XXVI|"Ona iyi bak." [Final]

2.5K 170 146
                                    


Son kez,
Any için keyifli okumalar :,)
Daha çok konuşacağım da sona sakladım wlrlwçdkdş

-

Chase atlantic, I never existed

Arctic Monkeys, Why'd you only call me when you're high?
-

XXVI|"Ona iyi bak." [Final]

"Şimdi içeri girip nasıl devam edeceğiz. Şahsen ben sevişmeye doyamadım."

Ah...siktir ama.

Kaldığım apartın önünde, sabanın bilmem kaçı olmasına rağmen yaklaşık on dakikadır dikiliyorduk. Hyunjin alnını sırtıma yaslamış, kollarını ise boynuma dolamıştı ve uykulu çıkan sesinden aslında içeri girsek direkt olarak bayılıp uyuyacağını çoktan anlamıştım. Boş boş konuşuyordu işte. Ne zaman ekstradan saçmalasa bunu fark edecek kadar tanıyordum artık onu.

"Arayacağım, dur."

Hm'lamasına karşılık başımı iki yana salladım ve elimin biri önden birleştirdiği kollarını kavrarken diğeriyle telefonumu çıkardım. Esasında ondan pek de bir farkım yoktu. Aynı derecede-

Yorulmuştuk işte amına koyayım.

İrislerimi kırpıştırıp ayık kalmaya çalıştığım esnada nihayet Changbin'in numarasını bulmamla derin bir bir nefes vermiştim. Sıçtığımın pozisyonumuzu sorgulamıyordum artık. Beynim düşünmeyi şu saatten sonra durdurmuştu. Özellikle Changbin ve Hyunjin kısmını durdurmuştu. Çünkü sıfırı tüketmiştim düşünme konusunda. Belki de ilk defa,

Akışa gerçek anlamda ayak uyduruyordum.

o yüzden numarayı çevirip cihazı kulağıma yaslarken gram gerginlik hissetmemiştim. Hyunjin'e güveniyordum.

Hyunjin'e güvenmek zorundaydım.

"ATT veya yoldan geçip de arkadaşımı soymaya kalkan biri değilsin değil mi?"

Arkadaşımın mayışık sesini duyar duymaz başımı penceremin olduğu yere kaldırdım. Dudaklarım gerilirken, "Benim, Felix ve yaşıyorum." demiş ve Chang'in gülüşünü dinlemiştim. Tabi bu sırada Hyun'un sızlanmaları yeniden baş gösterdi. "Amına koyayım.." demişti fısıltıyla. "Benim bile kulağım delindi burada söyle şuna anırmayı kessin." Kolundaki elim bir çırpıda arkaya gitti ve ağzını kapatıp yanaklarını sıkıştırdım. "Eee, neredeydin? "Hyun'un öne sarkmaya başlayan kafası yüzünden yanak yanağa gelirken tek gözünü kırptığını görmüştüm. Tanrım...rahat durmuyordu. "Ben-daha sonra açıklayacağım. Peki siz? hala evdeyseniz bir tost fena olmazdı. " onu görmezden gelip Chang'i yoklamaya karar vermiştim. Belki de hayatımın en boktan hatası bu olmayabilirdi ama evet-bu da bir hataydı. Zira Hyunjin'i görmezden gelirseniz mutlaka bir yolunu bulup,

İlginizi çekmeyi başarırdı.

Boynumdan giden kolları belime sarılıncaya ve pantolonumun fermuarına varıncaya kadar siklememiştim bile. Chang'in cevabını bekliyordum. Mümkün olduğunca sessiz bir şekilde-

"Sikt-"

Hatta mümkünlüğü de zorlayacak kadar sessiz bir şekilde.

"Dediğin fena olm-Ha?"

Dudaklarımı hızla birbirine bastırmış, Hyun'dan uzaklaşmaya çalışırken, "H-hiç." demiştim abartı bir yoksaymayla. Piç çocuğun gülüşünü ağzındaki elim boğuklaştırıyordu ve buna şükredecek raddeye falan gelmiştim. "Sadece evde misiniz değil misiniz anasını satayım ya? Ona göre sandviç alacağım!"

Any | hyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin