11

992 81 14
                                    

Teoman-Bana öyle bakma
oy yorum yapan ellerinizi ıstırırım💘

Bazen bir yanlış en doğru şeyden bile güzel olabiliyordu.

Vücudumu sarmalayan soğukla birlikte gözlerim kendiliğinden açıldı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Vücudumu sarmalayan soğukla birlikte gözlerim kendiliğinden açıldı. Soğuktan titreyerek ayağa kalktım ve üşümemin sebebini farkettim. Üzerimde nerdeyse bir şey yoktu ve gece üstüm açılmıştı. Eh, bu durumda hasta olmam kaçınılmaz.

Valizden kalın bir kazak alıp üstüme geçirdim. Yatağa girip kalın polar yorgana sarılmam ise üşümeme hiçbir fayda sağlamadı.

Telefonumu el yordamıyla bulup saate baktım.13:45 Dersim öğleden sonra fakat şu an bunu çoksa önemseyecek bir halde değilim.

Telefondan Enes'in numarasını çevirip ve birkaç dakika boyunca açmasını bekledim. Dün otururken laf arasında birbirimize numaralarımızı vermiştik. Sanırım şu an iyi bir an.

"Efendim kardeşim?"

Enes'in samimi hitabına karşılık hapşırıyorum.

"Enes ben Pars. Sizde ilaç var mı? Ben biraz hasta olmuşum da."

"Var kardeşim var olmaz mı? Neyin var senin. Grip falan mı? Dur geliyorum ben. Öğle arasına eve gelmiştim zaten."

Aceleyle engelliyorum onu. "Yok yok, ben kapıdan alırım. Ateşim var galiba. Ateş düşürücü versen yeter."

"Yok olmaz öyle. Dua da evdeydi biz bir gelelim bakalım sana en iyisi. Duruma göre ilaç veririz."

İşin Dua kısmını hiç düşünmediğim için kısa bir an duraksadım. Fakat ne dersem diyeyim Enes'i fikrinden döndüremezdim. Birkaç dakika sonra zilin çalmasıyla birlikte zorlukla ayağa kalkıp kapıyı açtım. Karşımda açık renk bir şalla gözlerinin rengi daha çok ortaya çıkan Dua ve Enes vardı. Salona buyur ettim.

Dua alışılmış bir işi yapar gibi nazikçe koltuğa uzanmamı rica etti. Kenarda duran Enes ise endişeli bakışlarla izliyordu.

Elindeki ateş ölçerle ateşimi ölçükten sonra ateş ölçere endişeyle baktı. "40 diyor. Ne yaptın da hasta oldun ki bu kadar?"

Bakışlarım mahcubiyetle yeri buldu. Annesi tarafından azarlanan bir çocuktum şu an.

"Üstüm açılmış. Biraz deli yatarım da.. pencere de açıktı galiba.. dalgındım gece de biraz. Aklımdan çıkmış.."

Tabi gece üstümde bir şey olmaması etkeni de vardı ama bunu söyleyemezdim.

Tansiyon aleti ile tansiyonumu da ölçerken bir an nefesim kesiliyor sandım. Ufacık da olsa teni tenime değince tenime iğneler batmış gibi oluyordu. Adını bilmediğim birkaç aletle daha bir şeyleri ölçtükten sonra ciddiyetle konuşmaya başladı.

"Ateş düşürücü var bizde. Onu getiririm birazdan. Biraz grip olmuşsun. Tok karnına günde bir kez içsen yeter. Tekrar kötüleşirsen de içebilirsin."

Yeşil Gözlü KuğuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin