Annemizi Saklarken

Bölüm 2 - Sevgili Oyunu

   Flashback

Şirket

Derya susmuştu.
Bora : Evet Derya Hanım sizi dinliyorum .
Derya : Bu sevgili oyunu.  Annemle babanızın evliliğini nasıl bitirecek?
Bora : Kabul mü edeceksiniz.
Derya : Eğer işe yarayacaksa evet.
Bora masasından kalkmıştı Derya'ya doğru geldi .
Derya : Ama tabi önce neden bu oyunu oynamalıyız onu anlatın .
Bora : Şöyle ki bu durum yani bizim sevgili durumumuz . Annenizi zaten zorlayacak ama sizin durumunuzu biliyorsa babamda zorlanacak. Üstüne gideceğiz onların. Özellikle babamın. Böyle durumlardan hoşlanmaz.
Derya : Ya işe yaramazsa.
Bora : Yarayacaktır.  Düşünsenize evin ortasında bizi el elle gördüklerini.  Şimdiden tepkilerini tahmin edebiliyorum  .
Derya : Bizim sevgili olduğumuza inanmazlarsa?
Bora : İşte benimde kafamı kurcalayan kısım o. İnanmalarını sağlamak için ne kadar ileri gidebilirsin ?
Derya bu soru karşısında ürkmüştü.  Ne kadar ileri gidebildi.
Bora : Bu durumu ciddi bir durum. Sonunda ne olacağını şimdilik bilmiyoruz . Ama pes edip öyle gidemezsiniz .
Derya : Sonuna kadar dayanıcam.  Sizin ailenizden  kendi ailemi kurtarmak için.
Bora: O zaman anlaştık.
Deryaya  elini uzattı.
Derya : Anlaştık.
Boranın elini sıktı.
Bora : Şöyle oturup konuşmaya devam edelim. Derya koltuğa oturunca Borada karşında ki koltuğa oturdu.
Bora : Ne olursa olsun herkesin  bu sevgililik yalanına inandırmamız lazım . İyi anlaşamadığımızı düşünüyorlar.  Haklılar anlaşamıyoruz . Ama ikimizde bu durumun nefret değilde aşk olduğuna karar verdik diyelim.
Derya : olmaz öyle benimkiler hiç inanmaz .
Bora: Niye sen aşık olmuyor musun?
Derya : Inanmazlar işte.
Bora : Yani baska ne diyebiliriz ki.
Derya : Off tamam şöyle olsun. Yine tartışıyorken siz birden keske başka zamanda karşılaşsaydık demis olun.  Bende size keske demiş olayım.  Sonra işte öp... duraksadı biraz utandı.  Sonra işte siz beni öpmüş olun. Ve ondan sonra itiraf etmiş olalım. 
Bora : Benim dediğim gibi oldu. Tamam bunda anlaştık. Barış ve Burcu bizi soru yağmuruna tutacak zaten.
Derya : Temas konusunda?
Bora: Birileri varken sevgililer nasıl yapıyorsa onu yapacağız.  Sarılma , gülüşmeler, el elle tutuşmak ve işte öpücük gibi .
Derya : Fazla abartmak yok bu konuda sınırlarımı zorlayacağım.
Bora : Emin ol bende abartmak istemiyorum .

Şimdiki Zaman

Handan : Ne?!!! Diyebilmisti üzerinde ki şoku atlatıp .
Dündar: Bora sen ne diyorsun ?
Handan: Derya neler oluyor?
Derya: Ablacım gördüğün gibi Borayla sevgiliyiz. 
Can bir şeyler diyordu ama Ela onu susturdu . Ablasına hayranlıkla bakıyordu. 
Ela : Tebrik ederim ablacım.
Selin sinirlenip yerinden kalktı. Benan'da onun peşinden.
Bora sakindi masaya doğru yaklaşıp Derya' nın sandalyesini çekti. Sonra kendi yerine oturdu. Melek ve Nisa duydukları ve gördüklerinden sonra servis açmayı unutmuşlardı.
Bora: Servis için bekliyoruz.
Melek : Aaa tabi Bora bey.
Nisa hemen Derya'nın servisini yaptı. 
Masa da sadece Derya ,Bora ve Ela yemek yiyordu.

Çalışma  Odası

Dündar:  Sen ne yapıyorsun ?
Bora : Ne yapıyorum?
Dündar:Bora bu sevgili durumu nedir ? Derya kim farkında mısın?
Bora : Evet babamın yeni eşinin kardeşi. Yoksa değil mi ?
Dündar sinirlerine hakim olmaya çalışıyordu.
Dündar: Bora her ne yapmaya çalışıyorsan vazgec . Sonucları kimse için iyi olmaz.
Bora : Baba sen beni ne için tehdit ediyorsun?
Dündar: Tehdit değil bu uyarı.
Bora babasının bakışlarını hiç begenmemisti .
Bora : Konuşman bittiyse çıkıyorum ben.

Çocukların Odası

Ela : Abla valla senden hiç beklemiyordum. Hep böyle tek başına kalacaksın sanıyordum. Hatta sanırım ilk aşkın mı oluyor Bora eniştem ? Bora enişte.  Ne güzel oldu dimi?
Handan : Ela biraz susar mısın? Derya bu durumu açıklayacak mısın?
Derya : Ne durumu? Sevgilim olması mı? Sende mi şaşırdın.  Kalbime engel olamadım ablacım.
Handan : Derya bak bu iş olmaz. Bora Dündar'ın oğlu . Sen
Derya : Ben ? Niye sustun . Ben senin kardeşinim dimi.
Handan : Derya lütfen beni sinirlendirmek için böyle saçma bir şey yapma.
Derya : Seni sinirlendirmek mi ? Niye ben aşık olamaz mıyım? Birinin elini tutamaz mıyım ? Benim kalbim yok mu ?
Handan : Onu demiyorum Bora senin sandığın kişi değil.  Onu tanımıyorsun bile.
Derya : Niye sen Dündar ' ı çok mu tanıdın hemen evlendin.
Handan:  Lütfen bunu dışarıda konuşalım .
Derya'nın telefonu çaldı.
Derya: Efendim Aşkım. Evet yukarıdayım.  Tamam vedalaşıp geliyorum.
Handan : Derya konuşalım lütfen 
Derya : Bora bekliyor.
Can'ı öpüp odadan çıktı.
Evden çıkınca derin bir nefes verdi. Sanki bütün yaşananlar boyunca nefesini tutuyor gibi hissetmisti. Bora onu arabanın yanında bekliyordu. Biraz önce ki konuşmayı hatırladı.  Aşkım demişti.  Çok utanıyordu ama annesini inandırmak zorundaydı.
Ona doğru yürümeye başladı, yaklaşınca Bora kollarını açtı. 
Bora (Sessizce) : Bize bakıyorlar dedi. YÜzüne bir de gülümseme ekledi 
Derya Boranın kolları arasında buldu kendini.
Bora : Bize bakmaya devam ediyorlar .
Deryanın sırtını sakinleştirmek ister gibi okşuyordu . Geri çekildi ve Deryanın yüzünün avuçlarının içine aldı.
Bora : Şuan sana gecicek bunlar dediğim an olması lazım sanırım.
Sonra geri çekildi. Deryayla birlikte kapının önüne gelip . Kapıyı Derya için açtı. 
Derya yalandan da olsa biraz önce ki yakınlaşmanin etkisinde kalmıştı .  Evden uzaklaştılar .  Arkada onlara bakan meraklı gözler bıraktılar.

Bora sessizliği bozan oldu " Yüzlerini gördün mü? Özellikle babamın ?"
Derya : Hepsi aşırı şaşırdı.  Beklemiyorlardı tabi.
Bora : Sinir oldular .
Derya : Annem onu tanımıyorsun dedi .
Bora : Babamda kim olduğunu biliyor musun dedi. İtiraf edecek gibiydi.
Derya : Yemek yemediler dedi güldü.
Bora : Yazık aç kaldılar dedi o da güldü.
Derya ciddi ifadesine geri döndü: Selin ile konuştun mu ?
Bora : Bu durumda o çok etkilecek ama ilerisi için yapmalıydım.  Sakinleşti biraz .
Derya : Seni çok seviyor. Babasından sonra senin böyle bir sey yapman ona ağır gelecek.
Bora : Evet maalesef . Sende iyi ablasın  ama sanırım Ela bu durumu kabul etti.
Derya : Evet sanırım sadece o var.
Telefonu çaldı.
Burcu'ydu arayan.
Derya :  Canım
Burcu : Derya çabuk Ela'nın söylediklerini açıkla.
Derya : Burcu'cum sana gelicem o zaman konuşalım mı?
Burcu :  Tamam bekliyorum bakalım.
Derya : Ela hemen yetiştirmiş.
Bora : Onu ikna edebilecek misin ?
Derya : Ederim. Ben şurada ineyim. Otobüsle giderim.
Bora : Derya olur mu öyle şey.  Sen artık benim sevgilimsin.
Derya Bora'ya doğru döndü.  Ne diyor bu der gibi baktı.
Bora : Yani yalandan da olsa sevgilimsin.  Kim sevgilisini otobüse bindirir. Kimse inanmaz bize.
Derya : Niye sevgilisi olan herkes arabaya mı biniyor?
Bora : Hayır ama benim arabam varken.
Derya : Tamam anladım. Zaten az kaldı.  Şu ilerde ki sokak . Orada zaten Burcunun evi .
Sokağın başında durdu . Burcu kapıda onu bekliyordu.
Derya : Off kapıya çıkmış işte gördü.
Burcu el salladı.
Bora: O zaman vedalaşarak gitmen lazım.
Derya : Görüşürüz.
Bora : öyle değil.  Yaklaş bana doğru.
Derya Boraya doğru yaklaştı.
Bora iki yanağına da öpücük bıraktı. 
Bora : İşte böyle.
Burcunun ağzı açık kalmıştı gördükleri karşısında.
Derya : Bunu yapmak zorunda mıydın?
Bora : Evet.  Güle güle diyip yalancı gülümsemesi ile Burcuya baktı.
Derya indi Burcuya doğru yürüdü. Şimdiden başına gelecekleri tahmin edebiliyordu. Bitmişti.

Sabah

Derya kapıda onu bekleyen Bora'nın arabasına bindi.
Bora : Günaydın
Derya : Günaydın.  Hep böyle mi olacak?
Bora : Ne böyle mi olacak?
Derya : Beni alacak mısın?
Bora : Evet . Dün nasıl geçti?
Derya : Burcu mu ? Zor oldu ama ikna ettim.
Bora : Bende Barışı ikna ettim. İşyerinde de duyulur yakında  haberin olsun.
Derya : Evet herkes başka bakacak . Sinir bozucu .
Bora : Boşver takma onları. Biz sadece oyuna ve sonuçlarına odaklanalım.
Derya : Tamam denerim.

Şirket

Derya ofise geldiğinden beri işinin başından kalkamamıstı.  Aslında işle uğraşmak iyi gelmişti.  Telefonuna bakınca cevapsız aramaları gördü . Ela ve annesi aramıştı. Can'a bir sey mi oldu diye korktu. Hemen aradı annesini .
Handan : Derya nerdesin ?
Derya : Ofisteyim .
Handan : Bende şirkete yaklaştım aşağıya in konuşmamız lazım.
Derya: Ne oldu?
Handan : Hadi in.
Derya telefonu kapatıp ceketini alıp çıktı. Handan gelmisti .
Derya: Ne oldu ?
Handan : Şurada bir cafe var oraya gidelim konuşalım.
Derya: Burada konuş.
Handan: Olmaz hadi.
Derya : Gelmiyorum ben. Can'a bir sey oldu sandım. Sanırım başka bir şey ya burada söyle ya da ben gelmiyorum .
Handan : Tamam o zaman sen bilirsin. Bora hakkında sana söylemem gereken bir şey var.
Onu iyi tanımıyorsun.
Derya : Ne biliyorsun Bora hakkında? Sen mi tanıyorsun Bora'yı.
Handan: Bora ve Füsun'un bir ilişkisi varmış.
Derya duydukları karşısında afalamıstı.
Derya : Füsun mu ?

                   BÖLÜM SONU

Sonunda yeni bölümü yayınlayabildim.  Umarım beğenirsiniz.