek vardı?"
Annesi Wooyoung'a hiç göstermediği gözyaşlarını göstererek Wooyoung'un ayaklarına kapandı.
"Oğlum,affet beni.Böyle olmasını ben istemedim.Ben de sevdiğim kadınla kavuşmadım,okutulmadım.Böyle olmasını ben istemedim!O adam seni de beni de öldürürdü!"
Wooyoung duyduklarının pişmanlığıyla eğilip ayaklarına kapanan annesine kalkmasını söyledi.Annesi kalkmayınca sıkıca annesine sarıldı.
"Özür dilerim anne,seni kırmak istemedim.Anla beni, lütfen."
"Anlıyorum oğlum.Benim kaderimi yaşamanı istemezdim.Ama en azından senin eğitim şansın var ve sevdiğin kişi hâlâ hayatta.Kalk ve peşinden git San'ın oğlum.Bırakma onu!"
Wooyoung annesinin dedikleriyle annesinden ayrıldı.Annesini ayağa kaldırdı ve cevap verdi.
"Gidemem anne.Beni dinlemeden tekrar yalnız bıraktı.Her şeyden önce seni eve bırakmalıyım."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Webs Of Fate/WooSan✓
FanfictionKiminle evleneceği, ilerdeki mesleği daha ilk doğduğu andan itibaren ailesi tarafından belirlenmiş Jung Wooyoung ilk kez 15 yaşında kalbinin kapılarını Choi San'a açmıştı. © Tüm hakları saklıdır. ‼️Bu kitap tamamen hayal ürünüdür ve eğlence amaçlı y...