Merhaba aşklarım,okunmamız 80'i aşmış çok mutluyum <33 Bu bölüm Demir Arslan artık düşman olarak kurgumuza konuk olacak. Keyifli okumalar.
Umurunda değildi ona dediklerim,ona boşu boşuna bağırmam hoşuna gitmediği için trip atmaya başvurmuştu,bilhassa küsmeye.
"Sen.."diye mırıldanıp sözüne devam etti. "Senin hiç birşeyden haberin yok mehmet.."dedi.
"Neyden haberim yok derin?"diye soedu. Biraz bekleyip cevap vermesini bekledim. Sonuç vermedi
"Ben 2 gün izinliydim.."diye mırıldandı ve koltuğa oturdum.
Elimi başıma götürüp "özür dilerim derin."dedim.
"Özür dilemen benim kalbimi kırmanın gerçeğini değiştirmez mehmet. Tek diyeceğim şey dediklerimi düşün ve azcık da olsun beni kırmamaya özen göster. "Dedi derin.
Odadan çıkınca suratım düşmüştü. Yaptığım çok kırıcıydı. Onun davranışlarını alaya götürmek hiç kimseye yakışan davranış değildi. Fakat bana yakıştı,aptal kafama yakıştı işte.
Elimi masaya götürüp kahvemi tutup yere fırlattım. Heryer cam ve kahve olmuştu.
Derin
Ağlayarak mehmetin odasından çıkarak dışarıya gittim. Orda ki banklardan birine oturup düşünmeye başladım.Ben 2 gün boyunca işe gelmemiştim ve dosyaları da dolabıma koymuştum. Geldiğimde dosyalar olmayınca mehmetin aldığını düşündüm. Fakat o almamış. Bunu kim yapmış olabilir ve biri neden devlete ait olan dosyayı alıp napabilir? Atsan atılmaz,satsan satılmaz. O dosya bizim mesleğimizdi,o olmadan hiç birşey olmazdı. O suçluyla ilgili gelişmeleri barındıran dosyaydı.
Yani kim ne yapacak,yapmış olabilir bir alttarafı dosyaya.
Düşünmekten sıkıldığım için ayağa kalkıp etrafı dolaşmaya başladım. Biraz bahçede dolandıktan sonra birinin kolumu aniden tutması ile kafamı koluma tutan adama yüzümü çevirdim.
Bu suçlunun babasıydı. Koluma öyle bir baskı uyguluyordu ki yere düşecek kadar kolum ağrıyordu. "Bırak kolumu be!"diye bağırıp kolunu üzerimden çektim.
"Dosyacıklar olmadan da bakalım oğlumun üzerine savcı suç atabilecek mi!"diye bağırıp gülmeye başladı. Yanında ki adamlarda gülüp ona eşlik ettiler.
"Ne var psikopat herifin babası"diyip onlara alay ettiğimde çenemi tutup beni itti.
"Bak haddini fazla aşıyorsun,yaş maş dinlemem seni ayağımın altına alırım ona göre davran derin."dedi demir avukat.
"Haddini aşan sensin deli. Benim kuzenim bir akıl hastanesinde doktor. Ondan randevu alır seni müdahale etttiririm,kayıtları dışarıya salıp seni işinden ederim haddini bil avukat!"diye bağırdım.
Beni iterek duvara kadar itti ve saçımı çekince çığlık attım.
Mehmet çığlığımı duyup yanımıza gelmiş ve avukatın yakasına yapıştı.. "Lan sen manyak mısın! "Diye bağıran avukat mehmeti üzerinden attı.
"Mehmet!"diye bağırıp mehmetin yanına gidip ona sarıldım.
"Söyle bu manyak sana naptı?"diye soran mehmete biraz duygu sömürüsü yaparak avukattan intikamımı alacaktım
"Ben şurda geziyordum,avukat gelip
Benim kolumu aniiden tutup dosyacıklarınız kaybolup diye alay etti ve yanında olan adamlarda gülüp oradan ayrıldı. Ona biraz haddini göstermek için konuştuğumda çenemden tutup beni itti."diyip derin bir nefes aldım ve sözüme devam ettim:"Beni tehdit ederek bana karıştı ve beni iterek duvara kadar götürdü ve saçımı çekti. Çığlık atınca da sen geldin mehmet. Bu adamdan şikayetçi olacağım,tanığım da sen olacaksın mehmet."dedim.
Avukat bağırarak " bana dediklerini anlatmadı ama sayın savcım"diyince herkes bize gözlerini dikmeye devam etti.
Mehmet "ne bakıyorsunuz!herkes işine baksın!"diye bağırınca herkes bakmamaya başladı.
Mehmet güldü ve konuştu : "avukat sana ne derse desin o boş ağzını açıp konuşmayacaktın. Terbiyesizlik de yapmayacaktın . Senden şikayetçi olunca da böyle saçını çeker misin acaba derinin!"
Avukat çok sinirlenmişti.
Devam edicek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mahkeme
AçãoHazim,özlem,şefkat,ciddiyet dörtlüsü bir araya geldi. Bambaşka bir aşk hikayesi yarattı. Belki de bu çiftin başına neler gelicekti? Mehmet,işinde ciddi bir savcıydı. Ataması konyada iken İzmir'e atandı. Bir de avukat Derin vardı işin içinde. Derin d...