part twenty-six

592 75 9
                                    

"Odun."

Jungwon sabah uyandığında gece yanında bıraktığı Jay'i bu sefer görmemişti. Gerindikten sonra yatakta oturur pozisyona gelip bir süre öylece durmuştu. Daha sonra saate bakmak aklına gelmiş, Jay'in yatağının başucundaki komodinin üzerinde duran dijital saate bakmıştı.

"Saat daha 07.30 neden bu kadar erken uyanmış?"

Jungwon ayağa kalktıktan sonra aralık olan kapıyı tam açıp dışarı çıktı. Jay kendi odasının çaprazında olan ablasının odasının kapı eşiğinde yaslanarak öylece içeriye bakıyordu.

Jungwon yanına doğru gitti.

"Neden bu kadar erken uyandın?"

"Ablamı rüyamda gördüm."

Jay yüzünü Jungwon'a doğru döndükten sonra elini onun omzuna atıp kendine çekti. Ondan sonra saçlarını koklayarak öptü.

"Gel hadi hazır hafta sonu iken ve şuanlık beraber yatma fırsatımız varken geri uyuyalım."

"Ben uyuyabilir miyim bilmiyorum ama en azından oyalanalım yatakta."

Jay elini Jungwon'un kolundan çekmeden beraber geri odasına döndüler. İkisi de dünden beri ellemedikleri telefonlarıyla beraber yatağa geri atmışlardı kendilerini.

"Bizimkiler..."

"Evet, Sunoo bana mesaj atmış baya. Gecenin 2'sinde bile..."

"Aman salla gitsin."

"Dimi öf."

...

"Siz cuma günü çıkıştan sonra ortadan kayboldunuz bir anda ne oldu?"

"Ha,özel sebeplerden dolayı Jay'le beraber gitmem gerekti."

"İkinize de ulaşamayınca korktuk."

...

Öğle arası için zil çalınca büyükler okulun kapısında küçükleri bekliyorlardı. Okuldan Jungwon,
Sunoo'yu omzundan sarsarak; Sunoo bıkmış bir surat ifadesi ile ve Riki de yanlarında laylaylom bir şekilde geliyordu.

"Hadi Sunoo, gözünün yağını yiyeyim Sunoo,çok canım çekti yemin ederim Sunoo."

"Sunoo'nu si..."

Jay,Jake,Sunghoon ve Heeseung Sunwon'a garipser bakışlar atıyorlardı. Konunun ne olduğunu çözememişlerdi.

"Ne oluyor?"

"Zilden önceki teneffüsten beri 'acıktım acıktım acıktım' diye kafamın etini yiyor. Şimdi ise..."

"CANIM ÇİĞKÖFTE ÇEKTİ VE YEMEYE GİDİCEZ İTİRAZ İSTEMİYORUM ÇOK ÇOK ÇOK ÇEKTİ ÇÜNKÜ HAYIR DERSENİZ ŞURAYA DÜŞÜP BAYILIRIM HEM ŞURDAKİ ÇİĞKÖFTECİ DORİTOSLU DÜRÜM DE YAPIYORMUŞ NOLUR GİDELİM ALLAH İÇİN YALVARIYORUM!"

"Jungwon,sakin..."

"GİDİYO MUYUZ?!"

Herkes birbirine baktıktan sonra Heeseung konuşmaya başladı.

"İyi gidelim hadi."

...

Jungwon ve Riki yol boyunca el ele tutuşup hoplaya zıplaya çiğköfteciye gitmişlerdi. Arkada da onlardan büyükler sohbet ede ede gidiyorlardı.

En sonunda geldiklerinde dürümleri yaptırıp -tabiki jungwonunkinde doritos var- masaya geçip oturdular.

"Erdin mi rahatına Jungwon?"

"Çok..."

...

"Hadi kalkın gidelim, çok gecikmeyelim derslere."

Herkes ayağa kalkıp toparlanırken Jungwon,ayakta, hareket etmeyi bıraktı. Eliyle sandalyeye tutunup bir süre gözleri kapalı durdu. Jay, Jungwon'un kolunu tuttu ve sessiz bir şekilde konuşmaya başladı.

"Bir şey mi oldu?"

Jungwon gözünü açtıktan sonra eski enerjisiyle konuşmaya başladı.

"Bir an öyle hızlı kalkınca gözüm karardı ondan ANYWAYS hadi gidek!"

"İyi gidelim bakalım."

-----------------------------------
zar zor yetiştirdik bu bölümü de
btw jwonun bu hallerini aklınızda tutun ben ordan kısa bir olaya bağlıcam ondan böyle
of ya bu fic anxietyden once bitcek gibi duruyor

he looks like my ex sister | jaywon Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin