「 On üç 」

852 111 137
                                    


13; Ben acılar denizinde boğulmuşum. Dalgalar her gün bir başka kıyıya atar beni, duyarım yosunların benim için ağladıklarını.

 Dalgalar her gün bir başka kıyıya atar beni, duyarım yosunların benim için ağladıklarını

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Jeongguk dakikalar önce adının Wooshik olduğu adamla birlikte mutfakta atıştırmalık hazırlıyordu. Her şey birden bire olmuştu.

Wooshik birden çocuğun koluna girmiş "Ben çok açım uzun yoldan geldim." diyerek mutfağa sürüklemişti. Jeongguk kafasını geriye atarak Taehyung'a işaret çaksa da her şey yolunda der gibi başını sallamıştı.

"Yoongi seni kara listeye aldı değil mi?" diyerek ağzına çerez attığında gülüyordu. Sanki olanları biliyor gibi davranıyordu.

"Eh, öyle denebilir pek hoş karşılamıyor."

"Neyi?" dedi ciddiyetle. Tezgahta kaselere odaklanmış çocuğa biraz daha yaklaştığında Jeongguk alacağı tepkiden korkmuştu, sonuçta Yoongi ilk duyduğunda onu bırakması gerektiğini söylemişti. Aynı şeyleri tekrar işitmek istemiyordu. Yine de derin bir nefes aldığında ellerini tezgahtan çekerek vücudunu yan dönmüştü.

"Taehyung ile birlikteyiz. Bunu istemiyor."

"Sen istiyor musun?"

"Ha- neden istemeyeyim ki? İstiyorum."

Wooshik çocuğa yaklaşarak elini omzuna koymuştu. "Öyleyse başkasının ne düşündüğünü boşversene. Kime aşık olacağını seçemezsin, öyle değil mi?"

Wooshik'in güzel gülümsemesi çocuğun üzerindeki baskıyı alıp götürmüştü. Haklıydı, kime aşık olacağını seçemezdi ve bu duyguyu Taehyung ile yaşadığı için şanslı hissediyordu.

Birlikte içeri girdiklerinde Yoongi ve Taehyung fısır fisır konuşmalarına son vererek aralarına mesafe koydu. Jungkook üzerinde hissettiği kısık bakışlara rağmen inatla Yoongi'ye bakmamıştı. Gerçekten korkutucu gözüküyordu. Elindeki kaseyi masaya bıraktığında terleyen avuçlarını pantolonuna sürdü. Yalancı bir öksürükle dikkatlari toplarken "Ben gitsem iyi olur." diyerek bakışlarını Taehyung'a sabitledi. Adamın yüz ifadesi gözle görülür şekilde değişirken hızla ayaklandığında çocuğun koluna tutunmuştu.

"Bir şey mi oldu?" fısıltısıyla sorduğunda çocuk hızla başını sallayarak reddetmişti. "Babam bir sorun çıkartmasın." dedikten sonra Taehyung'un onayını beklerken sanki bir şey söylememiş gibi elinden tutarak koltuğa oturtmuştu.

"Ben seni bırakacağım, biraz daha dur. Lütfen."

Jeongguk, masumca isteği karşısında yumuşarken gözlerini kırparak onaylamıştı. Yarım saat daha dursa bir problem olmazdı. Taehyung memnuniyetle gülümsediğinde tekrar arkadaşlarına döndü, onlar çoktan içeceklerini doldurmuş sohbet etmeye başlamıştı.

Bir, iki, üç derken Jeongguk'un gözler aldığı alkol yüzünden kapanmamak için direniyordu. Taehyung'un ısrarları bile onu durduramamıştı. Kendisinden dahi kötü durumda olan ise şaşılır derece Yoongiydi. Sürekli sızlanıyor, şişenin dibini gördükçe yenisini istiyordu.

Falling again | TaekookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin