Cinsiyetsiz ve Sulh Sırdaşlığı

BÖLÜM 17

BÖLÜM 17

CİNSİYETSİZLERİN TARİHÇESİ

Sabahın ilk saatleriyle birlikte Olivin bizi ormana götürüyor. Koşmamızı söylüyor, ritmik adımlarla tek sıra halinde koşuyoruz.

'' Daha hızlı koşun.'' Diyor. Daha hızlı koşmaya çalışıyorum fakat birkaç koşar adımdan sonra nefes alışlarım düzensizleşiyor ve bir süre sonra şakaklarım zonkluyor.

Bir saatlik koşuşturmanın ardından '' Çok yavaşsınız ve çok dayanıksızsınız.'' Diyor Olivin.

"Evet, yavaş cinsiyetsizler. Tembeller." Diyor şakşakcı. AH... diyorum içimden şakşakcı yine burada. Şakşakcının alkış sesleri zihnimi oyarken,

"Daha hızlı koşun.Ben gelene kadar durmadan koşun." Diye emrediyor Olivin ve şakşakcıya aldırış etmeden yanımızdan uzaklaşıyor.

Hareketsizliğin bizi körelttiğini anlıyorum. Çünkü üst sınıf da ki cinsiyetsizler ışık hızında hareket ediyorlar ve saatlerce dayanıklı olarak kalabiliyorlar.

Şak! Şak! Şak!

"Beceriksizler , beceriksiler koşmayı bile bilmiyorlar." Diye homurdanıyor şakşakcı. Patika boyunca etrafımdaki insanlara aldırış etmeden koşuyorum.

"Hey! Köyün delisi?" Diyor Akik ukala tavrıyla.

"Evet, evet ben bir deliyim. Ben bir deliyim."

" Neden gidip başka yerde çıldır mıyorsun? Şakşaklarını duymak istemiyoruz!" Diyor Akik.Akik'in yanında iki cinsiyetsiz daha var , cinsiyetsizlerin bileğinde Lapis ve Azurit yazıyor.

Lapis ve Azurit küstahca şakşakcının üzerine yürüyüp, şakşacıyı itekliyor ve şakşakcı yere düşüyor. Derin nefes alıp düşünüyorum. Şakşakcı, gürültü kirliliğine neden olan ve insanları negatif yönde etkileyen bir deli olsada ona zarar vermek kesinlikle doğru bir davranış olmaz.

" Onu rahat bırak Akik!" Diyorum. Sesim düşündüğümden daha kararlı çıkıyor.

"Bak sen! Onu rahat mı bırakayım?" Derken Akik'in yüzü buruşuyor.

" Evet!" Diyorum tekrar kararlıca.

" Kavga mı istiyorsun zavallı Sinek? Gel ve şakşakcıyı elimden al.Yardımsever Ametist." Diyor Akik ve şakşakcıyı kolundan yakalayıp kaldırıyor, ardından boğazına sarılarak şakşakcının nefes almasını engelliyor.Bütün cinsiyetsizler etrafımıza toplanıyor ve kendimi bir dairenin ortasında buluveriyorum. Hiç kimse Akik' in yaptığı cürretkar davranışa dur demiyor. Sarı gözlü çocuk," Sakin ol Ametist." Diyor. Sarı gözlü çocuğun siması gri ruh eğitimi dersinde görmüş olduğum bir sima. Onu tanıyorum. Bu Topaz.Sakin olmayı deniyorum fakat bu konuda oldukça başarısızım.

Kavga etmek bana göre değildi, daha önce hiç kimseye saldırmamıştı ama yinede Akik' in,şakşakcıyı Cinsiyetsizler içinde küçük düşürmesine ve ona zarar vermesine müsaade etmeyeceğim. Yutkunuyorum ve sarı pelerinimin kollarını yukarıya doğru sıyırıp saldırı için hazırlanıyorum. Jade, gözlerime dikkatli ol dercesine bakıyor.

"Dur!" Diyor şakşakcı tam o sırada zorlukla nefes alarak. Gırtlağından çıkan sesi " O kötü biri. Seni kışkırtmaya çalışıyor.Saldırma!"

Akik, daha çok sıkıyor şakşakcının boğazını. Şakşakcının yüzü kızarıyor, gözleri yuvalarından fırlayacakmış gibi duruyor. Şakşakcıya acıyorum ve daha fazla acı çekmesine izin vermiyorum. Akik'in üzerine doğru yürümeye başlıyorum fakat şakşakcı, Akik'in karnına öyle bir dirsek indiriyor ki Akik'in ciğerlerinde bulunan hava bir anda boşalıveriyor.