Alnaz cafeye gelmiştir, Ali arabayı durdurur
Ali: (kafasını yere eğer) Özür dilerim
Nazlı: (derin bir nefes alır, Ali'ye döner ve Ali'nin yanağından tutarak kendisine bakmasını sağlar) Ali gerçekten yeter ama, lütfen yeter. Daha kaç defa özür dileyeceksin benden, ikimizde ileri gittik (Ali bir şey diyeceği sırada Nazlı konuşmasına izin vermez) şimdi kendini toparlıyorsun ve işinin başına dönüyorsun, anlaştık mı
Ali: Tamam Nazlım
Nazlı: Seni seviyorum Alim (Ali'nin yanağından öper)
Ali: Bende seni seviyorum Nazlım
Nazlı arabadan iner ve cafeye gider. Ali, Nazlı'nın içeri girdiğinden emin olduktan sonra şirkete doğru yola çıkar, kafasında yüzlerce soru vardır, böyle bir şeyi istiyor muydu, peki Nazlı istiyor muydu. Ali hemen yolunu değiştirir ve her zaman gittiği sahil kenarına gider. Arabayı park edip arabadan iner, her zaman oturduğu kayalıkların üstüne oturur. Ucu bucağı olmayan denizi izlemeye başlar. Sessizliğin hakim olduğu ve denizin kıyıya vurması, Ali'ye çok huzurlu hissettiriyor du. Nazlı'dan sonra Ali'ye iyi gelen yer burasıdır
Ali: (kendi kendine) Yine geldim sana, ama bu sefer misafirini getirmedim (tebessüm eder) çünkü kafam çok karışık. Karışık duygular içerisindeyim (derin bir nefes alır) bana ne oluyor, ben değişiyor muyum yoksa. Ama ben değişmek istemiyorum ki (başını iki elinin arasına alır) offf, Allah'ım yardım et bana, o kadar çok şey yaşadım ki, hangisine nasıl bir tepki vereceğimi kestiremiyorum artık.
Ferman: (Ali'nin dediklerini en başından beri duymuştur, Ferman'ın gözleri dolmuştur. Ama şu an ağlamanın sırası değildir, hemen kendisini toparlar ve Ali'nin yanına gider ve elini Ali'nin omzuna koyar) Yalnız değilsin Ali, biz her zaman, her ne koşulda olursa olsun senin yanındayız ve olmaya da devam edeceğiz
Ali: Sen ne zaman geldin, hem beni nasıl buldun
Ferman: Aslında seni bulmak zor olmadı. Yalnız kalmak istediğin zamanlar buraya geldiğini biliyoruz, çünkü burası sana iyi geliyor
Ali: Ferman bana ne oluyor, ben değişiyor muyum
Ferman: Hayır değişmiyorsun, sadece verdiğin tepkiler biraz farklı o kadar
Ali: Bu denizi izlemek bana huzur veriyor (alfer denizi izlemeye başlar, uzun bir süre sessizlik oluşur, bu sessizliği Ali bozar) Bugün bir şey oldu, daha doğrusu yaşandı
Ferman; Ne oldu
Ali: Böyle bir şey nasıl anlatılır bilmiyorum ki
Ferman: Sen başla bir yerden, devamı gelir
Ali: Şey ben, yani biz, Nazlı'yla ben
Ferman: Ali, kasma kendini bu kadar
Ali: Nazlı'yla yakınlaştık bugün
Ferman: Bak sen (gülerek)
Ali: Gülme abi ya, konu ciddi
Ferman: Ali anlat hadi, ne oldu
Ali: Dediğim gibi Nazlı'yla yakınlaştık ama, farklıydı sanki bilmiyorum, ikimizde biraz (bir süre bekler) biraz ileri gittik. Anlam veremedim Ferman. Böyle bir şeyi istiyor muydum, her şeyden önemlisi Nazlı bunu istiyor muydu, ben nasıl böyle bir şey yaparım hala aklım almıyor
Ferman: (elini Ali'nin omzuna koyar) Sakin ol Ali, bu kötü bir şey değil ki. Hatta bu ikiniz için büyük bir adım. Sen yine de kendini tutmayı başarmışsın, Nazlı için durmuşsun. Ali inan bana bu çok güzel bir şey, sen orda kendini düşünmek yerine Nazlı'yı düşünmüşsün, ve emin ol bu Nazlı'nın da çok hoşuna gitmiştir
Ali: Öyle mi diyorsun
Ferman: Dedim bile, hatta bazen Beliz ile kızların yanına gidiyoruz, sohbet muhabbet derken konu sana geliyor. Ali inan bana Nazlı senden bahsederken gözlerinin içi gülüyor. Ali, Nazlı'nın üzerine titriyorsun, hepimiz bunun farkındayız. Nazlı senin ne kadar iyi kalpli, ne kadar düşünceli, ne kadar iyi bir insan olduğunu anlatıyordu bize. Nazlı senin en çok hangi yönünü seviyor biliyor musun
Ali: Hangi yönümü
Ferman: Asla yalan söylemez Ali diyor, hep beni düşünür diyor. Kendine eziyet ediyorsun Ali, yapma şunu, kendini yalnız görme, çünkü yalnız değilsin kardeşim
Ali: İyi ki varsın be Ferman gerçekten, hepiniz iyi ki varsınız
Ferman: Sende iyiki varsın Ali (alfer birbirine sarılır, ve bir süre sonra ayrılırlar) hadi bakalım, bu kadar duygusallık yeter. Şimdi kalkıyorsun şirkete gidip, işinin başına geçiyorsun
Ali: (gülümser) Konuşup dertleşmek iyi geldi, teşekkür ederim Ferman, şimdi çok daha iyiyim işte
Ferman: Benim de görmek istediğim Ali bu işte
Alfer ayağa kalkar ve tekrar birbirlerine sarılırlar ve sonra ayrılırlar ve Ali şirkete, Ferman büroya doğru yola çıkar... Ferda odasında çalışırken kapı açılır ve Ali elindeki çiçekle yüzünü kapatmış bir şekilde odaya girer
Ali: Ben güzeller güzeli ablama bakmıştım, kendileri burda mı acaba (gülerek)
Ferda: Burda, burda... Da hayırdır, çiçek almalar falan, ne iş
Ali: (çiçeği yüzünden indirir) Aaa ama, kalbimi kırıyorsun abla. Sana çiçek almam için illa bir neden mi olması gerekiyor
Ferda: Tamam tamam, kızma (Ali çiçekleri Ferda'ya uzatır, Ferda ise çiçekleri alır) Teşekkür ederim kuzum
Ali: Sen yeter ki mutlu ol ablam, bana yeter
Ferda: Bak ağlatacaksın şimdi beni
Ali: Sen gülmeyi hak ediyorsun ablam, o güzel gözlerin ağlamasın.
Ferda: Yok yok, sen beni ağlatacaksın. Gel buraya eşşek seni
Ali: ( alfer sarılır ve bir süre sonra ayrılırlar) Ablam bak aklıma ne geldi
Ferda: Ne geldi acaba Ali bey (gülerek)
Ali: Diyorum ki, yarın akşam hep birlikte sinemaya gidelim, olmaz mı
Ferda: Olur ablacım olur, iyi düşünmüşsün
Ali: Tamam o zaman, yarın sinemaya gidiyoruz. Ben herkese haber veririm (ayağa kalkar) ben kaçar, müsaadenizle leydim
Ferda: (gülerek) Eşşek seni, hadi git sen
Ali odadan çıkar ve kendi odasına gider, keyfi yerine gelmiştir
Ali: Oh be, sonunda keyfim yerine geldi (Ali'de işinin başına döner)
(Akşam saatleri)
Ekip işini bitirmiştir, Ali açnazı almaya cafeye gelir, kızlar ise o sırada işlerini bitirmiş cafeden çıkıyordur. Tam kapıdan çıktıkları sırada önlerinde bir araç durur, Ali arabanın camını indirir ve kızlara bakar
Ali: Bu güzel hanımefendiler bu saatte tek gitmez istemezler diye düşünüyorum
Nazlı: Canım
Açelya: Hoşgeldin kıvırcığım
Ali: Hoşbuldum (açnaz hala binmemiştir) arabaya binmek için davetiye mi bekliyorsunuz (gülerek) yoksa gidecem
Açelya: İnsan bir kapımızı açar ama
Ali: Kusura bakmayın Açelya hanım, bugünlük böyle (gülerek)
Nazlı: (arabaya biner) Hadi açi
Açelya: Öfff iyi tamam be (arabaya biner)
Alnaz ve açelya eve doğru gitmeye başlar... Herkes Erinç ailesinin evinde toplanmıştır, kızlar mutfakta yemek hazırlarken, erkekler ise sohbet ediyordu. Yemekler hazırdı, herkes yemek masasına oturur, güle eğlene hem yemeklerini yiyorlardır hem de sohbet ediyorlardı
Selvi: Eee oğlum, Nazlı kızımla ne zaman evleneceksin
Ali o sırada su içiyordu, içtiği su boğazında kalır ve öksürmeye başlar, Nazlı'da aynı şekilde
Açelya: Aa ne oluyor be, anlaşmış gibi aynı anda öksürüyor ikisi de (gülerek)
Ali: Anne (Nazlı'ya bakar)
Selvi: Ne anne, teklif etmeyecek misin kıza
Ali: Anne ben öyle bir şey mi dedim
Selvi: Ne dedin peki... Nazlı, kızım sen teklif bekliyor musun bundan
Nazi: (Ali'ye bakar) Ali beye kalmış bir durum Selvi anne
Ali: Iıı şey (saçını kaşır) b... Ben doydum, müsaadenizle (masadan kalkar ve odasına gider, utanmıştır)
Beliz: Utandı ya, kıyamam
Açelya: Valla ben çok güzel kıyarım (gülerek)
Ferda: Aa açiye bak sen, kusura bakma canım ama, kardeşimi kimseye yedirtmem
Adil: Nazlı kızım merak etme, Ali zamanı gelince bu konu hakkında seninle konuşur
Nazlı: Acelemiz yok zaten, ben Ali'yi çok bekledim, biraz daha beklerim
Ferda müsade isteyip masadan kalkar ve Ali'nin odasına gider, kapıyı çalıp içeri girer. Ali yatağına uzanmış, tavanı izliyordur
Ferda: Kuzum
Ali: (yatağın içinde doğrulur ve Ferda'ya bakar) Abla
Ferda: (Ali'nin yanına oturur) Ablacım, hadi anlat
Ali: Anlatacak bir şey yok ki abla (mutlu görünmeye çalışır)
Ferda: Hâlâ yalan söyleyemiyorsun, ben seni tanıyorum Ali. Sen önemli bir şey olmazsa kendini bu denli bizden kaçırmasın
Ali: (derin bir nefes alır) Masada evlilik konusu açıldı ya hani
Ferda: Evet, açıldı
Ali: Abla bilmiyorum, her şeye bir çözüm, bir fikir bulan ben, bu konu hakkında hiç bir fikrim yok. Abla neler yaşadığımı sen biliyorsun. Evet Nazlı Buse gibi değil, Nazlı her şeyiyle mükemmel bir kız. Ama ben bu kadar acı çekmişken evlilik (elleriyle yüzünü kapatır)
Ferda: (Ali'nin anlattıklarından oldukça etkilenmiştir, Ali'nin kendisini böyle hissetmesine dayanamıyordur) Bana bak Ali (Ali ellerini yüzünden çeker ve Ferda'ya bakar) sen herkes gibi değilsin Ali, Alisin sen, Ali Vefa'sın sen tamam mı. Sen geçmişte yaşadığın zorluklara rağmen yine de dimdik ayakta durmayı başarmış birisisin. Sen her şeye rağmen ayakta durmayı başarmışsın (Ali'yi kendine çeker ve sarılır) ağla hadi ablacım, tutma içinde (ali Ferdan'ın omzunda ağlamaya başlar, bir süre sonra ayrılırlar)
Ali: Teşekkür ederim abla
Ferda: Hadi uyu sen
Ali: İyi geceler abla
Ferda: İyi geceler kuzum (Ferda odadan çıkar, kapıyı kapatır ama eli hala kapı kolundadır. Diğer eliyle ağzını kapatır Ali ağladığını duymasın diye. Ali'yi böyle görmeye dayanamıyordur. Ferda kendini toparlar ve odasına gider, herkes kendini olabildiğince uykuya bırakır
(Sabah)
Herkes kahvaltısını yapıp iş yerlerine geçmiştir
Ali: Günaydın Merve
Merve: Günaydın Ali bey
Ali: Evet, bugünkü programımızda neler var
Merve: Bugün yatırımcılar ve Buse hanım ile bir toplantınız var. Ardından imza atılması gereken bir kaç dosya var, sonra boşsunuz Ali bey
Ali: Teşekkür ederim Merve. Kendime çok iyi bir asistan seçmişim
Merve: (tebessüm eder) Teşekkür ederim Ali bey, o sizin bakış açınız. Sizi memnun edebiliyorsam ne mutlu bana
Ali: Kolay gelsin sana
Merve: Teşekkür ederim Ali bey
Ali odasına gider ve çalışmaya başlar... Bir süre sonra Merve gelir odaya
Merve: Ali bey
Ali: Evet Merve
Merve: Yatırımcılar ve Buse hanım geldi, toplantı için sizi bekliyorlar
Ali: Gidelim (Ali ve Merve toplantı odasına gider. Bir konu üzerine konuşuluyordur, Ali ise konuyu duyunca önce şaşırır, ama şaşırmanın sırası değildir) KABUL ETMİYORUM
Buse: Ali sakin ol
Ali: Sakin mi olim (güler) çocukların oynadığı, gülüp eğlendiği parkları otoparka çevirmek istiyorsunuz. Ne dediğinizin farkında mısınız siz
Yatırımcı1: Ali bey böyle bir şey gerekli
Ali: Gerekli, Allah'ım sen bana sabır ver (elini sert bir şekilde masaya vurur) anlamadınız ya da anlamamazlıktan geliyorsunuz. Böyle bir şeyi kabul etmiyorum anladınız mı, ya da başka bir dille söyleyim (bağırır) BEN BUNU ONAYLAMIYORUM
Bir hışımla toplantı odasından çıkar ve kapıyı çok sert bir şekilde çarpar
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Aşk Eşittir Biz" (AlNaz)
AçãoGeçmişi yüzünden kendisini aşka kapatan bir adam. Ve o adamın hayatını değiştirecek bir kadın. Ali Vefa kendisini ve kalbini aşka kapatmış biridir, ama hayatına girecek olan kadın her şeyi değiştirecektir. Alnaz'ın aşk dolu hikayesini okumaya hazır...