17. Bebek

553 31 9
                                    

Jungkook'un ısrarıyla birkaç gün onunla kalmayı kabul etmiştim. Bu nedenle Ash'e arkadaşımda kalacağımı söyleyip kıyafetlerimi valizime doldurdum ve onun evine gittim. Zaten planım Türkiye'ye dönmekti. Onun evinden ayrıldıktan sonra kendi evime dönecektim.

Valizimi Jungkook'un gösterdiği odaya bırakıp salona geçtim. Bu ev bir otel gibiydi...çok boştu. Salonda büyük koltuklar ve hoparlörlerle beraber kocaman bir televizyon vardı ancak bunun dışında bir şey yoktu.

"Neden susmuyor? Delireceğim." Jungkook ağlayan bebeği sert bir şekilde pusetinde sallıyordu. Yanına koşup bebeği kucağıma aldım.

"Daha sakin olmalısın." diye mırıldadım dudaklarımı küçük bebeğin alnına bastırıp. Onu biraz kollarımda salladım.

"Seni seviyor, bak sustu işte."

"Bu kadar öfkeli olma Jungkook. Bebek korkabilir."

"Küçücük bir şey zaten, kızgın olduğumu nerden anlayacak?"

"Anlayabilir. Sadece sakinleş, bir şeyler yedin mi?"

"Unuttum. Çocuk susmadı ki."

"Bir şeyler ye."

"Hamburger mi söylesem... sen de ister misin?"

"Hep böyle mi besleniyorsun?" diye sordum hafif şaşırarak. Bu şekilde nasıl zayıf kalmıştı ki?

"Hep değil. Bazen açlık diyetleri yapıp istediğim kiloya geliyorum diyet yapmazken de istediğimi yiyorum."

Telefonu kaldırıp yiyecekleri sipariş ettiği sırada bebeğin sakinleşmiş yüzüne baktım. Kocaman zeytin gözleri etrafta dolanıyordu ama gözlerimiz birleştiğinde dişsiz ağzıyla güldü. Gülümsememe engel olamayarak küçük dudaklarına parmağımla dokundum.

"Sanki annesi sensin gibi davranıyor." dedi koltuğa tekrar otururken. "Babası olmama rağmen beni sallamıyor."

"Onunla bağ kurmayı deneyebilirsin." omuz silktim. "Al kucağına."

Bebeği uzattığımda bomba tutar gibi koltuk altlarından tuttu.

"Daha kafasını tutamıyor, kafasını destekle elinle."

Bebeği göğsüne yaslaması için yönlendirip sağ elini başına koydurdum.

Jungkook başını eğip burnunu bebeğin saçlarına gömdü."Güzel kokuyor."

"Bebekler güzel kokar. Neden ona bir şarkı söylemiyorsun?"

"Şarkı mı?"

"Babası bir idol, biraz bunun ayrıcalıklarından yararlansın çocuk. Kendime özel konser istediğimden değil aa yapar mıyım hiç..."

Jungkook güldü ama yine de bir şarkı mırıldanmaya başladı.

Benim biasım Jimin'di, onu seksi ve tatlı bulurdum bakışlarından etkilenirdim, tiz vokallerini severdim. Ancak en beğendiğim ses Jungkook'a aitti her zaman. Onun çabasız bir şekilde küçücük araladığı dudaklarından dökülen melodi ve asla hata yapmayacağına dair hissettirdiği güven oldukça cezbediciydi.

Bebek gözlerini yumup ellerini babasının göğsüne yaslamıştı. Jungkook mırıldanırken başını eğip onu izliyordu.

"Uyudu mu?" diye sordu fısıldayarak.

"Sanırım uyudu." dedim ve bebeği pusete koyması için ona yardım ettim. Battaniyelerin arasında melek gibi bir suratla dudaklarını emme hareketiyle büzerek uyuyordu ufaklık. "Adını hiç söylemedin."

"Adı olmadığını söylediler." dedi. "Daha kimliği çıkartılmamış."

"O zaman ona bir isim vermelisin."

BIAS MI BİR GECE Mİ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin