|Bölüm 22|

801 59 30
                                    

"Hayır yaaa o kadın kötü değildiii bana şeker verdi."

"Zaten şeker veren insanlar tehlikelidir hem çok korkunç bakıyordu"

"Ya sen niye kadınla tanışmadan, kötü biri diyorsun ki bu çok kötü bir şey"

Birbirleriyle kavga eden çocuklara çevirdim bakışlarımı. Ah bu ikili asla anlaşamıyordu hep zıt düşüyorlardı.

"Yasin, Merve siz yine niye tartışıyorsunuz bakalım?" İkili sesimle tartışmayı bırakmış kafalarını bana çevirmişti.

"Öğretmenim Yasin geçen sizin yanınıza gelen arkadaşınıza kötü biri diyor" arkadaşım mı?

"Öğretmenim sırf şeker verdi diye Herkesi iyi sanıyor. Üstelik o kadının belinde silah vardı" lan Masal insan okula gelirken bari silahı getirmez yanında.

"Çocuklar kavga etmeyi bırakın. Hem o Arkadaşım- Polisti korkunç, tehlikeli değildi yani" Merve gülerek arkadaşına haklı çıktığıyla ilgili hava atarken, boğuk memnuniyetsiz bir ses yükseldi.

"Ama benim Babam, Kadınların bir mesleği olamayacağını bunun için beceriksiz olduklarını söylemişti" Babanın kafasını sikeyim.

Gülüp masaya yasladım kollarımı

"Ama bak ben sizin öğretmeninizim. Erkeklerden daha yetenekli Doktor, savcı polislerimiz var. Erkeklerin yaptığı işleri kadınlarımız da, hayli hayli yapabiliyor ama" küçük erkek çocuğu kafasını salladı.

"Öğretmenimm benim Babamlarda meslek sahibi olmamı çok istiyorlar biz hep oyunlar oynayarak meslekleri tanıyoruz"

"Bu çok güzel bebeğim. Anne Babalar bunun bilincinde olup size yardımcı olduğunda, ilerde rahatlıkla mesleğinizi seçebilirsiniz"

"Ama öğretmenin İlay'ın iki tane Babası var Annesi yok" Hassiktir Sadece İlhan babasının gelmesinden anlamalıydım.

Boğazımı temizleyip bakışlarımı minik kızıma çevirdim.

"Bence çok eğlenceli olmalı öyle değil mi İlay?" Küçük kızım kafasını kaldırıp Yüzüme çevirdi bakışlarını.

"Eveeet çook. Ayaz Babam beni omuzuna alıp döndürüyor bazen, sonra İlhan babam düşeceğiz diye kızıyor bize. Biz de gönlünü almak için gıdıklayıp öpüyoruz hemencik affediyor bizi" o tatlı tatlı anlatırken suratını ısırasım gelmişti. Diğer arkadaşları ilgiyle onu dinliyordu. Henüz çok küçük oldukları hiç bir şeyin farkında değillerdi. Ama İlay'ın ailesiyle konuşmam gerekiyordu. Eğer İlay ilerde herkese anlatırsa homofobik insanlarla rastlayabilirdi ve bu yüzden zorbalığa uğrayabilirdi.

"Ziiill çaldııığğ" öğrenciler bağırdığında bende ayağa kalktım.

"Ödevleri yapmayı unutmayın sakınn. Tek başına eve dönmeyin veliniz gelmeden" bir kaçı koşarak sınıftan çıktığında diğerleri gülüp el sallayarak çıktı.

"Ilay dur birlikte çıkalım" çantasını toplayan minik kızım kafasını salladı. Sınıf defterini kontrol edip kapattım masanın üstünde dağılan eşyalarımı çantama atıp koluma astım çantayı.

"Hazırım gidelim mi öğretmenim"

"Gidelim bebeğim" ellimi uzattığımda koşup ellimi tutu.

"Önünü kapatmamışsın hava soğuk" elimizi ayırıp önünde diz çöktüm montunun zincirini kapatıp yakalarını düzeltim.

"Teşekkür ederim" güldüğünde burnunu sıktım

Elini tekrar tutup sınıftan çıktık. Gördüğüm hademe abiyle kolunu dürtüm

Stay with me |Gxg| Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin