+Köprüyü geçene kadar ayıya dayı diyoruz.
-Sen bu halinle hangi köprüyü geçiyorsun acaba?
+Doğuracağım ben, 7 ay bekleyemem.
-Umarım doğru hesaplamışsındır.
+Sevdim bir genç kadını, ansam onun adını... Her şey beni ona bağlar, kalbim durmadan ağlar...
-Aşkım hiç sönmeyecek.
+Gitti o dönmeyecek... Uzun yıllar geçse bile yaşarım hayaliyle... Kemanımla ona bir ses verebilseydim eğer...
-Hadi hadi, evde devam edersin.
+Gitti o dönmeyecek... Ansam onun adını...
-Yeter ama! Bu kadar şarkıyı aklında nasıl tuttuğunu hala anlayamıyorum.
Bu sefer Civana bakarak devam etmiştim.
+Sevdim bir genç adamı, ansam onun adını... Offf...
-Ne off?
+Ne güzel baktın yakışıklı!
-Yok artık.
+Pişt! Bir daha bak da gözümüz gönlümüz açılsın yavruuu!
-Geç istersen arabaya, camı aç, ıslık falan çal sen bana.
+Olur.
Islık çalıp çapkın bir bakış atmıştım.
-Manyak mısın sen?
+Manyağım lan! Senin manyağın... Öpeyim mi bir kere?
-Yürü git, leş gibi içki kokuyorsun zaten.
+Bir kere ya! Öyle ateşli bebek gibi bakarsan olacağı bu işte!
-Kusura bakmayın Haluk bey. Sende sus artık!
Ali:Ben artık tutamıyorum kendimi güleceğim! Al sen bunu hemen eve götür.
-En iyisi.
Civan bir anda beni kucağına alıp arabaya doğru yürümüştü. Sesli bir şekilde omzunu öpüp arkadakilere el salladım.
+Yürü be kocam, görelim şu geniş omuzlarını! Maşallah omuzları bile yakışıklı ya!
-Yeter, rezil ettin beni yeter!
Sabah eve gelmiştik. Anca uyumuştum. Uyandığımda Civan yine yoktu. Üzerimi giyinip bahçeye inmiştim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝓚𝓪𝓻𝓪𝓷𝓵𝓲𝓴𝓽𝓪 𝓟𝓪𝓻𝓵𝓪𝔂𝓪𝓷 18+ *Bitti*
أدب نسائيYaraları hala kanayan iki insan...Biri hala çocuk olan bir kız,diğeri yetişkin olmuş ama hiç büyüyememiş bir adam...Adam kızın yaralarını sara bilecek miydi? Kız adamı karanlığından çıkara bilecek miydi? "-Yaz bakalım google'a,düğün gecesi evli çift...