3

1.4K 93 14
                                    

Duman- her şeyi yak
Multi Pars
Bu arada multiler gözükmüyor mu
Çokça sevgilerle ballarım

Huzur zor bulduğumuz ama kaybetmesi bir saniye alan bir kavramdı

Duyduğum sesin üzerimdeki etkisi hala gitmemişti. Ve ben bunun neden olduğunu biliyordum. Bu annemin üzerimde bıraktığı etkiydi.
Ben yedi yaşlarındayken vefat etmişti annem. Dindar bir kadındı. Tesettürüne namazına dikkat ederdi. Sürekli beni islam fıtratı üzere yetiştirmek isterdi. Hatta bu babamla aralarında sürekli bir kavgaya sebep olurdu.

Yemek yemeden önce bismillah dedirtirdi. Suyu oturarak üç yudumda iç derdi. Kısacası o iyi bir müslüman ve anneydi. Babam ise dinle alakası bile olmayan bir kimseydi. Her ne kadar istemese de anneme olan sevgisinden dolayı pek karışmıyordu.

Annem gidince ise, her şey alabora olmuştu sanki. İngiliz dadılar tarafından büyütülmüştüm ve dini tek bilgim annemden kalan bir iki anımdı. Bu duyduğum seste onlardan biriydi.

Sahi ben ne ara ezanı unutacak hale gelmiştim? Neden içimdeki boşluğun manevi sebeplerini düşünmemiştim?

Kafamın içine mermi gibi saplanan düşünceler eşliğinde, panikle bara girdim ve kalktığım yere geri oturdum. Çocuklar masalardan birine oturmuştu fakat onları umursamadım.

Unutmam lazımdı. Annemi, onun dinini, bana öğrettiklerini, hepsini unutmam lazımdı. Boştu bu işler. Babamın hep dediği gibi.. din yoksul halkların manevi duygularını sömürmek için üretilmiş bir sistemdi. En azından insanlar bu şekilde kullanıyorlardı dini.. ticari bir unsur olarak. Sahi öyle miydi?
Gerçek olarak kabullendiklerim şeyler şu an hiç doğru gibi gelmiyordu.

Düşüncelerin kafamda gezinmesi rahatsız etti içimdeki benliği. Her zaman yaptığı gibi kaçtım.
Barmene sert bir karışım yapmasını emrettim. Ters ters bakıp önüme bir şeyler koydu. Ne olduğunu sorgulamadım. Koyduğunu içtim. Sertti. Fakat yeterli değildi. Aynısından istedim. Bu birkaç kez tekrar etti. Üşüdüğümü hissediyordum. Annem nerdeydi ki? Ölünce her yerin çok güzel olduğu bir yerin varlığından bahsetmişti bir kere. Cennetti sanırsam adı. Oradaydı kesin. Peki beni niye bu cehennemde bırakmıştı?

Yanıma gelen bedenle birlikte kasıldım. Nazlıydı. "Pars sen iyi misin? Durmadan içiyorsun bir sorun mu var?"

Başımı olumsuz anlamda salladım. Pes etmeyip elinin tersinin alnıma koydu. "Pars sen yanıyorsun! Ve hala içiyorsun burada."

Kendimi geri çekip temasını kestim. "İyiyim ben."

Aklıma annemin ateşimi öpmek için alnımı öptüğü geldi. Doğal ateş ölçer derdi buna.

"Ya ne iyisi saçmalama! Hemen gidiyoruz buradan!"

Yerimden gürültüyle kalktım. "Tamam nazlı gidiyorum. Ama tek başıma."

Bakışları panik doldu. "Saçmalamasana! Alkollüsün kaza-"

"Nazlı!" Diyerek kestim sözünü. Bu düşünceli hallerinden sıkılmıştım. "Darlama beni gidiyorum diyorum. Bu kadar karışamazsın bana."

Ayağını yere vurarak yeni bir itiraz cümlesine hazırlanıyordu ki fırsat vermeden tezgaha yeterli miktarda para bırakıp mekandan ayrıldım.

İçtiğim alkolden midir, yoksa annem ile olan anılarımı hatırladığımdan mıdır bilmiyorum, yolda epeyce üşümüştüm.
Ama o ses hala aklımdan çıkmıyordu. O manevi huzur, tamamlanma hissi.. gerçekten nefesim kesilecek sanmıştım. Fakat bu imkansızdı. Babam annemden sonra kaldıramazdı bunu.

Yeşil Gözlü KuğuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin