-iki-

64.5K 2.6K 921
                                    

"Güvenelim albayım. İnsanlara da binalara da güvenelim. Güvende hissedelim artık, hayatınız boyunca hissedemediğimiz güveni hissedelim."

°°°

"Askeriyeye gitmiyor muyduk Komutan? Niye buraya geldik." dedim merakla.

Komutan, emniyet kemerini çözüp bana döndü. "Askeriyede onca erkeğin arasında rahat edemezsin Öğretmen Hanım. Bizim ayılar yemekleri de bitirmiştir zaten. Karnını doyur, gideriz askeriyeye." dedi ve arabadan indi.

"Peki." diye mırıldanarak ben de arabadan indim.

Komutan önde ben arkada ufak dükkana girdik. Zaten burası öyle bir yerdi ki her şey minimaldi. Her şey küçük, ufak, yeteri kadardı.

"Asrın oğlum, gelmiş." diyerek tezgahın arkasından çıkan kadının cana yakınlığı gülümsetmişti beni.

"Hoş geldin oğlum."

Komutan eğilerek kadının elini öptü. "Hoş buldum, hoş buldum."

Kadının gözleri bana döndü. Beni baştan aşağı süzdü ve gözlerini tekrardan Komutan'a çevirdi. "Bu kim oğlum?" dedi. Ardından Komutan'ın cevap vermesine fırsat vermeden tekrar konuştu. "Ay yoksa yavuklun mu Asrın?" dedi heyecanla.

Gözlerim sonuna kadar açılırken bunu beklemiyordum. Komutan da beklemiyor olacaktı ki afalladı.

"Y-yok Ayşe Sultan. Ne yavuklusu ya? Öğretmen Hanım o, dün geldi Şırnak'a."

"Olsun Asrın'ım, gönlün işine akıl sır ermez."

Ben kadına daha da şaşırırken Komutan hafifçe öksürdü.

"Hadi sen bize kıymalı gözleme getiriver." dedi. Ardından gözlerini bana çevirdi. "Kıymalı gözleme seversin değil mi Öğretmen Hanım?" diye ekledi.

"Severim." demekle yetindim.

"Hemen getireyim gözlemelerinizi." diyerek mutfak olduğunu düşündüğüm yere doğru ilerledi Ayşe teyze.

Komutan, çoğu boş olan masalardan birine oturdu. Ben de karşısındaki sandalyeye oturdum.

"Kusuruna bakma Ayşe teyzenin."

Başımı iki yana salladım. "Sorun yok Komutan."

Konuşmadan sonra geçen yaklaşık on dakikanın ardından gözlemeler gelmişti.

Bir ısırık aldıktan sonra gözlerimi kapadım.

"Ben Feride Sultan'ın evinde bile böylesini yemedim."

Komutan hafifçe kaşlarını çattı. "Feride Sultan?" diye sordu.

"Boşver, uzun hikaye." diyerek geçiştirdim ve elimdeki gözlemeden bir ısırık daha aldım.

"Askeriyede kalabileceğine emin misin Öğretmen Hanım?"

Ağzımdaki lokmamı yuttum. "Kalırım herhalde." dedim. "Daha önce hiç askeriyede kalmadım."

Yüz ifadesi ciddileşti. "Askeriyeyi küçümseme Öğretmen Hanım. Onca askerin, onca erkeğin arasında yaşayacaksın. Kolay değildir bu."

Gülümsedim. "Küçümsemedim. Sadece kendimi hazır hissediyorum. Hem bu askeriyede hiç kadın yok mu?"

"Var elbet. Ama sayıları çok az. Kadın askerlerimiz lojmanda kalmayı tercih ediyorlar genelde."

"Sen beni merak etme. Başına iş açmam."

Komutan bir şey söylemeden çayında bir yudum aldı ve gözlemesini yemeye devam etti.

SEVDA -Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin