Önceki bölüm
Bir odadan yaşlı bir adam çıktı. Bu hayal kırıklığı hisseden kıdemliydi. Gu Langan'ı görünce yüzünde tuhaf bir ifade belirdi.
Aynı şekilde Gu Langan'ın da yüzünde tuhaf bir ifade belirdi..
.
.
.
.
Gu Langan, bu adamı ilk bu dünyaya geldiği sırada diğerlerinin arasında görmüştü. Etrafını bir çok adam sarmıştı..Kıdemli de tuhaf bir şekilde baktı ve konuştu.
-Sen yaklaşık iki hafta önce gelen hazine değil misin? Görünüşün biraz değişmiş..
Gu Langan, bu adamın onu nasıl tanıdığını anlayamadı. Sadece başını salladı ve onayladı.
-Evet benim. Peki sen? Nasıl tanıdın beni?
Yaşlı adam, hafif bir şekilde gülümsedi ve konuştu.
-Benim gözlerim auraları görür. Herkesten farklı bir auran olduğu için seni tanıdım. Fakat senin başka bir tarikatta olman gerekmiyor muydu? 1 yıl onlarda kalacaktın. Neden kaçtın?
Gu Langan, alaycı bir şekilde sırıttı. Madem işler bu noktaya gelmişti...o zaman yararına kullanacaktı.
-Ah, kaçtım çünkü beğenmedim. Bir de kötü muamele gördüm.
Qing Gui Ren, olanlardan pek de bir şey anlamamıştı. Fakat kıdemlilerin yaklaşık 2 hafta önce yıldırımların çıktığı bir yere gittiğini biliyordu.
Yaşlı adam, merakla sordu. Gerçekten de şans ayaklarına kadar gelmişti.
-Nasıl bir muamele? Daha da ayrıntı ver de sana yardım edelim. Yalnız..senin ejderha ve elf melezi olduğunu sanıyordum. Fakat...öyle görünmüyorsun.
Gu Langan, şaşırmıştı. Bunu nasıl bilebilirdi ki? Demek tarikatlar arasında laf hızlı yayılıyordu. Bir şekilde öğrenmişlerdi demek ki.
-Evet ejderha ve elf olduğumu söyledim. Doğruyu söylemek gerekirse deney ürünüyüm. Sadece iki ırktan oluşmadım. Siz insanlar...çok sinir bozucusunuz! Bilip de ne yapacaksın ki? Boktan adalet mi arayacaksınız?
Gu Langan da bir zamanlar insandı. Kendisinden iyi biliyordu. Bu hayatta en çok insanlara güven olmazdı.
Herkes, Gu Langan'ın deney ürünü olduğunu duyunca şaşırmıştı. Oldukça korkunç bir deney olmalıydı. Yine de herkes merak ediyordu. Gu Langan, tarikattan kaçacak ne yaşamıştı?
Qing Gui Ren, hemen merakla konuştu.
-Söyle de bilelim. Bir bakarsın sana yardım ederiz.
Gu Langan'ın gülümseyen yüzü buz gibi oldu. Sa Jin'i rahat bırakmıştı ama ona hala sinirliydi. Daha fazla uğraşmak istemiyordu. Pişmanlıkla yaşamalıydı o!
-Ne gibi? Tecavüz olabilir mi?
Gu Langan'ın ağzından dökülen kelimeler herkesin kulaklarına girdiği anda donup kaldılar. İşte bu rezillikti! Sinirlerinin bozulduğunu hissettiler. Bu en iğrenç suçlardan biriydi.
Her tarikatta bir bozuk yumurta olurdu. Belli ki bu kişiler de bu şekilde düşünmüştü. Ayrıntıları ile bilmiyorlardı onlanları.
Gu Langan, hemen devam etti konuşmasına. Daha fazla bu konuları uzatmak istemiyordu.
-Boşverin. Adalet aramanıza gerek yok. Beni kendi halime bırakın. Sadece normal bir öğrenci olmak istiyorum.
Qing Gui Ren, bir şeyler diyecek gibi oldu ama açtığı ağzını kapattı.. Ne düşüneceğini ya da ne yapacağını bilemiyordu. Üzülmüştü ama...bu işte bir tuhaflık da hissediyordu. Sadece neler olduğunu konduramıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The second life of evil! {BL}
FantasíaBaşka bir boyutun en şeytani varlığı bir deney yaptı. Sayısız kan ve ceset kullandı. Sınırlarına gelmiş şeytani varlığın bir amacı vardı. Tanrılardan bile üstün bir varlık olmak istiyordu! Deney başarıyla tamamlandı! Bu kitap bir kötülüğün deneyimd...