OYUN

94 6 2
                                    

"Dostum bu kitaplar..."
Elinden bir kitabı daha aldım
"Ov şunun kapağı baks..."
Bir diğerini daha...Bu çocuk pes etmiyordu.
"Ama bi..."
Tam elinden tüm kitapları aldım derken birden beklenmedik bir şekilde sarıldı ve devam etti:
"Ya kitapları elimden almayı sonlandırırsın ya da bu tuhaflığa devam ederim!"
Gözlerimi iri iri açıp suratına baktım.Devasa burun delikleri şoktan açılmıştı.Bu kitapları benden daha çok önemsediği belliydi.Yada hiperaktif bir maydanoz olduğu içindi...Ikisi de olabilir.
"Tamam Rodny,sen kazandın." Dedim bıkkın bir sesle.Küçük bir sevinç nidası atıp beni fazla adeleli kollarından kurtardı.
"Otur." Dedim emredici bir sesle. Aynı anda yere çöktük.Kitapların kapaklarından içeriklerini anlıyabiliyordum artık.Ezbere bir şekilde katagorilerine göre grupladım.Rodny yerinde sallanıp"hadi,hadi" diye sayıklayıp duruyordu.Son ve önemli olduğu kadar tehlikeli olan kitabıda ayrı bir "asla kaybolmamalı" katagorisine koyarak dizmeyi tamamladım.Kollarımı bağlayıp arkama yasladım.Rodny tahmin ettiğim gibi en tehlikeli olan kitaba öncelik tanıdı.Bela bu çocuğu çekiyordu.Ufak bir hayal kırıklığıyla bagırdı.
"Nalet olsun,bu hangi dil!Eski dinazorca mı?"
Gözlerimi devirerek
"O bir cadı kitabı.Cadılar biz puritanlar anlamayalım diye birçok yazı dili kullanmışlar"dedim vee tahmin ettiğim gibi soruların ardı arkası kesilmedi.
"Dostum öncelikle siz bir avcısınız.Tek gözlü bir canavarmış gibi kendinden bahsetmekten vazgeç.Ve ikinci olarak bu kitabı aranızdan biri gerçekten okuyabiliyor mu ve okuyabili..."
"Yavaş gel Rod!"derin bir nefes aldım"Şimdi beni iyi dinle.Şuan sana her ne anlatırsam onla yetinmek zorundasın.-itiraz eder gibi oldu-Hayır Rodny!Ya bu ya da hiç."
Kısa bir süre bu sözlerimi kafasında tarttı."Pekala dostumm.O halde bana bildiğin herşeyi anlatmak zorundasın yoksa rüyalarına girerim!"Ahh takıntılı çocuk.Şimdi nereden başlıyacaktım?Gözlerimi uzakta belirsiz bir noktaya odakladım.
"En başından başlıyacak olursak ki bu kitapların yarısı tarihle ilgili,kurucumuz ve benim büyükbabam olan Mathew Hopskin bir avukattı.Avukatlık eğitimini bitirdikten sonra baş rahip oldu ve göreve başladı.İlk avcılar genellikle rahiplerdi.Kendilerince yöntemleri vardı.Bu yöntemler insani olmadığı ve cadıların varlığının sadece bir hayal ürünü olduğu ileri sürüldüğü için bu meslek gizli olarak sürdürülmek zorunda kaldı.Bir bakalım...İlk cadıların Sarah Good,Sarah Osburn ve Tituba olduğu ileri sürülür.Bu üçünün arasından en tehlikeli olan Tituba'ydı...Üçününde en sonunda öldüğü söylenir.Ama bazı söylentilere göre Tituba'nın şeytanla anlaşması vardır, bu yüzden ölü süsü verilmiştir.Ve bir gün puritanları yok etmek için geri geliceği söylenir.Şu dillere gelicek olursak,avcıların cadılara uyguladıkları yöntemler sonucu yine cadılardan öğrenilmiş şeyler arasında.Evet.Anlatıcaklarım bu kadar."dedim.Daha fazlası Rodny'i tehlikeye sokardı.
Rody sanki bir korku filmi izlermişçesine kucağındaki yastığa sarılmış, beti benzi atmış şekilde bana bakıyordu.En sonunda ağzının içinde bir küfür savurarak
"Dostum!Şu Tituba denen kafa yemiş cadı gerçekten size birşey yapabilir mi?"
"Evet.Eğer 400 sene önce yaşasaydık."dedim ve güven verici bir şekilde gülümsedim."Sadece bir rivayet, eminim öldüğünden emin olana kadar Tituba'nın başında beklemişlerdir."
Rodny derin bir nefes aldı ve eline aldığı tehlikeli kitabı açtı.Birden sessizleşmişti.Avcı olduğumu öğrendiği zamanda böyle durgunlaşmıştı.İkimizde birbirimizi kardeş olarak görüyorduk.Kan bağımız ve ten rengimiz aynı olmasada gerçek bir kardeşten daha yakındık.Bu yüzden bana birşey olabiliceğinden korkuyordu.Ama bu olmucaktı.Bunu en yakın zamanda ispatlıyacaktım.
Rodny sonunda sessizliğini bozarak bana bir sayfa gösterdi."Bunları okuyabiliyordun değil mi?"
Kitabı elime aldım.
"Evet.Sanırım bir diriltme ayini."dedim.Kafamı kaldırďığımda Rodny'i bana bela öncesi 32 diş gülümsemesini atarken buldum.
"Rodny olmaz!Asla!İmkansız!Bu gerçekleşmiyecek"
Rodny elimdeki kitabı hızlıca alarak
"Bu bir cadı kitabı değil mi?Peki,şimdi aramızda cadı olanlar elini kaldırsın"biraz bekledi."Yok mu?Pekala o zaman bu diriltme şeysini biz yaparsak bir metafor olucaktır."
Rodny'nin üstüne atladım.O kitabı başta ortaya çıkarmak hataydı.Rodny iyi bir güreşçiydi ve kendimi 5 saniye içinde yerde yatarken buldum.Doğrulduğumda Rodny seksen yaşında gazete okumaya çalışan yaşlı bir adam gibi kitaba bakıyordu.Derin bir nefes alarak
"Eğer nefes darlığım olmasaydı o kitap şuan bendeydi."dedim kendimi savunarak.
Rodny ilgisiz bir şekilde"Aha tabiki.Şimdi bana bunları çevir."dedi.
"Hayır.Rodny anlamıyorsun.Bu gerçekten tehlikeli olabilir."
Gözünü kitaptan ayırmayarak
"Avcı olduğunu söylediğin günü hatırlıyor musun?Hiç birşeyin tehlike içermediğini ve sana birşey olmucağını söylemiştin."Kaşlarını kaldırarak bana baktı."Yoksa tehlikeli bir durumun olduğunu mu söyledin?"Cevap vermedim."Bak Sky biz kardeşiz değil mi?Tehlikeli bir duruma girmeni istemem.Anladığım kadarıyla bu bir cadı kitabı ve biz cadı değiliz.Hadi amaa.Biraz eğlenicez o kadar."
Derin bir nefes aldım.Evet.Tehlikeli bir durumun olmadığını göstermem gerekiyordu.İstemsiz bir şekilde"Ver kitabıda ayin için ne gerekiyor bakıyım"dedim.Rodny yine 32 diş gülümsemesini atarak kitabı bana uzattı.
"Pekala.Bir dakika.Ayin için üç kişi gerekiyor.Bu ayin gerçekleşmicek dostum üzgünüm"dedim.Ev-vet zafer benimdi.
"Aslında dostum...Aklıma biri geliyor"dedi.Biraz düşündüm.Ah!
"Hayır!"
"Evet!"
"Hayır Rodny onu bu işe, oyuna, metafora her neyse sokamayız"
Telefonu eline aldı."Çalıyorr"dedi.Ahh suratının ortasına yumruğumu geçirmek istiyordum.
10 dakika sonra Amanda kapıdaydı.Gece kulübüne gidermiş gibi giyinmişti.Yüzünde kızgın bir ifade vardı.
"Umarım beni bu saatte çağırmanızın iyi bir nedeni vardır."

İncarnateHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin