MİNA

BÖLÜM 20

Selamm!

Nasılsınız?

64 bin okunma olduk.

20 bölüm oldu, hepinize destekleriniz için çok teşekkür ederim.

İyi okumalar.. 🤎

Elimi tekrar Selim abinin elini tutmak için uzattığımda elim boş kaldı. Yana dönüp baktığımda yoktu.

Nereye gitti ki?

Tırnaklarımla avuç içimi eşelemeye başladım. Gözlerimi etrafta gezdirdiğimde çok fazla yabancı vardı. Herkes birbirini selamlıyor ve birbirine sarılıyordu.

Birden Selim abinin bıraktığı sağ elimde bir el hissettim. Parmaklarımı açtı ve elimi sıkı sıkı tuttu. Bende bir daha gitmesin diye sıkıca tuttum elini. Sanırım yine Selim abimdi.

Arkamdan konuşma sesi geldiğinde oraya döndüm. Saçları turuncuya yakın olan bir çocuk Araz ile konuşuyordu.

"PUBG mi oynuyorsun?"

Araz kafasını aşağı yukarı salladı.

"Evet ve birinci olmama çok az kaldı."

"Hadi içeri gel beraber oynayalım."

Araz yine kafasını aşağı yukarı salladı ve kafasını oyundan kaldırmadan salona doğru yürüdü. Yanındaki çocuk da telefonundan oyunu açarken Araz' ın arkasından salona doğru gitmeye başladı.

"Kuzenin, Araz ile yaşıt. Adı Kerem."

Yanımdaki şahısın kulağıma fısıltıyla konuştuğu şeyle hemen sağıma döndüm. Önce Adar' a, sonra da tuttuğu elime baktım.

Bu çocuk neden elimi tutuyor?

Bipolar galiba.

Haklısın Mala. Hatta direkt manyak bu.

Elimi elinden tam çekecekken daha sıkı tuttu ve bırakmamı engelledi. Uf' layarak önüme döndüğüm sırada bize gelen birini gördüm. Yanımıza kadar geldi ve konuştu.

"Merhaba Mina."

Soru sorarcasına konuştum.

"Merhaba?"

"En büyük kuzenimiz, Sinan abi."

Adar' ın konuşmasıyla ona dönmeden kafamı 'anladım' dercesine salladım. Sinan abi denilen şahıs bana elini uzattığında sıktım.

"Sinan."

"Mina."

Gülümsemesine karşılık ben de gülümsedim.

"Hadi yemeğe geçelim."

Babamın konuşmasıyla herkes kafasını sallayarak onayladı ve yemek odasına doğru yürümeye başladık. Yürürken gözlerimi etrafta gezdirdim. Sinan abi ile beraber konuşarak yürüyen Selim abiyi görmemle Adar' ın elini bıraktım ve onlara doğru yürüdüm.

Aslında tripli olmam gerekirdi ama kendimi güvende hissediyordum.

Yanına gittim ve elini tuttum. Elini tutmamla bana döndü ve hafiften bana doğru eğilerek konuştu.

"Güzelim, bir şey mi oldu?"

Selim abiye bakarak kafamı iki yana salladım. Herkesle beraber yemek odasına geldik. Herkes bir yerlere geçip oturdu. Selim abim, elimi bırakmadan masanın ucunda boş kalan 2 kişilik yere doğru yürüdü ve bir sandalyeyi çekerek oturmam için yer verdi.