9. Bölüm

10.8K 559 1.5K
                                    

☪ 9

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

☪ 9. BÖLÜM

"Ben ezelden beridir hür yaşadım, hür yaşarım."

Yanlış duymamıştım değil mi? Altay onu sevdiğimi biliyordu? Bu nasıl mümkün olabiliyordu? Onu sevdiğimi bilmesine imkan yoktu. Asla bunu sesli dile getirmemiştim, nasıl öğrenmişti bu gerçeği? Dut yemiş bülbül gibi öylece kaldığım için hiçbir şey soramıyordum. Sadece düşünüyordum nasıl anlamış olabileceğini.

Üç ihtimal vardı. Bunlardan ilki Yağmur'un ağzını tutamayıp Altay'a söylemesiydi. İkincisi hâl ve hareketlerimle kendimi ifşa etmemdi. Üçüncüsü ise Altay beni deniyor olabilirdi. Her üçü de korkutucu derecede kötüydü.

Dudağımı dişledim sinirle. Ne yapacağımı bilmediğim için kısa bir süre sessiz kalıp önümdeki harlanmış ateşe baktım. Utanıyordum. Sağıma dönüp Altay'a bakmaya korkuyordum. Muhtemelen hâlâ bana bakmayarak sigarasını içiyordu.

Aramızdaki sessizlik uzayınca daha fazla dayanamayıp ona baktım, bana bakmadığını sanarken yanıldım. Onun da bana baktığını fark ettiğimde yüzüme müthiş bir hızla sıcaklık bastı. Kısmış olduğu sarıya çalan kahverengi gözlerinin etrafını kan toplamıştı. Bana öyle değişik bakıyordu ki anlamlandırmam mümkün değildi. Düşünme yetim ortadan kaybolmuştu bir anda. Gözleri gözlerime değdikçe kalbim bağımsızlığını ilan edip ona doğru koşuyordu.

Elindeki yarılamış olduğu sigarasını içi gidiyormuş gibi dudaklarına götürdü, bana baka baka derin bir nefes çekti. Ardından sigarayı dudaklarından uzaklaştırıp dumanını yüzüme doğru yavaşça üfledi. Yaşadığım şokun etkisiyle büyülenmiş olduğum için bu hareketi irkilmemi sağladı. Ona çok fazla kapılıyordum. Her hareketiyle beni kendisine bağımlı hâle getirmeyi nasıl başarıyordu anlamış değildim.

Onu sevdiğimi nasıl öğrenmişti çok merak ediyordum. Özellikle Yağmur'dan şüpheleniyordum. Onda böyle bir halt yiyecek potansiyel vardı çünkü. Özellikle numaramı Altay'a verip bizi WhatsApp'tan konuşturduktan sonra ben Yağmur'dan her türlü hamleyi bekliyordum. Dayanamayıp merak ettiğim soruyu utana sıkıla sordum.

"Nasıl anladın bunu? Seni sevdiğimi kim söyledi sana?"

"Gözlerin söyledi bana."

Bu da ne demekti? Ben Yağmur söyledi, cümlesi beklerken bu da nereden çıkmıştı?

Günlerin yorgunluğundan olsa gerek ilk söylediğinde anlayamamıştım fakat çok geçmeden jetonum düşmüştü. Ellerim ayaklarım tutmayı bıraktı bir anda. Ben kendimi belli etmiş miydim bu kadar? Gözlerim o kadar mı onu görünce parlıyordu? Onu sevdiğimi gözlerimden ifade edeceğim kadar duygularımı dışarıya yansıttığımı bilmiyordum. Utanmaktan yerin dibine girecektim birazdan. Bakışlarımı kaçırdığımda gözlerimiz arasındaki sarsılmaz bağ kopmuştu.

EKSTREMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin