Keyifli okumalar
🐨Ailemin evinde yaşadığım olayı atlatıp, asıl yapmam gereken işlere dönmem çok uzun sürmedi. Her ne kadar hala fazlasıyla sinirli ve bir o kadar da üzgün olsamda bunları bir süreliğine geride bırakıp, iş hayatıma odaklanmaya çalışıyordum. Bugün yıl başı günüydü. Benim hiç uğraşmama gerek kalmadan Taehyung tarafından evlerinde ki yıl başı partisine davet edilmiştik.
Evlerine girmek için bir bahane arıyordum. Dosyanın kapandığını biliyorlardı bu yüzden onlara hala araştırma yaptığımızı söyleyemezdim. Gizliliği koruyarak kaçırmış olabileceğimiz detayları bulmaya çalışacaktım. Bunu yaparkende onlara yakın olmak en mantıklı olanıydı.
"Seninkiler de geliyor mu partiye?"
Koridorda duran aynanın karşısında kulağıma küpemi takarken abimin sesini duydum. Aynadan hemen arkamda olduğunu görebiliyordum. Benden fırsat bulmaya çalışarak saçlarını düzeltiyordu.
"Evet." Taehyung benimle birlikte Jimin, Hana'yı ve Seok jin'i de davet etmişti. Bu da tabii ki beni fazlasıyla rahatlattı. Özelliklede Jimin'in yanımda olacak olması beni mutlu ediyordu. Bir şeyler yapacaksak birbirimizin onayını alarak yapmalıydık.
"Platoniğinle sonunda tanışacağım desene." Bundan her bahsedişin de sesinde ki alay dolu ifadeyi fark ediyordum. Aklı sıra benimle uğraşıyordu.
"Lütfen saçma sapan şeyler söyleme. Sana bu konuda hiç güvenmiyorum." Abim aklına ne gelirse direk söyleyen tiplerdendi. Fazlasıyla sempatik ve komikti ama ortamlarda aşırı rahat olması bazen ,hayır çoğu zaman, beni korkutuyordu.
"Söz vermiyorum."
"Abi!" Dedim uyarı dolu bir sesle. Güldü ve yanıma gelip kalçasıyla bana vurarak yana savrulmama sebep oldu. Böylece ayna tamamen ona kalmıştı.
"Çekil kenara birazda ben yakışıklı suratıma bakayım." Gözlerimi devirip kollarımı göğüsümün üzerinde bağladım. Ben düz siyah mini bir elbise tercih ederken, o siyah bir pantolon ve beyaz bir boğazlı kazak tercih etmişti. Aynada kendini incelerden gülümsediğini gördüm.
"Kendinle olan bu güzel romantik anı bozmak hiç istemiyorum ama artık çıksak iyi olacak."
Bakışları beni buldu ve ters bir şekilde baktı fakat bir şey demeyerek aynanın önünden çekilmişti. Bunun ardından zincirli siyah çantamı elime aldım ve telefonumu aynı zamanda gerekli olabileceğini düşündüğüm bir kaç şeyi çantamın içine koydum. Bunun ardından evden çıktık.
Kapıyı açar açmaz Hana ve Jimin'in de tam o anda evlerinden çıktıklarını fark ettim. Bakışlarım direk Jimin'i bulmuş, yutkunmamak için kendimi zor tutmuştum. Dar kot pantolon ve üzerine düğmeleri açık olan bol görünümlü siyah deri bir gömlek giymişti. Siyah saçları ise arkaya doğru atılmış, alnının tamamen açılmasına sebep olmuştu. Kendime hakim olamadan o fark etmeden bir süre onu inceledim.
"Ne güzel denk geldik." Hana neşeli bir şekilde gülümseyip önce abime baş selamı verdi ardından bana doğru yaklaşıp sarıldı. "Çok güzel olmuşsun canım. "
Hana'nın bu İltifatı gülümseme sebep verdi. Sarılışına karşılık verdim. "Sende." Ondan ayrıldıktan sonra bakışlarım direk Jimin'i buldu. Çoktan bana baktığını fark edip ona tebessüm ettim. Bunun üzerine o da bana gülümsemişti.
"Ben sizi tanıştırayım. Hana'nın abisi Jimin, birlikte çalıştığım." Derken elimle Jimin'i işaret ettim. "Ve bu da abim, Seok Jin." Daha sonrada hemen yanımda dik dik Jimin'e bakan abimi işaret ettim.