bölüm 1

29 0 0
                                    

Telefon çalıyordu, açan olmayınca susuyor, ardından tekrar çalıyordu.

Çalıyor... Susuyor... çalıyor....çalıyor.

"Efendim... Evet annesi benim... Ne-nasıl?... Hemen geliyorum"

Kadın hızlıca, üzerine ceketini bile almadan, kapının yanında duran çantasını alarak kendini sokağa attı.

Kızı, Yasemin okula giderken bindiği okul servisi yoldan çıkmıştı. Bir çok öğrenci yaralıydı. Yasemin'in durumu hakkında bir bilgi vermemişler, sadece yaralandığını söylemişlerdi.

Gözünden sakındığı, on altı sene her şeyini adadığı kızı, şimdi bir hastanede ne durumda olduğu belli değilken, Zehra'nın burada içi içini yiyordu.

"Abla! Abla!"

Mustafa. Kardeşi. Ama durup ona bile bakamazdı. Etrafa bakınıyor, taksi arıyordu.

"Abla dur, sakin ol. Televizyondan öğrendim. Durumu ağır olan kimse yokmuş" elini kaldırdı Mustafa, sarı bir araba önlerinde durdu. İkisi de arka koltuğa yerleşti.

"Sahran Hastanesi" dedi kadın şoföre, sonra bir an kardeşiyle göz göze geldi.

.  

"Doktor Aysu'yu çağırın, burada daha fazla uzmana ihtiyacımız var!" diye bağırdı Ali. Her yerde kan ve yaralı öğrenciler vardı. İçi acıyor, elinden gelenin daha fazlasını yapmaya çalışıyordu. Ama olmuyordu işte, herkese yetemiyordu.

"Hocam! Ali Hocam!" kendisine seslenen kısa boylu asistanın yanına gitti. Sedyede yatan on altı, on yedi yaşlarında bir kız çocuğunun karnındaki yarayla ilgileniyordu.

"Hocam 16 yaşında. Kaza yapan servis aracındaymış. Karnına cam parçası girmiş. Kanaması çok. Kan grubu 0 pozitif ancak bugün çok fazla kana ihtiyacımız oldu ve olacak gibi. Bu küçük kızında ihtiyacı var-"

"Ailesine haber verildi mi?"

"Bilmiyorum efendim ama yetkililer bütün öğrencilerin ailelerini arayacaktı." Ali, önünde yatan kızın gözlerine baktı elindeki küçük kalem fenerle.

"Ameliyathaneyi hazırlasınlar, o sırada ailesi gelmiş olur. "

.

"Kızım! Kızım nerde? Kaza olmuş.!" Zehra, kardeşiyle birlikte kendini hastanenin danışmasına zor atmıştı.

"Kızınızın adı nedir hanımefendi?"

"Yasemin... Yasemin Bayındır" masanın arkasında oturan kadın ince parmaklarını klavyenin üzerinde gezdirdi. Dikkatlice ekrana baktı ve kadına döndü.

"Şuan ameliyat için hazırlanıyor, üçüncü katta" diyerek merdivenleri işaret etti. Zehra ve kardeşi Mustafa merdivenlere doğru koştu. Her yerde yaralı insanlar, yaralı öğrenciler vardı. Zehra, göz yaşlarına hakim olamadı. Bu kadar çocuğu böyle görünce içi acımıştı. Yardım etmek istemişti ama önce kendi kızının durumundan emin olması gerekiyordu.

Üçüncü kata çıktığında pek kalabalık olmayan koridorda Yasemin'in en yakın arkadaşı Ceylan'ı gördü.

"Ceylan!" genç kız, büzüştüğü yerden kalkmış ve Zehra'ya sarılmıştı sıkı sıkı.

"Haberi alır almaz geldim. Şimdi ameliyata alacaklar. Doktoru bilgi verdi" O sırada koridordan gelen Doktor Ali'yi gördü Ceylan ve hemen Zehra'dan ayrılıp o tarafa döndü.

"Ali Bey, Yasemin'in ailesi geldi. Durumu hakkında bilgi verebilir misiniz?" Ali, üzerinde yavru köpek resimleri olan bonesini bağlayarak hasta yakınlarının yanına geldi.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: May 23 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Beni Hatırladın Mı?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin