B40

1.3K 99 93
                                    

okumalar niye düstü lan adamı hasta etmeyin

all the things she said-t.A.T.u

o günün yarınının akşamı (keremlerin evi)

"Konuşsana lan!" diye sesini yükseltti Suat. Derdi neydi böyle Allah aşkına!?

Kerem, sevgilisini şu ankinden daha sinirli görmüşlüğü vardı ama bu sefer ki sinirini o bile çok anlamsız bulunuyordu ve omuzlarından tutmakta zorlandığı sevgilisine bağırdı. "Dur artık!"

Kerem yavaştan Yağız'ı kabul etmişti ama Suat bir türlü ısınamıyordu bu çocuğa. Bir de bu olanlar Suat'ı kışkırtmıştı. Öyle büyüktü ki Hasan'a olan nefreti... hepsini suçu olmayan Yağız'dan çıkartmak için yerinde tepiniyordu şimdi.

"Çıksın Ufuk'un arkasından!" dedi Suat, Kerem'in yüzüne daha sakin tuttuğu sesiyle fakat başını tekrar çevirip bağırmaya devam etti. "Kolay geldi değil mi orada durmak. Baksana yüzümüze!" dediğinde Ufuk ne yapacağını bilemezcesine olanları izliyordu. Karşısında çocukluğundan beri tanıdığı her zor anında yanında biten abisi, arkasında tişörtünü sıkı sıkıya tutmuş sevgilisi vardı.

Yemeğe zorla oturtulduktan sonra Hasan, Yağız ile özel bir görüşme yapmak istediğini söylemişti. Başta Ufuk ve diğerleri buna engel olsa da Yağız'ı zorla yanlarından almıştı. Saatlerce odadan çıkmayan Yağız çıktıktan sonra beti benzi atmış hatta ağlamaktan kızaran gözleri ve dudaklarıyla geri dönmüştü yanlarına.

İçeriye Suat'i bile almamıştı, Hasan.

Suat'ın öfkesi tam olarak bu yüzdendi. Hasan salak biri değildi. Anlamıştı içlerinde köstebek olduğunu hatta bu köstebeğin Kerem ile yakın olduğunu da anlamıştı çünkü her baskın sonrasında Kerem de olay yerinde bitiyordu.

Ufuk"Abi biraz sakin mi olsan? İlk önce konuşalım. Dur artık." dedi.

"Ne duracağım lan." Kerem, Suat'ı her gürleyişinde öne savrulmasından dolayı artık elleri ağrımaya başlamıştı.

Ufuk'ta artık yavaştan sinirlenmeye başlıyordu çünkü şu an yaptığı yargısız infazdı! İlk önce Yağız'ı dinlemeleri gerekiyordu.

"Suat abi! Bağırmayı kes." dedi. Ufuk sessizleşmeyen Suat'a doğru adımlayınca aralarına Kerem girmişti. "Sakin olun lan." dedi.

Ufuk Arkasına dönüp Yağız'ın yüzünü elleri arasına aldı. Ağlamadığı için içi huzurla dolmuştu. "Anlat bize yavrum ne oldu orada?"

Yağız hiçbir şey diyemedi uzunca. Suat tekrar bağırdı. "Ötmüş işte her şeyi babasına!"

Yağız başını sağa sola sallarken gözleri doldu. Ufuk'un yanaklarındaki elleri üzerine elini koydu. "Hayır, yemin ederim söylemedim."

Ufuk başını salladı ve Yağız'ı sakinleştirmek istercesine gözlerine baktı. Alnına dudaklarını bastırıp alnını alnına bastırdı. "İnanıyorum sana, kimseye inandırmak zorunda değilsin. Sakın ağlama yavrum." dedi. Yağız, Ufuk'un sözleriyle rahat bir nefes aldı. Korkmuştu, inanmaz diye korkmuştu.

Kerem'e doğru döndü Ufuk. "Biz eve gidiyoruz." dedi. Kerem hemen lafa girdi. "Oğlum dur lan! Bekleyin konuşalım. Gitmeyin böyle." dediğinde Ufuk başını salladı. "Olmaz. Yağız'ı görmüyor musun? İlaçlarını da almadı zaten. Sizin kuklanız edemem sevgilimi." dedi daha önce demesi gerektiği şeyleri.

Bok vardı zaten gideceğim diye tutturdum. diye düşündü Ufuk.

Kendini suçluyordu.

BARBAR | GAY -tamamlandıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin