Yememişti.
Şimdi ben, zargana ve teyze oturma odasında otururken aklıma bin bir türlü yalan geliyordu. Zaten eğer benim gibi bir insan yalan söyleyemiyorsa hayatta kalması pek olası değildi.
Bir an gerçekten suyum geldi bile demeyi düşündüm ama teyze hala bana içinde kötülük barındırmayan bakışlarıyla bakınca vazgeçmiştim.
Zargana beni ensemden tutup odaya çekiştirdiğinde kaçmak üzereydim, ama zorlana zorlana içeriye çekmişti iri bedeniyle.
" Size yalan söylemedim, sadece yanlışınızı düzeltmedim. Bana kızım kızım deyip durdunuz üzerine hamilesin dediniz ben bir şey yapmadım."
Üçümüz el el üstünde oturup birbirimize bakarken etrafta zargananın kalın nefes sesi yankılanıyordu. Boynu bile uzun ince boru gibiydi, sesinin boru gibi olmasına şaşmamak gerekti.
Ne olurdu ki çişini tutsaydın. Zaten çöp gibiydi ne yiyordu ki tuvaleti geliyordu.
" Anne! Bırakmıyorsun ki bu tombalağın götüne tekmeyi basıp kapıdan atayım. "
Boru sesi odada yankılanırken annesi etini çimçirdi birden.
" Kızım, sen bizimkinin kusuruna bakma biraz yabanidir o. Bu zibidi tuvalete öküz gibi dalmış."
Aynen öyle yapmıştı. Dayanamayıp çaktırmadan ağzımı oynattım.
" Zargana."
Her bunu deyişimde dişlerini sıkıyordu. Oh olsun.
" Teyzecim siz bana kızım deyince ben bozmak istemedim, teşekkür ederim evinizi açtınız bana ama ben gitsem iyi olacak."
" Hadi ya, ayakta işerken hiç belli olmuyordu kadın olmadığın. Polisi arıyorum gelip alsınlar seni. Dolandırıcı tombalak."
İskeletor uykusuzluk ve açlıktan iyice sinir küpüne dönmüştü. Neyseki üzerine bir oturdum mu icabına bakardım bunun. Şişmanlığın en çok bu yönünü seviyordum. Kolay kolay kaçırılmıyordunuz ve kurbanınızın başına oturduğunuzda nefesi kesiliyordu. Tarafımdan denenip onaylanmıştı.
Yinede tedbirli olmakta yarar vardı. Zarganaydı ama dev gibiydi adam.
" Polislik bir şey yok, bir şey yapmadım size, hem ben demedim kadınım diye."
" Demin 'teyzecim ben ve bebeğim çok acıktık' diye bik bik ötüyordun."
Beni taklit ederken sesini inceltmişti ama o kadar boru sesliydi ki yaptığı şey kulaklarımızı tırmaladı. Annesi bile yüzünü buruşturmuştu. Bense tüyme peşindeydim, hemen ayaklandım. Durduk yere başımı belaya sokmuştum. Birde elalemin oğlu götümü görmüştü. Talihin böylesi. Gerçi çok daha kötüsüde olabilirdi. Malesef o da tarafımdan test edilmişti.
Çok daha kötüleri olabiliyordu.
"Dur evladım otur bir. İşin aslını anlat bize. Sen evden falan mı kaçtın?"
" Size anlattıklarım gerçek, sadece kadın değilim. Ha bir de hamile değilim."
Zargana burnundan 'hah'' diye düşündüğü garip bir ses çıkarıp bed bakışlarını göbeğime dikti.
" Yok yok bir daha bir bak en az on çocuk var orada."
Ha ha ha, yine şişman şakası, iskeletor adam seni.
"Sen sus bir oğlum. Ne bu car car car."
Bu zargana cinnet geçirip beni bıçaklamazsa yine iyiydi. Gözü içinde dönmüştü annesi azarlayınca. Bu kadıncağızı dövüyor olmasın?
" Çoçukta suç yok, ben özür dilerim seni öyle temiz yüzlü akça pakça görünce gebe sandım."
Bu teyzede iyiydi hoştu ama her sakallıyı dedesi sanıyordu. Ya hırsız çıksam, on bir yerinden bıçaklayıp altınlarını çalıp kaçsam.
Gerçi o da haklıydı kendi oğlu mağara adamıysa ben mağaranın gelini gibi tombalak damızlık bir mağara hanımefendisiydim.
" Teyze alınma ama biraz safsın sen. Başkası olsa ohooo elli kere dolandırılmıştın."
" Şişko! Doğru konuş annemle. Fazla yemekten hamur gibi olmuş beynin belli ki. Anne bak duydun hırsızmış seni dolandırmaya gelmiş, ben götüne tekmeyi vuruyorum bunun."
Bu ayakla dediği gibi vursa kemikleri saplanırdı götüme. Akşam ana haberden izlerdik artık.
Kemikli uzun elleriyle ensemi tuttuğunda ürperdim. Bu çocuk zayıflıktan kansız kalmıştı belli ki, elleri buz gibiydi. Çok şükür etli butluydumda havalar eksiye düştüğünde bile tarzan gibi dolanabiliyordum.
Ellerine bakınca bir an korktum. Yaba gibiydiler, iskelet gibi incecik ama büyüktüler, kemikleri bile belliydi. Birde kendi pamuk gibi etli butlu damarları bile sezilmeyen ellerime baktım. Çok şükür ya Rab ya bu zargana gibi olsaydım. Aynaya bakmaya korkardım.
Teyze oğlunun eline bir tane indirdiğinde çocuğun elinin kemikleri ufalanmış mı diye gayri ihtiyari baktım. Sapasağlamdı iskelator.
" Yavrum yaptığın iş mi sanki. Tanrı misafiri o. Hiç yakışıyor mu sana."
Mehmet denilen iskelet adam ellerini şaşkınlıkla iki yana açtı. Palet gibi elleri çubuk gibi uzun kollarıyla korkunç görünmüştü bana. Allahım sen affet bu nasıl bir şey böyle. On çocuğa hamileymişim gibi olan göbeğime ve onları emzirmişim gibi olan göğüslerime baktım. Bende az şırfıntı değildim. Deminden beri dış görünüşüne giydirip duruyordum adamın.
" He Tanrı misafiri, kendin getirdin ya, anne alzeimer başlangıcı mı var sende?"
"Yetişin komşular, oğlum bu yaştan sonra laf söz dinlemeyen biri oldu, yakında emekli aylığımı alıp kumarda içkide yer gelip beni döver , ah komşular vahh komşular."
" Oha!"
"Yine başladık."
Mehmet elini yüzüne çarpıp sıvazladı belli ki bu teyze bana iyi olduğu kadar oğluna çektirmediğini bırakmamıştı. Bizim teyze anasının gözü çıkmıştı.
" Ben yatıyorum ne haliniz varsa görün. Olurda sabaha ev dımdızlak kalmış olursa ben götümü yerden kaldırmam."
Şöyle bir dümdüz olan götüne baktım. Bencede kaldıramazdı. Zaten yattığı an yatakla bütünleşirdi bu tahta göt. Neyse ki benim hava yastığı gibi olan popom büyük konfor sağlıyordu bana. Tabi cefasıda vardı. Hiç bir yere sığmamak girdiği yerden çıkmamak gibi.
Teyze iş başarmış gibi bana göz kırptığında bir an korkmadım değil. Zarganaya buraya gel beni teyzeyle yalnız bırakma demek bile geldi içimden.
"Ohh kaldık başbaşa ee anlat bakalım kızım, bu bebenin babası kim."
Yine başa dönmüştük.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şişko ve Zargana -GAY-
ChickLitHamile ve kadın olarak eve aldıkları kişinin bir erkek ve şişman olduğunu anladıklarında iş işten geçmiş olacaktı. Şişman bir erkek ve zargana gibi uzun ve ince bir adam arasında geçmektedir. 12.02.2022